Musmutlu

65 16 2
                                    

Emre ile annem yanyana durmuş ikiside bana bakıyorlardı.

İçeride bulunan masanın ortasında küçük kalpli bir pasta kırmızı güller be karşıda yazan özür dilerim yazısı.

Saf saf etrafa bakıyordum.

O an annem;
-Demek sen benim oğluma küsersin ha .

Deyip dışarı çıkmıştı.

Annemle anlaşma yapmışlardı.
Hala şok un etkisindeydim annem ne çabuk da Emre'yi sahiplenmişti.

Ama biz Emre ile ayrı dünyaların insanları idik.

Zengin erkek fakir kız gibi bir şeydi. Ama inanıyorum ki Emre hiç bir şeyi umursamıyor du beni de gerçekten seviyordu benim aklım ise başla diyarlardaydı.

Ama en güzel yönü de annem ile çok iyi anlaşmaları ve gerçek anne oğul gibi olmaları beni çok mutlu ediyordu.

İçeriye girip sadece Emre nin gözlerine bakıyordum.

-Beni affede bilecekmisin?
Ağzımda düğümlendi resmen sözler bende bilmiyordum.

Emre'ye söyleyip herşeyi bitirecek dim aklımda Tolga varken ona bunları yapmak beni mahvediyor du.

Fakat yine hiç bir şey yapmadan Emre'ye sarılıp ağlamak oldu tek yaptığım.

Onun için mi Tolga için mi ağladığım bilinmez tabi.

Emre ile çok vakit geçiremesekte yine de çok eğlenmiştik.

Bana şiirler okurken ben o şiirleri başkası için dinliyordum.
Ne kadar iyi biri olup ne kadar iyi birşey yaptığım bilinemez tabi.

O ara Emre'yi geçirip babam gelmeden annemle evleri toparlamıştık.

Ben yine her zaman ki gibi terasa çekilip kitabımı okumaya başlamıştım.

O ara annem yanıma gelip.
-Sena sana neler diyecem bak.
-Hayırdır annecim.
-Bak babanla konuştum Emre'ye oda ısındı.
-Nee oleyyy.
Biliyordum annem babamı nasıl olsa ikna edebilirdi zaten.

Ama ufak bir sorunumuz vardı annem;

-Kızım ama baban bu durumu uzatmayacak biliyorsun bunu ne olacaksa olsun kızın adı çıkmadan verelim gelsin istesinler diyor.

Anneme hiç bir cevap verememiştim.
Uzaklara bakıp derin bir nefes aldım.
Aklımda Tolga varken Emre'ye nasıl sonsuzum diyebilecektim. Desem benim sonum olacaktı.

Eyy yar gözlerini özlediğim yar ne olur gelsen ellerimden tutup beni uzaklara götürsen.

Gözyaşlarım duygularıma eşlik ediyordu.
Sevdanın en delisine gönül vermiştim.
Tam deliydi ama.

Günler ne çabuk gelip geçiyordu.
Hergün başka bir güne erteliyordum.
Emre ile artık sorunlar yaşamaya başlamıştık. O inatla beni istiyordu bende inatla Tolga'yı istiyordum.

Her zaman onuda ailemi de oyalıyordum.
Yine bu konunun açıldığı bir kafe günü tam moladayken Emre yanıma gelip konuyu açmıştı. Ama bu sefer farklı bir durum vardı ortada.

-Sena sevmiyormusun?
-Nerden çıkardın Emre.
-Neyi kimi bekliyorsun ozaman.
-Yeter yeter istemiyorum evlenmek istemiyorum anla bunu.

Deyip çantamı da alıp çıkacaktım ki o an inatçi patronumuzun yanına gittim.
Hemen Emre arkamdan koşup yanıma gelmişti.
-İstifa dilekçemi istiyorum.

Emre de patronumuzda yüzüme bakıyorlardı.

-Evet hadi.
Masanın altında dosyaları çıkarıp elime kağıdı vermişti bir tane soru bile sormadan.

Korkak SevgilimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin