Atalay'ın ağzından:
Gizem'in yanından ayrılalı yaklaşık 4 buçuk saat olduktan sonra okula giderek ona yazdığım mektubu hatırlatıp kızaran yanaklarını izlemeyi düşünürken telefonuma gelen mesaj sesiyle telefonu cebimden çıkarıp gelen mesaja baktım.
Gizli bir numara 'Barına gelmezsen iş işten çıkıcak' yazılı bir mesaj atmıştı.
Mesajdan kuşkulanıp Gizem'in yanına gitme planımı kafamdan silip arabamla bara doğru gittim. Barın önüne geldiğimde gayet sakin di. Arabadan inip bardan içeri girdiğimde Sinem karşımda dikilmiş sırıtarak "hoşgeldin" dedi. Ben ne olduğunu anlamaya çalışırken, Sinem'e "ne haltlar çevirdiğini" sordum. Soruma cevap vermeden beni elimden tutup deri koltuğa oturttu. Ben daha kalkmaya çalışmadan kucağıma oturup boynumla oynamaya başladı.
Ben onu itip kalmaya çalışınca inat edip kendini bana daha çok bastırdı. Kulağıma eğilip "bence biraz eğlenmeye ihtiyacın var" dedi. Eskiden olsa buna izin verirdim ama şu anda tek istediğim Gizem'in yanında olmaktı. Kucağımdan az öncekine nazaran sertçe itip kalkmasını sağladım. "Sinem cidden benimle dalgamı geçiyorsun?" Diye sorduğumda telefonunu çıkarıp saatine baktı. 'Tamamdır' diye mırıldandığında sonunda dayanamayıp "şu siktiğim ağzını sikişmek dışında başka şeylere de kullanıcakmısın? Konuşsana!" Diye bağırdığımda "bence benimle iyi geçin, yoksa tek bir aramamla Gizem için iyi olmaz" dediğinde ilk önce dediği şeyle afallayıp kendime geldiğim gibi bileğinden sertçe tutup duvara ittirdim.
Sinirden titreyen çenemi sakinleştirmeye çalışarak "Gizem ne alaka?" Dedim. Bileğindeki gözlerini bana çevirerek "sence okulda benden başka Gizem'e daha fazla zarar vermek isteyen kim var?" Dediğinde aklıma direk Görkem geldi.
'Siktir' diye mırıldanıp, kolunu bıraktığım gibi hızla arabama ilerleyip Berk'i aradım. Telefonumu açtığında konuşmasına izin vermeyip "Berk ben aklıma gelen her yere bakarken sen de adamları arayıp Gizem'i bulmak için her yeri arattırıyorsun" dediğimde "Abi noldu?" Diye sordu.
"Siktiğimin Görkem'i Gizem'i kaçırmış!" Diye bağırdığımda her zaman ki kardeşim beni anlayıp "tamam abi sen kapa ben hallediyorum" diyerek beni daha fazla tutmayıp telefonu kapattı.
Eğer o Görkem Gizem'in en ufak bir yerine bile dokunursa yemin ederim onu mahfederim!.Gizem'in ağzından:
Gözlerimi açtığımda kendimi karanlık bir odada ve bir yatakta yatarken buldum. Kendime gelmeye çalışıp olanları hatırlamaya çalışırken tek hatırladığım Görkem'in arabasından atladığımdı. Kapının açılma sesiyle Görkem'i karşımda gördüm. Ayağa kalkıp kaçmayı düşünürken bacağımdaki acıyla inledim. Bacağıma baktığımda sağ bacağımda ve kollarımda çizikler ve sıyrıklar olduğunu gördüm. Sanırım bunlar arabadan atladığımda olmuştu. Görkem yanıma gelmeye başladığında elinde yırtılmış bir tişört parçası ve ip olduğunu gördüm. Ne düşünüyordu ki bu?.
"Cidden sandığımdan daha cesurmuşsun. Ama bunlar bir işe yaramaz Gizem" dediğinde yırtık olan siyah tişört parçasıyla bir an gözlerimi kapadı. Ben ona engel olmaya çalışırken birine "tut şunu" dediğini duydum. Bir el beni sıkı sıkı tutarken hareket etmem zorlanmıştı. Ellerimi de bir iple bağladıktan sonra artık ne önümü görebiliyor nede hareket edebiliyordum.
Görkem'in "tamam çık" diyen sesini duyduktan sonra kapının kapanma sesini de duydum. Görkem'in ellerini üstümde hissedince "Dokunma bana!" Diye bağırdım. Beni takmayıp tişörtümü çıkarmaya başladığında hayatımda bağırmadığım kadar ona yapmaması için bağırmıştım. Sonunda boğazlarım o kadar acımıştı ki artık konuşamaz olmuştum. Tişörtümün üstümden çıktığını fark ettiğimde ağlamaya başladım. Karanlıktan hoşlanmasam bile hayatımda bu kadar hiç korkmamıştım. Kamera sesini duyduğumda Görkem'e artık konuşunca canım çok acıdığı için kısık bir sesle "ne yapıyorsun?" Diye sordum.
"Sevgiline benimle ne kadar eğlendiğini gösteriyorum" dediğimde Atalay'la ilgili konuştuğunu anladım. Ben bir şey diyemeden beni oturur pozisyonumda ittirip yatar pozisyona getirdi.
Ben ağlamaya devam ederken "şimdide sevgiline kısa bir film izlettiricez" dediğinde korkum bir an daha da arttı. Zaten ne kadar azdı ki?
"Ne?" Diye sorduğumda "onun yapamadığını ben yapıcam ve bunu da ona göstericez" dediğinde eteğimi de çıkardığını fark ettim. Ben tekrar sesimi toplamaya çalışıp "yapma!" Diye bağırsamda hiç bi faydası olmuyordu.
Göğüslerimin üstünü öpmeye başladığında ağlamam daha da arttı. Ben küçükken arkadaşlarımla saklambaç oynadığımızda karanlık bir odada tek başıma yanlışlıkla kilitli kaldığımda bile bu kadar ağlamamıştım.
Görkem'in o iğrenç dudaklarını dudaklarımda hissettiğimde dudaklarını ısırarak engellemeye çalıştım. İlk baş acıdan geri çekilse de sonra daha sert yapışıp öpmeye başladı. Ağlamalarım, çığlıklarım, çırpınışlarım her ne kadar artsa da hiç bir işe yaramıyordu ve ben daha fazla uyanık kalamıyordum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
UKALA'M
Novela JuvenilGüzelliğiyle dikkat çeken Gizem, Bir gün bir şekilde kendini Atalay'ın Yanında bulur. Gizem, gerçek aşkını Bulduğuna inanırken, Atalay'ın oyununu Öğrendiğinde, sıra onun oyun oynama Zamanı gelir. Peki ilerde aşkları Devam edicekmi...?