BÖLÜM 2

514 163 18
                                    

                                                        MELEK'İN GÖZÜNDEN

    Kızlarla ayrılıp yatağımda ki son gecemi geçirmeye gelmiştim. Ne yapacaktım ben. Ne yiyip-içecektim, asıl önemlisi nerede kalacaktım. Uzun bir gündü. Soluksuz bir uyku iyi gelecekti aslında.

   Alarm sesiyle bir an kalktım.Kim oynamıştı bu alarmdan ? Saat on bir olmuş, nasıl uyudum bu kadar ?

   "Ooo , uyuyan güzel , günaydın"

  "Ah, alarmla sen oynadın değil mi Kübra"

   "Kızlar her şeyi anlattı , bende bugün yurttan ayrıldıktan sonra ne yapacağın belli değil diye yaptım, ya oyalıyorsun beni hadi kalk daha seni hazırlayacağız, kalk, kalk"

   "Ne hazırlaması, neye hazırlıyorsun ?"

   "Sürprize bebeğim"

   "Delisin sen deli , bari nereye gideceğimizi söyle de ona göre hazırlanayım"

   "Ben onu da düşündüm bak" dedi elindeki siyah büyük poşeti göstererek.

   "Ne bu, aklımdan geçen değildir umarım "

   "Tamda öyle canım, şimdi kalkıp hemen bunu giyiyorsun itiraz yok "

   "Kurtuluş yok , peki"

   Siyah, geniş sıfır yaka, arkası oldukça dekolteli, eteği açılabildiğine geniş, mini bir elbiseydi.

   "Biraz fazla kısa değil mi sence ?"

  "Tabi ki de hayır, baksana tam oldu, şimdi makyaj ve saça geçelim , her şey benim ellerim altında rahat ol biraz"

   "Bu yüzden olamıyorum ya "

   Küçüklüğümden beri birinin saçımla uğraşması hep hoşuma gider. Annem de çok yapardı. Ve Kübra sanki ustasıymış gibi saçlarımla uğraşıyordu adeta. Yukarıdan bir at kuyruğu ve sade bir makyaj ve bordo tonlarında bir rujla bitirmişti her şeyi.

   "Nereye gideceğimizi söylesen keşke ha"

   "Merak etme canım güzel bir yer herkes orada olacak , hadi gidelim geç kalıyoruz"

  "Pekala, öyle olsun" dedim gözlerimi şakayla kocaman açarak.

   "Hey onlarla gitmeyi düşünmüyorsun öyle değil mi ?"

  "Nelerle"

   "Ayağındaki köpeklerle Melek, telaştan bana da unutturdun, onlar için de bir şeyim var" dedi yatağın kenarından kutuyu getirirken.

  "Nereden buldun bu kadar şeyi"

  "Fazla soru soruyorsun ama Melek"

  "Anlatsan sormam değil mi Kübra"

  "Kızım o değilde verdiğim bu uçuk pembe stilettolarla birlikte harika görünüyorsun bir baksana .Yeni bir Melek doğurdum resmen"

  "Abartma Kübra hadi çıkalım şuradan artık"

   "Bavulunu unutma tatlım"

    Kafamı "tamam" der gibi salladım.Bir taksiye binip Bağcılar'da indik. Küçük ama şirin bir kafeye geçtik. Bütün arkadaşlarım buradaydı, her taraf balon ve süslerle kaplıydı. O anlık sevinçle hemen Kübra'ya sarıldım ve ikimizde gözyaşlarımızı tutamadık.

    "Veda partine hoş geldin canım"

    "Bugün ağlamak yok, gülmek var Melek"

    Herkes bir şeyler söylüyordu.Ama burası gerçekten çok güzel olmuştu.

ANGELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin