Medya: Profesör X/ Charles
O günün gecesinde sürekli olarak Eric'in babam olup olmadığını düşünerek geçirmiştim. Bütün her şey babam olduğunu gösteriyordu ama bunu kabul etmesi zordu. Bunun öncesinde okula adaptasyon sağlamak zorundaydım. Bu çok zor olmayacak gibiydi, Profesör olduğu sürece. Öyle kibar birisiydi ki.. yatakta bunları düşünürken kapı çalmıştı. Ardından oturur pozisyona gelip "içeri gelin" diye bağırdıktan sonra odama doğru kafasını uzatan kişinin profesör olduğunu gördüm. Hemen yataktan fırladım ve kapıya doğru yöneldim. Profesörün yanına gidince henüz yatmak için odasına bile gitmediği, hala üstünde duran gömlek ve pantolonundan anlaşılıyordu. Profesörü içeri davet ettiğim de çekingen bir tavırla red edip kapının dışında konuşmayı tercih etmişti. Gözlerinden uykulu olduğu anlaşılıyordu. Bir anda profesörün gözleri vücuduma takıldı ve gözlerini kaçırır gibi yaparak etrafı izlemeye başladı. Bunu fark ettiğimde üstümde sadece minik bir atletin ve şortun olduğunu fark edince Profesörün neden çekingen bir tavır sergilediğini anlamıştım. Üstüme hemen uzun hırka gibi bir şey geçirip önümü de kapattıktan sonra tekrar profesöre döndüm ve onu çağırdım. Profesör bana doğru döndü ve tebessüm etti. Bir süredir devam eden sessizliği bozup gülümseyerek
-Bir sorun mu var profesör, diye sordum. Profesör hafif gülerek
+Üzgünüm Stephany, seni bu saatte rahatsız etmek istemezdim ama seninle bir konu hakkında konuşmak istiyordum. Şey..olay şu ki yarın mutant güç seviyeni ve güçlerin yüzünden sağlığının yerinde olup olmadığını kontrol etmeliyiz. Bu yüzden üstünde bir kaç bir şey uygulayıp, hafızana girmemiz ve DNA örneğinden tetkikler yapmalıyız ki bu örneği senden alacağımız kan ile temin edeceğiz, bu biraz canını yakabilir fakat bunu ilk gelen bütün mutantlara yapıyoruz. Yarın erken saatte yapmak zorundayız, sana şimdi söylemeliydim bu yüzden yanına geldim, dedi ve derin bir soluk verdi. Neredeyse hiç nefes almadan konuşmuştu. Kaşlarını kaldırıp parlayan mavi gözleri ile gülerek bana bakarken adeta beni kendine kitliyordu. Saçlarımı ellerim ile düzelttikten sonra
+Aa..şey, sanırım bunu yapmak zorundayım..yani tamam anlaştık, dedim ve güldüm. Profesör başı ile onaylarcasına inanılmaz çekici bir gülüş attıktan sonra konunun kapanmasına rağmen hala birbirimize bakıyorduk, bu adam oldukça hoşuma gidiyordu. Elimi kapıya yasladım ve
-Sanırım hala uyumamışsın uykulu ve bitkin görünüyorsun, dedim. Dışarıya doğru derin bir soluk vererek
+Şu sıralar oldukça yoğunum, kocaman bir okul ve yüzlerce mutant ile baş etmek kolay olmuyor. Buranın bir yöneticiye ihtiyacı var işte bende bu yüzden geç saatlere kadar çalışıyorum, dedi ve gülümsemeye çalıştı. Elimi omzuna koydum ve
+Bunu muazzam bir şekilde yürüttüğünü bende dahil herkes biliyor, dedim. Dediklerimin yardımı olmasını diliyordum. Profesör gözlerini gözlerime kenetledi ve
-Vay canına..teşekkür ederim. Bunu duymaya ihtiyacım vardı, dedi ve tatmin olmuş bir ifade ile bana bakmaya devam etti. Tekrar süren sessizliğin ardından bu sefer bunu bozan profesör oldu ve
-Tamam..ben artık gitsem iyi olacak,yani..bilirsin saat geç oldu ve uyumam gerekiyor, dedi.
+Pekala, tatlı rüyalar profesör dedim ve masum bir ifade takınmaya çalıştım. Tam gidiyordu ki ellerini dudaklarına götürdü ve sanki birsey unutmuş gibi "bekle,bekle" diyerek sayıklayarak yanıma geldi
-Lütfen, bana Charles demeni istiyorum, profesör çok ciddi geliyor. dedi ve göz kırptıktan sonra gözden kayboldu. O gittikten sonra "çok isterim Charles" diyebilmiştim sadece. Kapıyı kapatıp yatağıma uzandım ve yarın yapılacak olan şu deney zımbırtılarını beklemeye başladım.Sabah gözlerimden içeri sızan güneşin ışıkları ile uyandım saat henüz çok erkendi. Aklıma Charles'in bahsettiği konu geldi ve hemen üstümü değiştirip kapıdan çıktım. Tam o sırada Charles ile karşılaştık ve
-Günaydın Stephany, tam zamanında, diyip onu takip etmemi istedi. Onu takip ederken yolun sonunda oldukça büyük bir laboratuvara girdik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
X-MEN MUTANT
FantasyDeğişik güçlere sahip mutantlar ile düşmanları arasında geçen müthiş savaşlar, savaştan doğan muhteşem bir aşk ve aksiyonun bir arada olduğu bir hikaye.