2.BÖLÜM:SAVAŞ

90 15 5
                                    


"Otopsi istiyorum hayallerim eceliyle ölmüş olamaz."

Karnıma yediğim kurşun susmamı sağlarken ellerimle tutunacak bir güç arıyorum. Ellerim Ekinin kollarına tutunurken nefes almaya çalıştım.  Gözlerim uyuyup uyumamak arasındaki ince çizgide kalmış gibiydi. Sesler uğultu şeklinde kulaklarıma dolarken kanımın tüm vücudumdan çekildiğini hissettim. Gerisi sonsuz bir karanlık...
Gözlerimi bir sokakta açtım. Sakince ayağa kalkıp nerde olduğumu öğrenmeye çalıştım. İlerde cami vardı. Hava daha yeni aydınlanıyordu. Sabah tüm soğukluğunu hissettirmişti sokağa. Yerlerde hafif karlar vardı. Camiye vardığımda bir kadın çekti dikkatimi siyahlar içerisinde. Kucağında minicik bebek ile. Bebek kızarmış yüzüyle kadına bakıyordu. Kadının tıpa tıpı olan bebek. Kadının annesi olduğunun kanıtıydı. Ne kadar tatlıydı bebek. Mavi gözleri. Küçük olmasına rağmen kısa kumral saçlarıyla. Kadın bebeğin kundağına bi kağıt iliştirdi. Son kere içine çektiğini gördüm. Napıyordu bu kadın? Bebeği bırakıp gidecekmiydi? Ayaklarım neden çalışmıyordu. Neden kadını durduramıyordum. Kadın kundağı avluya bırakıp camiyi terk etti. Bebek ağlıyordu. Peki neden benim içimde yanıyordu. Gözlerimin etrafına bir sis bulutu geldi. Sanki başka bir yere gidyormuşum gibi.
Gözlerim hastane önlüğü takmış olan kadının gözleriyle buluştu. Nerdeydim ki ben. Gözlerimle etrafı iyice taradıktan sonra hastanede olduğumu anlamıştım. Birden aklıma birkaç sahne geldi. Vurulduğum an. Acı çektiğim an. Bu hayatta beni bağlayan bir şey yoktu aslında. Ama içimden bir yer sen buraya aitsin demişti. Sesler artık daha düzgündü. Az da olsa anlayabiliyordum. Kadın yüzündeki maskeyi indirince şaşırdım. Bu oydu. Rüyamdaki kadın buydu.
MİNA'NIN ANLATIMIYLA
Şuan Samirayı uyutuyorlardı. Ekin Samira ya yiyecek birşeyler almak için yemek haneye inince bizde kahve almak için inmiştik. Kahveleri almış yukarı çıkıyorduk. Odaya geldiğimizde bir kadın vardı içeride. Masmavi gözleri, kumral saçlarıyla. Bu kadın aynı Samira ya benziyordu. Samira kadına nefretle bakıyordu.

"Sen ne hakla gelirsin buraya. Çocuğunu hiç düşünmeden bıraktın." Ne yani annesini biliyor muydu?

"Ama-"

"Senin sarf ettiğin bir cümleyi bile duymak istemiyorum." Araf kadını kolundan tutarak dışarı çıkardı. Ekin Samira ya sarıldı.

"O kadın rüyamda bebeğini bırakıyordu." İşte şimdi tüm taşlar yerine oturmaya başlıyordu. Samira onun annesi olduğundan haberi yoktu. Annesini rüyasında görmüştü. Annesi olduğundan haberi bile yoktu. Ekin rahatlamış gözüküyordu.
SAMİRA'NIN ANLATIMIYLA
O kadın ne hakla buraya geldi bilmiyorum. Ama o kadına sorma
m gereken bir hesap var. Ben rüya denen alameti çok görmezdim. Gördüğüm herşey gerçek olurdu.

"Ekin beni vuran kimmiş?"

"Onlarla ilgilenmedim. Hepimiz senin yanındaydık."

"Savaş?"

"Öndeyiz. Bize savaş açacak kadar salaklar." Birşey demedim. Mina yan koltukta oturmuş, gözlerini bir yere sabitlemiş öylece duruyordu. Beni düşündüren Ekin kadını görünce neden endişelendi? Ya da Mina neden şaşırdı? Araf ve Arda girdi içeri.

"Kadın nerde?"

"Cehennemin dibinde tek kişilik bilet aldık. Oraya gidiyo."

"İyi." Kısa cevaplar veriyordum. Her an karnıma yeni bir acı saplanıyordu. Arda anlamış olacakki konuşmaya başladı.

