... Bir süre kayalığın tepesinde düşündüm. Bu kadar saçma şeyleri kafama takmamalıydım. Sırt çantamı alıp zorla indim kayalıktan ve evin yolunu tuttum.Kapıyı çaldığım annem ve babaannem beni sinirli bir şekilde bekliyorlardı.
-Saatin kaç olduğunun farkında mısın Ayça?
-Kızım bu saatte ne işin var dışarıda niye haber vermiyorsun ?
-Ya başına bir şey gelseydi. Bu kaçıncı artık ama.
-Durun , lütfen yeter! Evin önüne geldim ama bağırışlarınızdan rahatsız olduğum için geri döndüm .Beni sorgulayacağınıza kendinizi bir silkeleseniz. Yeter artık ama , her gün boş yere tartışmaktan yorulmadınız mı?
O sırada yukarı kattan kız kardeşimin ağlama sesleri geliyordu. Merdivenlerden koşarak çıktık.Kapısı kilitliydi ve hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Kapıyı ilk baş açmaya zorladım .
-Zeynep benim ablan , hadi aç canım kapıyı , konuşalım.
-Diğerlerini istemiyorum , sadece sen gel.
-Anlaştık .
Kapının kilidini açtı ve yarım aralık bıraktı.İçeriye hızlıca girip annemlerin yüzüne kapattım.Yatağına oturduk .
-Neyin var ablacım ?
-Abla sen evde yokken , sürekli tartışıyorlar bağırıp çağırıyorlar. Bir de acısını benden çıkarıp bana kızıyorlar.Sen de derslerinle boğuşuyorsun , ben her zaman yalnız başıma kalıyorum.
-Haklısın canım , ama ağlama bir süre sonra sen de alışacaksın benim gibi.
-Ben alışmak istemiyorum.Zaten babamızın da varlığı yokluğu bir. Bizimle ilgilenecek hiç kimse yok.
-Ağlama artık. Onları kendi hallerinde bırak . Ne söylersek söyleyelim bizi dinlemeyecekler .Şimdi kapat gözlerini .
-Gitme , bugün beraber uyuyalım.
Elimden tutunca kıramadım. Yanına sokuluverdim. Zeynep'in içindeki sıkıntılar bende de vardı.Zar zor da olsa ikimizde uykuya daldık.
...
Pencerenin camı açık ve dışarıdan matkap sesleri yükseliyor.
-Sabah sabah bu ne ya!
-Abla baksana bir camdan.
Sinirle kalktım .Perdeyi indirdiğimde karşı apartmana yeni birilerinin taşındığını fark ettim .Eşya taşıyan işçinin birine :
-Kardeşim el insaf ya , sabahın köründe ne bu ses!
-Bunu benimle değil ev sahibi ile konuşun.
-Hani nerede o ev sahibi?
-Emre Bey!!!
-Buyur Ali Usta.
O sesi duyduğum an kafamı sağa çevirip baktım ve ne tesadüftür ki yeni taşınan komşumuz Sude'nin kandırdığı oğlan ve babasıydı. Bir süre sonra o da kafasını döndürüp bana baktı.
-Yine mi sen ?
-Allah Allah ben dedim sanki gel benim evimin önüne taşın diye , ne ya bu gürültü sabah sabah.
-Ne yapalım şimdi , taşınmayalım mı ?
-Taşınacak bu saati mi buldun ? Sabahın köründe.
-Sabahın körü mü ? Sen başka bir ülkenin saatini kullanıyorsun herhalde.Saat on bir buçuk. Tabi demek ki insan tembel olunca böyle oluyor.
İçimden kendini beğenmiş züppe diye bağırmak geldi ama , sabah sabah buna hiç mecalim yok .Sinirle camı kapattım ve Zeynep'e döndüm.
-Sen sen ol ama asla saygısız olma Zeynep !
Aşağı merdivenlerden indik kahvaltı sofrası hazırdı. Ne kadar şaşırtıcı ki bugün kavga etmiyorlardı. Belli ki yine küsmüşler birbirlerine. Aman böylesi daha iyi. Masaya oturduğumuzda dışarıdan gelen sesler hala devam ediyordu.Akşam saatlerine kadar sürdü bu böyle. Akşam saat sekize doğru kapı çaldı.Zeynep kapıya yöneldi ve açtı.Karşımdaki nam-ı değer Emre Bey'di.
-Merhaba tatlı kız , iyi akşamlar efendim.
-İyi akşamlar oğlum , buyur.
-Teşekkürler , ben ve babam bu gün karşıdaki binaya taşındık yani sizlerin yeni komşularıyız.Aslında evde de yiyecek bir şey olmadığı için sizden bir kaç malzeme rica edecektim.
-Ah evladım , tabii olur ne demek?
Baş koltuğa oturup somurtmaya başladım. Bela gibi yağıştı , gitmiyor adam.O sırada annem akşam yemeklerini ısıtıp Emre'ye uzattı. Üç tencereyi de birden taşıyamayacağı için annem bana dönüp:
-Yardım etsene Ayça!
-Zeynep götürsün.
-Yavrum tencereler sıcak , götürmez Zeynep bunları.
-Tamam ya tamam, dedim ve pijamalarımla tencereyi alıp dışarı çıktım .
-Ayça , teşekkür ederim.
-Rica ederim Emre Bey de nereden geliyor bu samimiyet.
-Eee komşu değil miyiz artık?
-Daha dün sizi polise şikayet edeceğim diyordun ne oldu ?
-Sanırım biraz sert çıkıştım.
Kapının önüne de gelmiştik .
-Her neyse , al tencereyi afiyet olsun dedim ve koşarak eve döndüm .Kapıyı açıp girerken arkama baktığımda yarım bir gülüşle yüzüme bakıyordu...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hayatımı Değiştiren Adam
RomanceHer aşk kalpte yaşanır , kalp atmayı bırakınca son bulur mu? (Hikaye "Kal Ho Naa Ho" filminden alıntıdır.)