" Simirna sana diyorum, o kadar parayı bir günde nasıl buldun?"
" Ablacım tünele giriyorum ben."
" Ne tüneli? O kadar parayı nerden buldun anlatacaksın Simirna. Delirtme beni."
" Abla tamam." Deyip, Efsun ablasının suratına kapattı telefonu. Parayı Mehtap ablasının hesabına yollamıştı ve Sevdem ablası hariç tüm ablaları parayı nerden bulduğunu öğrenmek için Simirna'yı arıyordu.
Yakut'la beraber bankadan çıkıp eve gidiyorlardı ve Yakut konuşmak için öne atıldı.
" Para işi tamam. Şimdi sıra sende."
" Ne yapmamı istiyorsun?" bıkkınlıkla sordu genç kız.
" Stüdyoda birkaç parça söyleyeceksin. Ben sesini kaydedeceğim ve kızımda play back yapacak."
" Anlaşılır. "
" Ben herşeyi düşündüm, rahat ol sen. Çeneni kapalı tut yeter."
" Benim çakmamla yani kızınla ne zaman tanışacağım?" Gururuna yediremiyordu.
" Eve varınca. Ne kadar çok soru sordun sen." Yeşil ışık yandığında gaza bastı Yakut.
Biraz sonra eve vardılar. Simirna evi görünce küçük dilini yutacaktı. Böyle büyük bir evi hayal bile etmemişti. İçeri girdiğinde şaşkınlığı bir kat daha arttı.
" Bakmaya devam edecek misin yoksa işimize mi odaklanalım?" Yakut, genç kızın hayran bakışlarını görmezden geldi.
" Bana fark etmez."
" Hadi aşağıya." Aşağıya indikçe şarkı söyleyen bir kız sesi duyuluyordu.
" Kim bu kuyruğuna basılmış fare gibi ciyaklayan?" ses o kadar tizdi ki genç kız kulaklarını kapatmadan yapamadı.
" Senin çakman yani kızım. Bir daha kızımı fareye benzetme." Sesi tehditkardı. Kızı annesini görünce şarkı söylemeyi bırakıp yanına gitti. Bu duruma en çok Simirna ve kulakları sevindi. Evin altı küçük bir ses stüdyosuydu.
Yakut kızını yanına aldı ve konuşmaya başladı.
" Bu Simirna, kızım. Sana bahsetmiştim." Kızı, Simirna'yı baştan aşağıya dikkatlice süzdükten sonra elini uzattı ve " Memnun oldum Simirna, bende Şayan." Dedi. Genç kız istemese de Şayan'la tokalaştı.
" Tanışma merasiminiz bittiyse çalışmaya başlayalım." Yakut bir an önce bu işi halletmek istiyordu. Fazla konuşmaya gerek yoktu.
Simirna şarkı söylemeye başladı. Ama ilk defa içinden şarkı söylemek gelmiyordu. İyi hissetse de kötü hissetse de şarkı söylerdi ama zorlandığını hissettiği için değil şarkı söylemek konuşmak bile istemiyordu.
" Sus artık. Baloda söylediğin gibi söyle." Diye bağırdı Yakut.
" Olmuyor işte, elimden gelen bu. "
" Elinden fazlası gelsin o zaman." Diye tekrar bağırdı Yakut.
" Siz beni zorladıkça olmayacak."
" Tamam, beş dakika mola. Sonrasında olacak ona göre." Daha sakin çıkmıştı sesi.
Genç kız biraz olsun rahatlamıştı. Sıkıntıya gelmekten her insan gibi nefret ederdi. Şimdiye kadar tek derdi evdeki temizlikten kaçmaktı. Derin nefesler aldı ve düşünmemeye çalıştı.
" Tamam mısın?" Gözlerini istemeyerek açtı ve karşısında Yakut'u gördü.
" Benim sıkıntım sizsiniz." Dedi gözlerini bir an kaçırmadan.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
DENİZ KIZI MASALI
Ficción GeneralYirmi beş yaşında ama masal dinlemekten bıkmayan usanmayan bir kız... Mantığıyla değil hisleriyle hareket eden... Masallardaki gibi bir hayat yaşayacağına inanıp, hikayesinin mutlu sonla biteceğine inanan... Bir gün karşısına doğru insanın çıkacağın...