Multi:Ukala'm için bir video daha
~~~~~~~~~~~~
Sabah üstümde bir şeyin tepelenmesiylr gözlerimi açtığımda, üstümde bir adet zıplayan Damla gördüm. "Gizeeem, kalk hadi. Öküz saat 12 oldu" derken, ben Damla yüzünden can çekişen kalçamı, düşünüyordum."Ya Damla manyakmısın. Sen git ya alacakaranlık yada twd izle ben gelirim hadi" diye söylendikten saniyeler sonra, buz gibi bir şeyin üstüme dökülmesi bir oldu. Çığlık atarak aniden yatakta doğrulduğumda, Damla'nın elinde boş bir bardakla bana sırıtarak baktığını gördüm.
"Şimdi sıçtım ağzına" diyerek Damla'ya doğru yürümeye başladım. Damla çığlık atarak, salona doğru inerken bende peşinden gidiyordum. "Damla!" Diye bağırırken, kendisi hiç bir şey olmamış gibi "efendim kankacım?" Diyordu. En son Damla koltuğun arka, ben ön tarafındayken, onu nasıl mahfediceğimi düşünüyordum.
En son aklıma gelen bir fikirle, yorulmuş gibi yapıp kendimi koltuğa attım. Ama planımı hemen uygulamicaktım. Hem bende bu planımdan çıkar sağlicaktım. En son oda yanıma sakince ne olur ne olmaz diye otururken, "korkma, yeterince debelendik zaten" diyerek onu inandırdım.
Berk'te salona girince, gözü benim üstüme kaydı. Daha bana bakarken saniyeler sonra hemen bir eliyle yüzünü kaparken, diğer boşta kalan eliyle, baş parmağını bana doğru tutarak, "lan yenge, nımıssız mı oldun sen? Hem neden turkuaz?" Diyince bende ne dediğini anlamak için üstüme baktım.
Tabi bunun ardından "Damlaa! Off hepsi senin yüzünden!" Diyerek hemen, iki elimle göğüs tarafımı kapatarak, koşarak odama gittim. Damla'nın aşağdan gülme sesleri gelirken, Ben odada üstümü değiştiriyordum. Sonra aklıma Atalay gelince, yanımda olmadığı için bir an sinirli suratım yerine üzgün bir surat devreye girdi.
Aklima gelen şeyle telefonumu elime alarak, bir yandan Atalay'ı ararken, bir yandanda, salona doğru yürüyordum. En son 3. Çalışta açtığında,
-günaydın
Dedim.
-Sıçan sen, daha yenimi kalktın?-ev- bekle sen bana ne dedin?
-Sı-çan
-öküz bide heceleyerek söylüyo
"Gizem neden Berk'in südyenini gördüğünü söylemiyorsun!" Diye bağıran Damla'ya 'sus mal' işareti yaparken, telefondan Atalay'ın
-naptı, naptı?! Lan ağzı... bak bana telefonda küfür ettirmeyin. Nasıl görüyo lan o senin südyenini? Lan Berk!
Diye bağıran Atalay'ın ardından Berk, Damla'ya, sessizce 'yaktın beni kızım' hareketleri yapıyordu. Olaydan sıyrılmak için
-Atalay benim tualetim geldi, aaay altima kaçırıcam. Ben seni sonra ararım tm? Hadi hoşçakaaal.
-Gize-
Atalay sözünü bitiremeden, telefonu hemen kapattım. Kıymetli telefonumu sakince sehbaya koyarken, elime koltuktaki yastıktan bir tane aldım. Ve Damla'ya sırıtarak yürümeye başladım. Berk ve Damla atışırken, Damla beni daha yeni fark ettiği için, karşı çıkamadan, yüzüne direk yastığı indirdim.
"Lan kızım! Atalay şimdi gelince ben ne bok yicem ha söylesene!. Senin dediğin şey yüzünden, Atalay buraya gelince beni Adriana Lima'nin yaninda, maymunu öpermiş gibi benzeticeğini bilmiyomusun kızım?!"
Diye bağırırken, Berk'te 'ohhh canima deysin' hareketleri yapıyordu.
~~~~~~~~~~~~
Yaklaşık 2 saat sonra, Gizem için hazırladığım ve tabi ki kendi çikarima olan plani uygulamaya karar verdim. Bunun için odaya çikip, üzerime düzgun bir şeyler giyerek, tekrar aşağiya indim. "Ben çıkıyoruuum!" Diye bağırırken, Gizem ve Berk hemen koltuktan kalkıp yanima geliyorlardı. Kapı kulunu indirip dışarıya tam bir adım attiğimda, Berk'in "Gizem sakın bir yere gitmiyorsun. Seni düşünmüyorsan beni düşün yenge. Senin o sevgilin, hiçte normal değil!" Diye bağırırken, sevgili dediği için bir an sevinsemde, planimı hatırlayarak kendime geldim."Damla sana aşıkmış!" Diye bağırdığımda, ikiside aniden yerine sabitlendi. Bende hemen gülerek, kapiyıda kapatarak sokakta biraz evden uzaklaşmak için koşmaya başladim. Sonuçta, evde çok sıkılıyordum. Biraz dolaşıp geri gelicektim. Ayrıca dediğim şey yüzünden şu an Damla ve Berk'in, nasıl bir durumda olduğunu çok merak ediyordum.
Evden biraz uzaklaştıktan sonra, yavaşça yürümeye başladım. En son bir park gördüğümde, ordaki banklardan birine soturmak için parkın içine doğru ilerledim. Cebimdeki telefonu ve kulaklığımı alarak, şarki açtım. Gözlerimi kapayarak, şarkıya yavaşça eşlik ederken, yanimda bir hareketlilik hissettim.
Kimin olduğuna baktığımda, aniden ayağa kalkarak, "senin burda ne işin var?!" Diye bağırdım. Görkem hafifçe sırıtıp, oda ayağa kalktığında, bir adım geri çekildim. "Merak etme, bu sefer seni kaçırmaya falan gelmedim." Dediğinde, tabi ki normal olarak inanmadım. "Biliyormusun, daha sana inanmak için Sinem kadar aptallaşmadım" dediğimde, oda bana bu dediğime rağmen aptalmışım gibi bakarak, "söylesen, Atalay'ın bana yaptıklarindan sonra, sence neden 1 hafta boyinca hiç bir şey yapmadan sessizce kaldım?" Dediğinde, azda olsa mantıklı gelmişti. "Belki de, tüm her şeyi öğrenip, sadece senin gerçekleri öğrenmenle onu mahfetmek içindir. Nedersin?" Dediğinde, tek söylediğim "ne?" Olmuştu.
"Her şeyi öğrenmek istiyormusun?" Diye sorduğunda, ne diceğimi bilemeden, tek yaptığım şey kafamı olumlu sallamak olmuştu.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
UKALA'M
Novela JuvenilGüzelliğiyle dikkat çeken Gizem, Bir gün bir şekilde kendini Atalay'ın Yanında bulur. Gizem, gerçek aşkını Bulduğuna inanırken, Atalay'ın oyununu Öğrendiğinde, sıra onun oyun oynama Zamanı gelir. Peki ilerde aşkları Devam edicekmi...?