Yerde boylu boyunca yatıyordu. Koşarak yanına gittiğimde elimi kalbinin üzerine koydum. Kalbi atıyordu ama yavaştı sanki. Hızlıca yerden kalkıp koridordaki ev telefonunun yanına gittim.
Titreyen ellerimle 112'yi aradım. Adresi ve gerekli açıklamayı yaptıktan sonra tekrar anneannemin yanına gittim.
'Anneanne, hadi uyan.' diyerek ağlıyordum. Kafasını dikkatlice kaldırdım ve tam dizime koyacaktım ki ellerime gelen sıvı durdum.
Kan.
Başı kanıyordu. Aklıma gelen düşünce ile ağlamam daha da şiddetlendi. 'Beyin kanaması' hayır, hayır. Allah'ım sen yardım et.
Ambulans sesi ile anneannemi orada bırakıp dışarı çıktım. Ambulans arabasının önüne geçip;
-Durun, durun. İçeri de, dedim. Ellerimle de durmalarını işaret ediyordum.
Arabadan bir bayan hemşire indi, gelip benim kolumu tuttu destek olmak istercesine..
-Ben iyiyim ama onun kafası kanıyor, yardım edin lütfen, dedim ağlayarak ve yere çöktüm. Ağlamaktan gözlerim bulanıklıklaşmıştı. Etrafı net göremez oldum.
Binanın yanında dururken sedyenin üzerinde yatan anneannemi gördüm.
Şiddetlendi ağlamam.
Arttı korkum..
Her şey anlamsız gelmeye başladı.
Ne zaman yukarı çıkıp tekrar aşağıya indiler bilmiyorum.
Artık ne zaman gözümden sel gibi akan yaşlar dinecek bilmiyorum.
Eski mutluluğuma ne zaman döneceğim onu da bilmiyorum..
Anneme ihtiyacım vardı, teyzeme ihtiyacım vardı ve anneanneme de..
Anneannemi sedye ile ambulansa bindirdi. Kapıları kapatacakları sırada;
-Bekleyin, diye bağırdım.
Koşarak bende oturdum anneannemin yanına.
Kapıları kapatıyorlardı. Son anda gördüğüm kadarıyla komşuların hepsi dışarıdaydı. Hatta bazıları dedikoduya başlamışlardı bile. Duymuştum.
'Ne olmuş ?'
'İyi mi ?'
'E vakti geldi demek ki, yaşlıydı zaten.'
.
.
.Aptallar. 'Vokto goldo domok ko' diye taklitlerini yaptım içimden. Yaşayacak ki benim anneannem..
Telefonumun titremesiyle yerimde ufak çaplı bir titredim.
Dayım arıyordu. Nereden çıktı bu şimdi!
-Efendim dayı.
-Anneme ne oldu ?, dedi telaşla.
Seni ne ilgilendiriyor sanki. Şu an anneannem bu halde olmayacaktı bak ben susar mıydım hiç ?
-Bilmiyorum, kafası kanıyor, dedim. Anneannemi bu haldeyken gördüğüm ilk an geldi gözlerimin önüne. Gözlerim doldu..
Ambulans durdu o sırada. Şoför kapıyı açarken ben bir elimle telefonla konuşmaya, diğer elimle de anneannemin elini tutarak aşağıya inmeye çalışıyordum.
-Hastaneye geldik dayı ve şimdi kapatmam gerek, dedim. Ardından da telefonu kapattım. Hastanenin içine girdik. Hemşireler anneannemi yoğun bakım odasına götürürken başka bir hemşire benim yolumu kesti. Başını olumsuz anlamda salladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UNUTULMAZ (#Wattys2016)
ChickLit#Wattys2016 Herkesin bir unutulmaz aşkı vardır. Kimi insanlar o aşkını yıllarca sever, kimileri ise pes eder, sevmeyi bırakır. Siz sevin, yıllar geçse de, sevginizin karşılığını almasanız bile.. Çok sevin.. =Düzenleniyor.. ♥♥