Bu bolum benim ilk hikayeye basladigim zaman bana destegini esirgemeyen ve benim mehirim annesi benim tatlis yazar kardesime gelsin OzlemYalcinkaya23Serdar sıkıntıyla evin içinde dört dönerken artık Asya'ya açılma vaktinin geldiğini biliyordu. Bunu nasıl teklif etmeliydi ki Asya geri çevirmesin. İlk defa bu kadar heyecanlanıyordu. Her gün az ya da çok demeden konuşsalar da içindeki sevgiyi sığdıramıyordu. Asya'dan uzak durmak için yalan da söylemişti. Her şey bu kızla birlikte ilk oluyordu. Daha hayatıma girmeden bunları yapıyor bu kızla ne yapacağım ben sen aklıma mukayyet ol derken gülmeye başladı. Düşündükçe bile içini bir sevinç kaplıyordu. Asya hayatına neşeyi getirmişti eski sakin buzdolabı Serdar gitmiş onun yerine hoşgörülü sevgi dolu bir Serdar gelmişti. Ömrüme bırak baharı yazı getirdi bu kız ve artık ben kara kış yaşamak istemiyorum diyerek Asya'ya mesaj attı.
-Canım ben New York'tan bu sabah döndüm.
-Haber verseydin canım İstanbul'a indiysen karşılamaya gelirdim.
- Böyle diyeceğini bilseydim Ankara yerine İstanbul alırdım. Çok özledim biliyor musun? İnsan göremediği birini sürekli özlüyormuş bunu keşfettim. Geçirdiğim en zor 3 aydı.
-Kısmet artık yine de Hoş geldin iyice dinlen ben seni alıkoymayayım görüşürüz.Serdar nereye gidiyor ya bu kız İstanbul'a inmedim diye mi bozuldu acaba diye kendi kendini yiyordu.
Asya Tuğçe Avrupa yakasından Anadolu yakasına taşındığı için yeni ev ziyaretine yetişmeye muhabbeti kısa kesmeye çalışmıştı. Tuğçe en sevdiği arkadaşlarından biriydi ama evi İstanbul'un bir ucunda olduğu için sıklıkla görüşemiyordu. Benden birinin daha burada olması ne kadar iyi dedi. Hemen yardıma koşmalıydı. Annesine durumdan bahsedip 5 dk içerisinde evden çıkıp Tugçe'lerin yeni evlerinin yolunu tuttu. 20 dk geçmek bilmedi yolda.
Sonunda ulaştığında sımsıkı sarıldı Tuğçe'ye canının parçası gibi. Bu sevginin tarifi yoktu. Koşulsuz şartsız aynı şekilde karşılık buldu. Bitanem diyerek sarılmaya devam ettiler 2 dakika hiç ayrılmadan. İkisinin sevgisi hakikaten bir taneydi. Tuğçe Asya'yı evin diğer fertleriyle tanıştırmayı unuttuğunu anlayarak hemen anne babası ve kardeşleriyle tanıştırdı. Asya Tuğra'yla tanışmıştı daha önceden anne babasından sonra direk Tuğra'ya yöneldi canımın içi hoş geldin diyerek.
Tuğra Asya'nın doğmamış kardeşi olsa huyları bu kadar benzerdi. Zevkleri hayatta bakış açıları merakları sürekli öğrenme aşkları ve hiç boş durmayan halleri bu nadir yakalanan durumlardan biriydi. Asya da bu iki kızı kendi kardeşleri gibi kabul etmişti gönlüne.
Asya kızlarla güzel vakit geçirirken Serdar'ı tamamen unutmuştu. Kızlar biraz sıkıştırınca biri var gibi aynı zamanda yok gibi bilemiyorum açılması baya zamanını alacak gibi duruyor dedi. Beni sevdiğinden öyle eminim ki aynı zamanda da korkmuyorum desem yalan olur. Çok iyi kalpli çok saf kendimi karşısında çok çakal hissediyorum. Eline yeni kuzu geçmiş kurt gibi hissediyorum onunla konuşurken kendi oyunuma çekiyorum ama inşallah bu deniz ikimizi birden boğmaz dedi.
Tuğçe - Asya'm kuzum benim sen çakal değilsin olamazsın da çok fazla kırıldın sadece artık birine güvenmediğin içinde kendi sınavından geçiriyorsun bu çocuğu buda çok normal üzme kendini dedi. Sen nelerle başa çıktın gerçekten seni seviyorsa ki senin gözünde olayları anlatırken ayrı parlıyor sende pek boş değilsin sanki dedi. Sen ne kadar güçlü görünmeye çalışsan da bi yanın bu çocuğa bir şans verip güvenmek sevmek istiyor bunu görebiliyorum. İkinize bir şans ver bunu ikinizde hak ediyorsunuz anlattığın kadarıyla dedi.
Zaman çok hızlı akıyordu saat 18 olunca Tugçem ben gitmeliyim bebeğim hadi görüşürüz bişiye ihtiyacın olursa biliyorsun bebeğim dedi. Bu kızların arasında bazı şeylerin lafı bile olmazdı. Tamam kuzum söylerim annenlere selamlar öp teyzoşumu benim için dedi.
