2 hafta sonra....
Sabah büyük bir aceleyle kalktıktan sonra lavoboya gidip yüzümü yıkadım ve sonra saçlarımı topladım hala derin bir şekilde uyuyan chris'in yanağına bir öpücük kondurduktan sonra aşağı indim chris'in sevdiği çikolatalı pankeklerden yaptım sonra çayı demledim ve sofrayı hazırladım
Bu iki hafta içerisinde gerçek bir aile gibiydik o bana aşık olmuştu ve bende ona karşı bir şeyler hissediyordum onu her gördüğümde veya öptüğümde içime huzur doluyordu bana karşı yapılan en ufak bir saygısızlıkta adamları öldürecesiye dövüyordu ve bu benim hoşuma gidiyordu beni koruyordu ilk defa kendimi korumam gerekmiyordu aynı Zaman'da her gün dışarı çıkıyorduk gülüşüyorduk eyleniyorduk beni ailesiyle tanıştırmıştı beni çok mutlu ediyordu ne Zaman evlenme işini açsam daha Zaman'ı var diyordu ama örgüt tarafından tepki alıyordu hatta bir gece yüzü gözü mor gelmişti ve garip telefon konuşmalarına şahit olmuştum aslında bu beni üzüyordu o benimle evlenmek zorunda olmamasına rağmen beni Alec'ten ve diyet örgütlerden korumak için fedakarlık yapıyordu bu süreç içerisinde alec'i hiç görmedim hala bana yaptıklarının sebebini birinden dinleyemesemde ailevi kavgalardan olduğu belliydi ben sadece yanlış Zaman'da yanlış yerde çok yanlış bir şey söyleyip sinirlenmesene sebep olmuştum bu ara Leo ile kanka olmuştum şu anki en yakın kankam denebilirdi beni yanlış tanıdığını çok kafa dengi olduğumu her seferinde söylüyordu onun sevgilisi olan elena ile her sırrımı paylaşıyordum onunla her gün buluşuyor deli gibi alışveriş yapıyorduk hatta çok iyi dövüştüğü için bazen onla antrenman yapıyorduk bir
Çok kez Chris ben Leo ve elena yemeğe çıkmıştık artık kenidimize süper dörtlü demeye başlamıştık Lucas bana sık sık yarımcı oluyordu benden küçük olduğu için ona binevi abla gibi davranıyordum ve bu onun hoşuna gidiyordu örgütte güvenilir birisi olmuştum ve birçok kez göreve çıkmıştım artık onlardan biri olduğum için karnımın sol alt köşesinde onların dövmesi vardı yani anlayacağınız hayat benim için çok iyi gidiyordu...Çay suyunun fokurdamasıyla yukarıdan gelen tıkırtılar bir oldu aşağı uykulu ve bi o kadarda tatlı ve yakışıklı bir şekilde inen Chris 'e sırıtıp çayları koymaya devam ettim arkadan gelip belime sarıldı ve beni yanağımdan öptü
Gıdıklanmamla birlikte
"Sizede günaydın bay öküz"dedimSırtıp diğer yanağımdan öptü
"Sanada günaydın tatlı ve belam"dedi
ondan sırıtarak kurtuldum ve çayları sofraya koydum altında sadece eşofman altıyla duran chris'e bakmaktan dikkatimi toplayamıyordum bunu farketmiş olmalı ki
"Ne oldu aşık mı oldun"dedi"Sadece ne kadar şanslı olduğuma bakıyordum"dedim
"Ben her gün o duyguyu yaşıyorum senin gibi biriyle tanıştığım için"dedi
ve masaya oturdu bende karşısına
oturduktan sonra konuşmaya başladı"Akşam için hazırlan Paris'e
gidiyoruz"dedi yanlış mı duydum Paris mi dedi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KAÇAK
Teen FictionKaçak bir FBI ajanı olan Liv yeni bir hayat için ünüversiteye başlar .19 yaşında bir katili arayan FBI çok gizli bir örgüt ile anlaşma yapar. "Merhaba Liv seni sonunda bulduk"dedi. Kendimi onlara teslim edemezdim , son 2 aydır beni bir kaç kez bulm...