"Samira sen konuşma. Hemşire az sonra ağrı kesici yapmaya gelecek. Hatta uyu sen."

"Evet uyu."

"Aynen ya dinlenmen lazım senin." Herkes telaşlı telaşlı konuşuyordu. Bir şeyler döndüğü belliydi. Ses etmedim nasıl olsa öğrenecektim. Yavaşça başımı yastığa gömdüm ve gözlerimi kapattım.
Gözlerim açılmamakta direnirken, gözlerime inat açmayı başarabildim. Ne zaman yattığımı bilmediğim yerden kalkıp yürümeye başladım. Bi siteye gelmiştim. Renk renk villalar falan herşey çok tatlıydı. Biraz daha ilerledim. Gördüğüm ev kaşlarımın çatılmasına sebep olmuştu. O cıvıl cıvıl evlerin arasında ful siyah olan ev çok güzeldi ama karamsardı insan bu evde nasıl yaşardı? İçini merak etmiştim. Tamam belki siyah tutkunuydum ama bu kadar da değil. Eve iyice yaklaştığımda büyük bir gürültü koptu. İçimden bir yer kaçmamı söylerken o sesi dinlemedim. Evin kendine ait bahçesine girdim. Kapıya yaklaştığımda açıktı. Korksamda geri adım atmadım. İçeri girdim. İşte bu cidden garipti. Evin dışı simsiyahken içi en canlı renklerle boyanmıştı. Garip fazlasıyla garip. Merdivenleri görünce çıkmaya başladım. Yukarı çıktığımda bir oda dikkatimi çekti. Gürültü o odadan geliyordu. Sakin adımlarla ilerliyodum. Kapıyı araladım. Ama bu bendim. Herşeyi yıkıp döküyordum. Ben böyle birşey yapmazdımki? Tam o anda içeri gelen.
Yataktan sıçrayarak kalktım. Yanımda sadece Mina vardı. Ben böyle şeyler yapmazdım. En çok o garibime gitmişti. Yavaşça kalktım yataktan. Kim bilir kaç gündür uyumuyordu Mina. Derin bir uykuya dalmıştı. Ekine Kıyafetlerimi getirtmiştim. Dolaptan kıyafetlerimi alıp banyoya geçtim. Normalde 1 dakikada giyinen ben önlük yüzünden çok geç giyindim. Banyo kapısını yavaşça açıp sessizce kapattım. Camdan dışarı baktığımda birkaç gün önceki soğuğa tezat hava mükemmeldi. Yaz ayındaydık. Böyle olması normaldi aslında. Ceket alma gereği duymadan hastaneden koşar adım çıktım. Ne kadar yapabildiysem tabi. Deryal uzaktı ve bu halde gitsem işler baya karışıktı. Nereye gittiğimi düşünmeden sağa döndüm.
•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°
Zorda olsa hastaneyi bulabilmiştim. Park vs heryeri gezmiştim. Sümbüle gitmemiştim. Zaten 2 gün sonra taburcuydum. Kaldığım oda 5. Kattaydı. Merdivenleride kullanamazdım ki. Offf benim şansım kaşar zaten. İzlediğim filmlerden dolayı asansör fobim oluşmuştu. Ama sadece asansör. Asansöre binip 5. Kata baştım. Ellerimi avuç içlerime gömdüm. Tırnaklarım düzgün boyuttalardı ama acıtmıştı elimi. Asansör kapısı açılınca bakışlarımı yerden kaldırdım.....Yaz olması soğuk olmasına engel değildi havanın. İnsanların kalbi daha soğuktu aslında. Kalpleri buz gibiydi. Camı sonuna kadar açmıştım. Asansörün önünde o kadın vardı. Kadını dinleme gibi bir nezakette bulunmadan odama girmiştim. O sırada Mina banyodan çıkıyordu. Yüzüne baktığımda yüzü kızarıktı. Demek ki yüzünü yıkamış. Yatağa uzandım ve yer açtım. Mina bana bakınca ne yaptığımı anlamış olacakki yatağa doğru geldi ve yanıma uzandı. Yetimhanedeyken gece ya o benim yanıma yatardı, yada ben onun yanına yatardım. Minanında yüzünde buruk bir gülümseme oluştu. Onunda eski günleri düşündüğünü anlamıştım.
2 GÜN SONRA
Minanın ağzıma tuttuğu kaşığı geri teptim.

BEYAZ RUH♤KAYIP RUHLAR SERİSİ♤Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin