RUHSUZ

12. bölüm

Derin kerem'i fark ettiğine elimi sıkarak kulağıma 'sakin ol" diye fısıldadı.

Burada daha fazla durmak istemiyordum.

Mesafemi koruyarak "geçebilir miyim" diye sordum.
"Hayır" diye kükrediğinde seyda beni kolumdan geri çekerek önüme geçti.

"Kızın ne hâlde olduğunu göremeyecek kadar aptal olma kerem! Maya seninle gelmeyecek. Bu akşam onu rahat bırak. Onu tüm duvarlarının içine alıp sonrada fırlattın dışarı. Ondan daha ne istiyorsun." dediğinde keremle tekrar göz göze geldim.

"Sen karışma seyda" diyerek arkasındaki meteye el işareti yaptı. Mete seydayı aldıktan sonra derin beni tutmaya çalışsada kerem kolumdan tutarak beni sürüklemeye başlamıştı bile.

Beni dışarıdaki duvara ittirerek "gecenin bu saatinde burada ne işin var lan senin"diye kükrediğinde umursamazca "bundan sanane" dedim.

"Banane dimi" dedi sinirden gülerek.
"Ne bananesi lan! Sen benimsin anladın mı?" dedi duvara yumruk atarak.
"Sarhoşsun" dedim yere bakarak.
"Beni rahat bırak. Senin yüzünü görmek istemiyorum" diyerek bir kaç adım atmıştım ki kolumdan tutarak beni kendine çevirdi.

"Gidemezsin" dedi gözlerime bakarak.
"Gidersen dönemezsin" dediğinde "sana dönmek imkansız kerem. Senin enkazında kalmak iğrenç. Gurur... Bazen kaybettirir kerem. Dikkat et" dedim ve arkamı döndüm.

Kolumdan tuttuğunda yavaşçs nefes verdim.
"O zaman gitme gibi bir seçimin yok. Ya kalırsın ya da kalırsın maya." dediğinde "bunada mı karar vereceksin?" dedim.
"Hayır ! Ama benim yanımda kalacaksın maya" dedi ve beni arabaya bindirdi.

Sinirle kollarımı göğsümde bağlayarak kafamı geri yasladım.

Sabit bir noktaya bakarak yolculuğumu tamamlamıştım.
Onun çekirtirmesine gerek kalmadan beni kendim indim ve eve girdim.
Tek kelime etmeden banyoya gittim.

Kapıyı kapattıktan sonra çamaşırlarımı kenara koyup suyun altına girdim.

Tenimden bıçak kesiği gibi geçen buz gibi su titrememe neden oluyordu.

Suyu kapatıp dolaptan havlu aldım ve bedenimi sardım.

Dudaklarım mora dönmüştü ve deli gibi titriyordum.

Kerem pat diye içeri girdiğinde ilk bir irkildim ve sinirle "çık dışarı" diyebildim.
Yüzüme baktığında şoka girmiş gibiydi.
Yanıma yaklaşarak parmağıyla dudaklarıma sonrada yanağıma dokundu.

"Hemen iç çamaşırlarını giyip geliyodun . hemde hemen!" diye bağırdıktan sonra kapıyı sertçe kapattı.

İç çamaşırlarımı giydikten sonra temiz havlu alıp elbise şeklinde tekrar bedenime sararak tenimin gözükmemesini sağladım.

Çıktığımda kerem elime polar birşeyler vermişti.

"Bunları giy banyoda bekliyorum" dedi.

Hidip polar pijamayı giydim. Bu biraz üşümeme neden olsada yine titriyordum.

Banyoya geldiğimde beni önüne çekti. Saçlarımı kurutmaya başlamıştı.

Tamamen kuruduğuna kanaat getirdiğinde makinayı kapattı.

Bende içerideki koltuğa oturdum. Televizyondaki saçma filme bakıyordum.

Az sonra kerem elinde bir tepsiyle geldi.

Kucağıma bıraktıktan sonra "o bitmezse sana kötü şeyler yaparım" dedi alayla.

Birşey demeden elime kaşığı alıp çorbayı içtim. Daha sonra ise tepsiyi mutfağa bıraktım.
Gidip yatak odasına yatağa yattığımda keremde odaya girdi.