Asya dağlın dalgın yürürken telefonunu eline aldı müzik açıym bari milletin kargaşasından nasibimi almadan dedi. Şifresiyle açtığında Serdardan gelen mesajları gördü. İyide bu çocuk mesaj atmazdı ki ne olmuş acaba diyerek mesajı okudu
"seninle bu akşam konuşmak istiyorum"
Sanki her zaman görüşmüyoruz dedi iç sesi. Bu gün bişiler olacak ya hadi sonumuz hayır olsun dedi. Serdar normalde ne telefonda konuşmayı severdi ne mesaj atmayı sadece mail atar yada skype tan konuşurdu.
Akşam 22 den sonra elleri titreyerek skype başına geçti Serdar şimdi ne diyecekti bu kıza. Gayet kendinden emin mesaj atarken aklı nerdeydi acaba. Bu endorfin hormonunu bulup kafasına sıkmak istiyordu. Sürekli mantığıyla hareket eden Serdarın başına ne işler açıyordu. Tek tabanca sevgisiz nereye kadar Serdar dedi iç sesi onun aklından geçenlere inat. Bu kız hayatını değiştirmişti. Her şeye rağmen uzak durmayı da becerememişti. Bildiği tek şey eğer Asya istemezse ne kadar sert bir cevap vereceğini de biliyordu. Ateşle oynuyorsun Serdar dedi. Kız sana karşı hep yumuşak başlı davrandı sen bunun normalde Asya'nın yapmayacağını biliyorsun sanki oda sana karşı boş değil dedi.
Skype konuşmaları başladı:
Serdar: selam
Asya : selam
-Nasılsın canım.
-İyidir uğraşmaca sen nasılsın.
-Çok şükür nerelerdeydin bu gün.
-En yakın arkadaşım taşındı ona yardıma gittim kusura bakma mesajını çok sonra gördüm cevap verecektim ama nasılsa akşam konuşacağız dediğim için seni de rahatsız etmek istemedim.
-Ne rahatsızlığı canım benim sana her zaman vaktim var.
Asya bunun kafasına bişi mi düştü yine pek bir olumlu dur bakkalım neler düşünüyor dedi.
-Seni dinliyorum canım benimle konuşmak istemişsin konu nedir.
-Sana bişey söylemek istiyorum amaa nasıl söyliyeceğimi bilemiyorum dedi.
-Direk söyle sorun degil.
-İki gün önce benim doğumgünümdü. 2 haziran 2013
-Aaaa niye haber vermedin bi hediye alırdım en azından.
-Ben pek kutlamam aslında bilen arkadaşlarım hediye almışlar bende onları dağıttım. Çikolata yiyemediğimi biliyorsun bende çok iyi tanıyan bir arkadaşım patlamış mısır almış en ucuz hediye buydu sadece bunu kabul ettim diğerleri ihtiyaç sahiplerine gitti şimdi de çay demledim onunla patlamış mısırlarımı yiyorum dedi. Sen neler yapıyorsun şimdi
-Konuşmak isteyince konuyu merak ettim ben de bi kupa kahve aldım ekrana bakıyorum anlatacağın şeyi merak ettiğim için.
-Ben aslında ilk defa konuya nasıl gireceğimi bilmiyorum. Asya
-Nasıl girmek istersen öyle gir meraktan çatlatmazsan sevinirim.
- Çok sabırsızsın bekle açıklayacak bir şey arıyorum.
-Tamam hadi bekliyorum bakalım.
-Bu şarkıyı benim için dinler misin?
-Hangi şarkı?-Orhan ÖLMEZ - damla damla
Damla damla
Damla damla aksam sana doldurur musun kalbini benimle?
Yoksa sende taşıyamazda döker misin beni yerlere?
Yağmur olsam yağsam sana ıslatır mısın kendini benimle?
Yoksa sende dayanamazda kaçar mısın en kuytu yerlere?
Yada bir gün düşsem kalsam yaşamaktan biran yorulsam
En karmaşık hallerimde kalır mısın benimle birlikte?
Yoksa sende dayanamazda kaçar mısın bambaşka ellere?
İyi günümde kötü günümde hayatımın her yerinde
Aşk denilen bu resimde olur musun benimle birlikte?
Yoksa sende dayanamazda gider misin bambaşka düşlere?-Açtın mı canım şarkıyı?
-Şimdi açıyorum Serdar.-Asya bitanem hem bu dünyada hem ahrette benimle bir ömür yanımda olur musun? Biliyorum seni çok beklettim hatta sevgine kapılmamak için kaçtım ama ben sana aşık olduğumu anlamam uzun zamanımı aldı beni affet ne olur seni çok seviyorum
--..............
-Aysam kuzum bir cevap ver ne olur.Bakalım Asya ne cevap verecek bu teklife?
Merak ettiğiniz her konuda bana bu kanallardan ulaşabilirsiniz
Facebook: Elif kartalmış
Twitter: elifmaviskartal
İnstagram: ElifMavisKartalmışBölüm sonu
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayat Pınarım
Non-FictionBilgisayar ekranına tutkun iki kişi... Serdar Toprak, yazılım öğretme işini becerebilecek mi yoksa; hayatının dersini mi alacaktı. Bundan habersiz ders vermeyi kabul etmişti... Asya yazılım mı öğrenecek yoksa; hayatı mı öğretecekti. Bilgisayar ekr...