Küçük çocukların, mutlu hikayelerin olduğu bir masaldı bu. Ta ki, herşey kanlı bıçakla kesilmiş gibi bitmişti.
Bitmek de bir bakış açısıydı, genç adam yıllar sonra duygularını bastıramamış, herşey birden patlak vermişti.
Ona göre bitmek değildi çünk...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
louis weasley
°
SBD sınavı biter bitmez hepsi kendisini bahçeye atmıştı. Lily yere serdikleri örtüye uzanmış yaz güneşinin tadını çıkarıyordu. "Hiç bitmeyecek sanmıştım!" Alice ayakkabılarını çıkartarak çıplak ayakla otun üstüne oturdu. "Biz aylarca nasıl bekleyeceğiz sonuçları?"
"Yaz tatili yavaş geçecek gibi geliyor. Hem sürekli gezeriz, takılırız birlikte." Jess gülümseyerek kitabına gömüldü. Lily yanına kitap almayı unutmuştu, ama kafasına takmadı. Uzunca bir süre kitap falan görmek istemiyordu. "Ben ancak Ağustos'da gelebileceğim ama."
Lily kapalı gözlerini açtı. "Nereye gideceksiniz bu sefer?" Alice dudaklarını büzerek omuzlarını silkti. "Hiç bir fikrim yok, ama annem hazırlıklara başlamış şimdiden. Sabah mektubunu aldım, ben gittikten bir hafta sonra gideceğiz," diyerek yerdeki çiçeklerle oynamaya başladı.
"Albus biliyor mu?" Jess bu konuşmalara katılmadan duramayacağını anladığında kitabını kapatarak bir kenara koydu. "Daha söylemedim, sınavların bitmesini bekliyordum."
"Hey!" diye bağırarak yaklaşan cisimleri görmek için Lily başını kaldırdı. Bir yere çarpması da aynı anda oldu. İnleyerek başını tuttu. "Delirdiniz mi siz?!"
"Bu sorunun cevabını yıllardır arıyorum, kuzen," Rose başını iki yana sallayıp Alice'in yanına oturdu. Lily Albus, Scorpius ve Louis'in de yanlarına geldiğini görmüştü. "Delirmediler, delirmek için önce akıllı olmalılar." Alice gibi ayakkabılarını çıkardı ve biraz daha yayıldı Rose. "Bu da pek mümkün değil."
"Beynim yerinden çıktı, Scor." Scorpius gülerek başını tuttuğu yeri ovdu ve aynı yere öpücük kondurdu. "Geçti mi peki?"
"Galiba." Yüzündeki gülümsemeyi saklamak amacıyla başını kızlara çevirdi. Jessica kitap okumayı bırakmıştı, Louis ile sohbet ediyordu. Rose yanında getirdiği romanı okuyordu ve kendsini bayağı kaptırmış görünüyodu. "En azından benim önümde yapmayın şunu," diyerek Albus yüzünü buruşturdu. Alice gülümseyerek onun yanağına öpücük kondurdu. "Karışma, Al."
Scorpius onu umursamadan kafasını iki yana salladı ve Lily'nin omuzlarından tutarak dizlerine uzanmasını sağladı. Genç kız itiraz etmedi ve rahatlığın keyfini çıkarmaya başladı. "Sınavlar nasıl geçti?"
Lily bu sefer gözlerine Scorpiusun gölgesi sayesinde güneş düşmediğini farkedince gülümseyerek anlatmay başladı. "Fena değildi, ilk başta stres oldum ama soruları gördükten sonra rahatladım."
"En kolayı?" Lily bilmişçe sırıttı. "İksir tabii ki de. Ama Karanlık Sanatlara Karşı Savunma da zor değildi. "Bİtki Bilim peki?"
"Eh, o biraz zorladı ama üstesinden geldim." genç adam ukala bir ifadeyle sırıttı. "Öğretemenin iyi olmuş sanırım."
