Two Gay Boys/ 6$

611 59 21
                                    


Kitapta filmleri veya sanatçıları falan alıntılıyorum. Eğer bu alıntılarla sorunu olan varsa lütfen bana söyleyebilir mi?

Rihanna-This Is What You Came For

Louis

"Sapık gibi inlemeseydin sende!" İtiraz ettiğimde, Harry gözünde tuttuğu buzun altından bana sinirli bakışlar gönderdi.

Ne yapabilirdim ki? Yanlışlıkla benimle yakın temasa girmişti, bu sorun değildi. Sorun inlemesiydi.
Kendimi tacize uğramış gibi hissediyordum ve bu hiç hoş değildi. Ama Harry bütün suçu bana atıyordu. Onun arkasında tam durmasaymışım, arkamı dönmeseymişim falan. Belki birazcık sorumsuzca davranmış olabilirdim, ama tüm suç bende değildi.

"Uzatma, Harry. Altı-üstü bir yumruk sadece."

Buzu sertçe koltuğa bıraktı."Tabii ki önemli olan yumruk değil, Tomlinbok! Önemli olan benim yüzüm!" Eliyle yüzünü gösterdi.

"Soyadıma böyle yakıştırmalar yapamazsın, Harrybok." Yapamadığım isim dalgasına lanet edip, kollarımı birleştirdim. Bu kadarı gerçekten fazlaydı.

"Kapat çeneni ve sus, tamam mı? Konuşman bile beni sinir ediyor şuanda."

Dizlerime vurup, ayağa kalktım. "Öyle mi? Gidiyorum ben!" Komidinin üzerinden telefonumu alıp evden çıktım.

Eğer benden rahatsız oluyorsa, ben de orada durmazdım. Gidecek iki yerim vardı; ya metro, ya da dükkan. En güvenli olanı seçtim ve dükkana ilerledim.

Kısa bir süre sonra dükkandaydım. Yedek anahtarlarla kapıyı açıp içeri girdim. İçerisi sex kokuyordu ve ineleme sesleri geliyordu. Lanet olsun! Seslere kulak asınca Simon'ın sesini duydum. En azından güvenliydi. Kasanın arkasına bulduğum masa örtüsünü serdim.

"Ah, tavanın sapını çıkar artık, Simon. Seni hissetmek istiyorum bebeğim!"
Kulaklarımı kapatıp, kulak asmamaya çalıştım.

"Lanet olsun, prezervatif yok, buzdolabı poşeti kullanmam lazım." Bu seferki Simon'ın sesiydi.

Birkaç iğrenç çarpışma, şaplaklama ve inleme sesinden sonra sesler kesildi. Fakat sonradan tekrar konuşmaya başladılar.

"Her yer mahvoldu. Nasıl temizleyeceğiz?" Kadın konuştu.

"Şurda Louis'nin forması olacak. Onunla temizleyebilirsin."

"NE?" Hemen yerimden kalkıp mutfağın kapısına dikildim. "Seks yapabilirsiniz, ama masum formamı lekeleyemezsiniz."

"Hey, Louis! Biraz daha erken gelseydin grup yapabilirdik." Simon neşeli bir şekilde konuştuğunda, kaşlarımı çatıp, homurdandım. Bu adamda ahlak yoktu ve olacağınıda sanmıyordum.

"Bak, tek istediğim, üniformamı kir-"

Konuşmamı kadın kesti. "Yerleri malesef formanla sildim."

"Hemen bir şey yap ve onu temizle!" Cırladım. Formayı asla yıkayamazdım ve kuru temizlemeye param yoktu.

"Üzgünüm, deterjan boşalmıyorum." Ukalaca cevap verdi.

Homurdandım ve elimi kapıdan içeriye uzattım. "Bak, sadece formamı ver. Yarın kuru temizleme faturasını sana göndereceğim, Simon!" Formamı dikkatlice alıp, bir poşete tıktım.

"Ben gidiyorum." Ekledim ve çıkış kapısına ilerledim.

"Ben de geliyorum." Simon inlemeyle karışık söylediğinde, aniden arkamı döndüm.

"Hayır, Simon, sen gelemezsin."

"Geldi bile." Kadın ima yaparak söylediğinde, 'geliyorum''dan kastalırının orgazm olduğunu anladım.

