rose weasley
°
Yatakhaneye sinirle dalıp atkısını çekiştirerek çıkardı ve kendisini hırsla yatağa fırlattı. "Sana ne oldu?" Albus elindeki kitabı kenara bırakarak yeşil gözlerini sarışın arkadaşına dikti. Alice ile arasında olanlardan dolayı çok mutluydu, ama en yakın arkadaşının odaya bu halde gelmesi onu tedirgin etmişti. "Sorun ne?"
"Sorun; senin küçük kızıl kardeşin!" Albus kaşlarını çatıp Scorpius'un kızarmış yüzüne baktı. "Ne olmuş ona?"
"Gelip kalbimi çalması yetmezmiş gibi, bir de başkalarıyla flört ediyor!" Genç Potter'ın gözleri büyüdü, duyduklarını algılaması biraz zamanını aldı. "Ne?!" Scorpius dediklerini algıladığında dudağını ısırdı. "Sen benim kardeşimden mi bahsediyorsun?! Benim kardeşim? Lily?"
"Bak, Albus, açıklayabilirim." Yatakta oturur vaziyyete gelerek ona baktı. Albus'un yeşil gözleri ateş saçıyormuş gibi baktığında bakışlarını ondan kaçırdı. "Ben... şey Lily'ye aş-"
"Ne zaman oldu bu? Ben senin en yakın arkadaşınım, bana söylemeliydin bunu." Siyah dağınık saçlarını biraz daha karıştırdı. Onun tavırlarının sebebini sadece Lily'ye sataşmak için olduğunu sanıyordu, fazlası olacağı aklının ucundan dahi geçmezdi. "Bilmiyorum, uzun zaman oldu galiba. Öyle aniden aşık olmadım, sadece onu özlediğimi fark ettim." Sonra bu özlem dayanılmaz bir hal aldığında kendisini durduramamıştı. "Peki flört olayı?"
"Bu gün Hogsmeade'e Rodrick ile birlikte gitmişti." Albus kaşlarını çatarak ona baktı. "Kiminle ne yaptığı bizi ilgilendirmez, sevgine saygı duysam dahi. Ama onu üzersen karşında beni bulursun, Malfoy." Albus sinirle odadan çıkmaya yeltendi. "Ha bu arada," Kapının eşiğinden dönerek ona baktı. "Alice'e itiraf ettim dün. Yani bu mükemmel varlığın artık bir sevgilisi var." Scorpius ona gözlerini devirerek baktı. Ardından odada kalmanın sinirini bozduğuna kanaat getirerek eşyalarını aldı ve başkanların banyosuna gitmeye karar verdi. Quidditch takım kaptanıydı, oraya girme izni vardı elbet.
(...)
Kızıl saçlarını topuz yaparak köpüklü sıcak suya girdi. Sınıf başkanı olmasının en sevdiği özelliği buydu, bu muhteşem banyoda zaman geçirmek ona huzur veriyordu. Sakince suda yayılarak gözlerini kapattı. Kafası kazan gibiydi, Scorpius onun dünyasını alt üst ediyordu.
"Huzursuz görünüyorsun." Mızmız Myrtle'ın sesini duyduğunda gözlerini açtı. "Öyleyim."
"Neler oldu ki?" Buraya geldiğinden beri Myrtle ile iyi arkadaş olmuştu. Dertlerini onunla bölüşürdü ve bundan rahatsız olmazdı hiç. "Kafam karışık." Derin bir nefes alıp bacakalrını topladı. "Sana ondan bahsetmişdim, hatırlıyorsun, değil mi?" Myrtle başını sallayıp onayladı. "Arkadaşlarım beni kıskandığını düşünüyor. Ben de öyle düşünüyorsum başta, yalan yok. Ama sevgilisi varmış ve beni rahatsız ediyor sürekli."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Akrep ve Zambak || ScorLily
FanfictionKüçük çocukların, mutlu hikayelerin olduğu bir masaldı bu. Ta ki, herşey kanlı bıçakla kesilmiş gibi bitmişti. Bitmek de bir bakış açısıydı, genç adam yıllar sonra duygularını bastıramamış, herşey birden patlak vermişti. Ona göre bitmek değildi çünk...