Elini yanağımdan itip "bana dediklerini unutmadım kerem" diyerek yatakta doğruldum.
Keremde oflayarak doğruldu.
"Sinirle söylediğim şeylerdi... gitmeni istemiyordum maya. Ama biliyordum ki sen gidecektin! Lan ben gitmeni istemediğim için dedim onları! Senin öyle biri olmadığını biliyorum!" Diye bağırdığında onun gibi ayağa kalkarak "bu sefere beni o duvara yapıştır istersen ne dersin ?" Dediğimde tek koluyla beni kucağına aldı.Cırpınarak "bırak beni! Duvarada at da tam olsun" diye bağırdım.
Sırıtarak beni yatağa fırlattıktan sonra kendinide attı.
Beni kendine çekip gözlerini kapattı.
-------------
Sabah sabah burnuma gelen kızartma kokusuyla kendime geldim.
Sahiden fazla acıkmıştim.Yan tarafa göz attığımda kerem yoktu.
Elimi yüzümü yıkayıp mutfağa girdim.
Kerem sadece altında siyah şortu ile tezgahta birşeyler yapıyordu.
Bana dönüp gülumsediğinde ellerimi göğsümde birleştirip odaya girdim.Kahvaltı hazırladı ve bir kaç güzel söz söyledi diye onu affedemezdim.
Valizimden elime geçeni çıkarıp giyebileceklerimi aldım ve kapıyı kilitledim.

Giyinip cantamı hazırladım. Odadan çıkacağım sırada kerem karşıma çıktı.
"Sen masaya geç bende giyinip geliyorum" deyip odaya geçti.
Montum ve cantamı kenara atıp masaya oturdum.Kahvaltı sessiz geçmişti.
Okula geldiğimizde seyda ile derin bana sarılarak "ne oldu dün akşam ? Kerem yine sana birşey demedi değil mi? Canını falan yakmadı dimi?" Diye sıraladı soruları seyda.
"Gidip yattık normaldi sorun yok kızlar" diye mırıldandım.
Derin "ama affetmedin onu değil mi" dedi üzgünce.
Derin bir nefes alıp "bu pek kolay olmayacak" diye mırıldandım.
Gün boyu kerem beni kovalamiş ben kaçmıştım. Şimdide son dersti ve ben keremin yanında oturmamak için tüm matematik sorularıni tahtada anlatıyordum.
Zil çaldığında mete yine bana şebeklik yaparak "ya maya valla bilmiyordum kereme söylememem gerektiğini" dedi üzgün ve masum bakişlarla.
"İyi tamam" dediğimde "affettin mi" diye bağırdığında çantasını toplayanlar bile bize döndü.
"Affettim" dediğimde beni kucağina alarak kahkaha attı.
O sırada mete yeri boylarken benide biri ensemden yakalamış ve düşmememi sağlamıştı.
"Napıyosun lan sen?" Diye bağırdı kerem.Mete yerden kalkarak "abi bezdim sabahtan beri beni dolaştırdı peşinde yani sevinçten" dedi ensesini kaşıyarak.
"Tamam lan tamam " dedi kerem.
"Napıyorsun sen" dedim.
"Napıyormuşum" dedi umursamazca.
"Yani meteyide fırlattın benide fırlat tam olsun" dedim.
Bir anda görüş alanima keremin sırtı geldiğinde beni yine cuval gibi omzuna attığını anladım.Koridordaki insanlar bize bakarak hem fısıldaşıyor hemde gülüşüyorlardı. Arkamizdan mete ve metenin yaninda seyda arkalarinda ise derin ile hakan geliyordu.
Beni arabanın önüne bıraktığında elini arabaya koyup bana eyildi.
"Birgün bir fırlatıcam varya" dedi gözlerini kısara. Ellerimi gögsümde birleştirip derinlere baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RUHSUZ
Teen FictionYalnızlık sana ruhsuzluğu getirir. Konuşmak ve gülmek bir insana hangi olayla yüz çevirebilir ? Ruhsuz olmak elinde olmaz sadece sen istersin !