Faye korkuyla odada mumların sönmesine sebep olabilecek birini aradı fakat ikisinden başka birini göremiyordu. Yorum yapmadan yerinden kalktı ve el yordamıyla çekmecesinde ki çakmak taşını buldu. Nenet "Faye ne yapıyorsun?" diye sorduğunda mumları yaktığını söyleyerek, yatağının karşısındaki mumlara doğru ilerledi.
Masasına doğru uzandığında, onları hissedemeyip anlık bir telaşa kapıldı. Nenet'in "Faye çabuk ol" çığlıklarıyla, panik içinde çakmak taşının bulunduğu çekmeceden aldığı iki mumu aceleyle yaktı.
Ucunu yaktıktan sonra bir kaç damlasını masanın üzerine damlatıp, mumları donmak üzere olan sıvı, küçük tepeciklerin üzerine dikti.
Titreyen ışıkla aydınlanan odadaki Nenet, hemen kız kardeşinin yaralı olup olmadığına bakıp, durumunun iyi olduğunu fark edince bağırmaya başladı "NE YAPTIĞINI SANIYORSUN FAYE? BENİ KORKUDAN ÖLDÜRECEKTİN" Faye yatağına sakince oturduğunda, kafasındakileri toparlamaya çalışırken, "Önce sakinleş sonra her şeyi anlatacağım." dedi.Nenet, yatağa doğru ilerlerken Faye'in yanında duran gölgeler kitabı dikkatini hemen çekmişti. Üzerinde ki sembolleri daha önce Lord Walter'ın şatosunda da gördüğünü anımsayınca, yakından bakmak için meraklı bir şekilde kitaba uzandı. Kitapla temas ettiği anda, birden bire gözleri karardı. Başta bayıldığını sanmış olsa da kendi düşüncelerini duyabiliyordu ve öncesinde bir bayılma belirtisi göstermemişti.
Görebildiği tek şey olan, siyahlık uzaktaki kapalı kapının, anahtar deliğinden süzülen kırmızı bir ışıkla kesiliyordu. Nenet hareket edebildiğinin farkına vardığında kapıya doğru ilerledi. Fiziksel olarak bir yansıması yoktu fakat gitmek istediği yere bir şekilde yaklaşabiliyordu. İlerleyiş şekli, yürümekten çok uçmaya benziyordu.
Kapının yanına ulaştığında tutup çevirebilecek bir tokmağı olmadığını fark etti. Fakat içinden geçirdiği "Açıl!" emriyle kapı yavaşça açıldı. Nenet kapının bu şekilde açılabileceğini bilmiyordu. Yaptığı, sadece o an için yararlandığı bir iç güdüydü.
Kapı açıldığında, önce kırmızı bir ışık patlamasından başka bir şey göremedi. Gözleri ışığa alıştığındaysa, içeridekileri görmek istemedi...
Karşısında Elizabeth Bathory'inin kan banyosunu vardı. O küvetinde keyifle gençliğinin tadını çıkartırken, arada kar tanelerini ağızlarına almaya çalışan çocuklar gibi başını kaldırıp ağzını açıyor, üzerinde asılı duran ve hala kanı akıtılmakta olan genç ve bakire kızların kanlarının tadına bakıyordu.
Çığlık atıp, sesinin duyulmadığını fark ettiğinde görüntüler hızla değişti. Bu sefer gördüğü şey ise Lars'ın ölümüydü.
Kaspar'la konuştukları ve annesinin ikisini de aşağı atışı...
Bunlar Elizabeth'in ona gösterdiği vizyonlardı ve gösterilen son vizyonda Nenet'in artık kavuştuğu bedeninin, parmak uçlarından ışıklar çıkıyordu. Ellerindeki ışık huzmelerini fark ettiğinde ikisini birden şaşkınlıkla havaya kaldırdı. İlk defa içindeki enerjiyi bu şekilde hissedebiliyordu.
Bunlar olurken Faye, kız kardeşlerinin siyaha dönmüş gözlerine ve epilepsi krizindeymiş gibi titreyen bedenine korkuyla bakıyordu. Onu yatağa yatırdığında korkusu, sesli bir ağlayama dönüştü. "Nenet lütfen kendine gel. Sana ihtiyacım var. Sen de beni bırakma! Lütfen!" diye bağırırken kız kardeşinin titremesiyle sallanmakta olan yatağın yumuşak zeminini yumrukluyordu.
Nenet'in bilinci dış dünyaya kapalıyken, Faye daha önce baktığı yerde bulamadığı mumların orada olduğunu fark edince irkildi. O daha ne olduğunu anlayamadan, uçlarındaki ip parçaları birden alev aldı fakat ateş mumu saniyeler içerisinde, tamimiyle eritecek kadar güçlüydü. Mumların tamamı eriyip masayı kapladığında, Nenet'in gözleri normale döndü ve titremesi azaldı.
Bilincinin açıldığını, "Lars annemi öldürmek istememişti değil mi Faye?" diyerek kız kardeşine belli etti.
Faye bakışlarını hızla mumlarda Nenet'e çevirip ona sarıldı ve konuşmaya başladı:

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Wicca
Fantasía''Bakireler hazır.'' yutkundu ve devam etti ''Tam 10 kız bulabildim.'' ''10 mu?'' Diye bağırdı Faye. ''Dalga mi geçiyorsun dönüştüreceğimiz 15 kişi var ve bundan çok daha fazla kana ihtiyacımız olacak.'' ''Daha fazlası çok tehlikeli Faye. Bu kadar...