Öğürmeme az kalmıştı. Hemen oradan çıktım. Hava karanlıktı, üstelik biraz da soğuk. Tek çarem tekrar Harry'nin evine gitmekti. Çaresizce omuzlarımı düşürdüm. Ya inleme sesleriyle beraber öğürürdüm, ya da mahçup olurdum. Her insan mahçup olurdu, ama inleme sesleriyle beraber öğürmezdi. Karar verdim; Harry'nin evine gidiyorum.

***

'Harry Kardashian' yazan zile bastım ve kapıdaki grafitileri inceledim. Şapkalı penis Charlie Chapline ve penis Hitler elele tutuşuyordu. Üstelik üstlerinde bir gökküşağı vardı, altında da 'biz gayiz' yazıyordu. Fazla.. sanatsaldı. Fakat önemli olan neden saatlerdir iki penisle bakışıyordum. Tıpkı ilk önce hangisini ağzıma alsam diye düşünen grup fahişesi gibi.

Düşüncelerim, Harry'nin kapıyı aniden açmasıyla bölündü. Üzerinde sadece boxer vardı. "Seni grup fahişesi gibi hissetirdiğim için özür dilerim. Niçin geldin?"

Kaşlarımı çattım."Öyle hissettiğimi nerden anladın?"

"Bir keresinde ailem beni ziyarete geldiğinde kapıya geç baktım. Annem çarşaflarımı değiştirirken öyle hissettiğini söyledi, büyükannem de cebime para sıkıştırırken söyledi, babam 'gereksiz-baba-nasihatleri' verirken söyledi ve kuzenim Leo da banyoda bana blowjob verirken söyledi."

"Bir saniye, kuzenin sana blowjob mı yaptı?"

"Blowjob yaparken nasıl konuştu, diye sormanı bekliyordum. Merak etme, sonradan ona ağzı doluyken konuşmaması gerektiğini öğrettim."

"Oh, pekâla."

Kurnazca sırıttı. "Ee, niye geldin?"

Ellerimle oynamaya başladım. Ne diyecektim? Biri formama boşaldı ve temizlemek için sana geldim, mi?
"Aramızdaki saçma olayı uzatmak istemedim. Medeni iki insan gibi konuşup halledebiliriz."

Bu sırada moraran gözünü yeni fark etmiştim. Fazla değildi, ama morluk besbelliydi. Ah, gözü mahvolmuştu. Suçluluk duygusu hissediyordum.

"Demek medeni iki insan gibi halledebiliriz? Konuşmak yerine bana bir kapatıcı alabilirsin."

"Kapatıcı ne?"

"Makyaj malzemesi olan."

"Makyaj malzemesi mi kullanacaksın? Sen erkeksin."

"Sana makyaj koleksiyonumu göstermemi ister misin?"

Kafamı olumsuz anlamda salladım. "Belki başka bir gün. Neyse gidip şunu alayim."

"Zaten malzemem yoktu.Mümkünse iyi marka olsun."

Kaşlarımı çattım. "En fazla ne kadardır?"

"25 dolar falan."

"Oha! Makyaj malzemelerinde falan yok mu? Onu kullansan?" Çekinerek sordum.

"Makyaj malzemem yok dedim ya!"

Ellerimi havada salladım. "Tamam sorun yok. Gidip alıyorum."

Omuzlarımı düşürerek apartman çıkışına ilerledim.

"Şaka yapıyorum, gel buraya. Komşudan isteriz." Arkamdan seslendi.

Gülümseyerek geri döndüm. "Çok teşekkür ederim. Sana minnetarım."

"Ben de bu gece porno izlerken beni rahatsız etmezsen minnetar olurum, Louis."

Kahkaha attım. "Etmem. Hatta beraber izleyebiliriz. Uzun süredir izlemiyordum. Porno izlemek sayılıyorsa eğer, bir keresinde büyükannemin pembe dizisinde bir balayı sahnesi vardı ve onu izlemiştim."Tiksinerek ekledim. "Sonra gece babaannem orgazm geçirirken öldü."

"Zor olmalı." Dudaklarını büzüp, omzumu sıvazladı.

"Aynen, onu çok özlüyorum."

"Büyükannenden bahsetmiyordum. Pembe dizideki balayı sahnesini izlemek zor olmalı, demek istedim."

"Oh, evet, o da zordu."

Beraber mısır patlattık ve filme odaklandık. Mısır sıcak, film ateşliydi.

Merhabaalarrr! Umarım beğenmişsinizdir.. :9 .dd

Two Gay Boys /Larry S.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin