Two Gay Boys /Larry S.

Two Gay Boys/ 19$

"Annem ve Gemma seçimlerden sonra takılacaklarmış. O yüzden tekiz." Harry munzurca söyledi. Gemma ve Anne oy vermeye gitmişlerdi. Gerçi pek merak etmesem de, kime oy verdiklerini öğrenmek isterdim. Fakat içimden bir ses hayatlarına bu kadar da burnumu sokmamam gerektiğini söylüyordu.

"Film izlemeye ne dersin?" Sıkıntıdan bezgin çıkan sesime kaşlarını çattı.

"Sorun mu var?" Koltukta yanıma yerleşti.

"Yok. Niye sordun?"

"Hiç." Omuz silkti ve müzik kanallarına geldi. "Ne tür müzik dinlersin?"

"Ne? Bilmiyor musun? Aman Tanrı'm, sevgilinin hangi tarz müzikten hoşlandığını bilmiyor musun? Sana inanamıyorum!" Kolunu omzumdan ittim. Ne zaman koymuştu fikrim yoktu.

"Tabii ki de...bilmiyorum." Kolunu omzuma geri attı. "Tek bildiğim şuanda klişe sevgililerden farkımız olmadığı."

"Ne istersin? Kucağında zıplarken, sevdiğim şarkı türünü kulağına fısıldamamı mı?" Dediğimin sonradan farkına varıp, kızardım. Şuanda çirkefliğim tutmuştu cidden.

"İyi fikir." Gözlerini kapatıp, başını koltuğun arkasına yasladı. "Zihnimde canlandı. Aslında yapabi-"

"Öyle bir şey olmayacak!" Çığırarak sözünü kestim.

"Pekâla, Louis. O zaman '20 soru' oynayalım. Böylece birbirimizi daha iyi tanırız." Ortaya attığı fikir güzledi, ama karşımdaki Harry'ydi ve nasıl tarz sorular soracağını az çok tahmin ediyordum doğrusu.

"Kabul." Koltukta birbirimize dönüp, bağdaş kurduk. "Ben başlıyorum."

"Başla bakalım." Gülümseyip, hızlıca boynumu öptü.

"Doğum günün ne zaman?" En genel sorudan başladım. Sonuçta biz sevgiliydik ve doğum gününde elbette ona sürpriz yapmak isterdim. Gerçi o kadar sevgili kalabilir miydik bilmiyordum.

"1 Şubat." Biraz düşündükten sonra, çekingence sordu. "Benimle birlikte, burada, annemlerin yanında kalmak ister miydin?"

"Hadi ama, Harry. Bunu yapamayacığımı biliyorsun." Cevabıma omuzlarını devirdi. Hemen suratı asılmıştı. "Hey, bunu konuşmuştuk, Harry. Ne diye ısrar ediyorsun?"

"Bu kadar tepkin beni rahatsız ediyor."

"Klişe olmayı sevmeyen Harry Styles'ın şu dediklerine bakın." Kahkaha attım. Onun suratında bir mimik bile oluşmamıştı. "Ashton'la yaşarken de iyiyiz."

"Neden Ashton'la yaşarken daha iyi olalım ki? O, annem ve ablamdan da beter. Söylesene, neden Ashton? Yoksa onunla aranda bir şey mi var? Aman Tanrı'm, o herifin karınca gibi benim şekerime yanaşacağını tahmin etmeliydim."

"Harry Klişeleri Sevmem Styles'ın dediklerine bakın!" Kaşlarını çattığında kahkaha attım. "Harry, bak. Annen şimdi sizinle kalmamı ister, sonra evlenmemizi ister ve sonra da çocuk sahibi olmamızı. Eğer bunlara göz yumarsak, genç yaşımızda beşik sallayacağız."

"Neden bunu asla olmasını istemiyormuş gibi anlattın?" Kırgın bakışlarını gördüğümde burkuldum. Demek oluyordu ki; en klişelerinden bir konuşma yapmam gerekiyordu.

"Bak eğer birbirimizden asla ayrılmazsak, bu dediğim şeyleri g-gerçekleştirebiliriz." Kızarmama rağmen devam ettim. "Fakat şuanda parasızım, okulumuz var, iş de var. Biraz gençliğimize zaman tanıyalım, tamam mı? Seni seviyorum, aşkım."

"Ben de seni seviyorum, Louis."  Kollarımı Harry'nin boynuna dolarken, Harry mırıldandı. "Annemler yokken sevişmeye ne dersin."

Hemen kollarımı kendime çektim. "Hayır, derim."

"Elleşelim?" Fırsatçı, azgın halleri onu haylaz biri yapsa da ona bayılıyordum. Maalesef, diyemeyecek kadar da memnundum Harry ile aramda olan ilişkiden.

"Oyuna devam etsek?"

"Ben daha iyi bir oyun biliyorum." Munzurca sırıttı. "Yatakta oynanılıyor ve iki kişilik."

"Hm, neden kişilik?"

Üzerime doğru tahrik edici bir şekilde gelirken durakladı. "Ne o? Üç kişi olmamızı mı istiyorsun?"

"Kıskanma, Harry." Yanağını okşadım.

Yumuşakça inledi ve yanağındaki elimi öptü. "Hadi oyunumuza odamızda devam edelim."

"I-ıhm annenler birazdan burada olur."

"Acele edersek, onlar gelmeden halledebiliriz. Ayrıca onlar alışverişten gelene kadar beş kez daha boşalabilirim."

"Terbiyesizleşme." Kızaran suratımı karşı duvardaki aynadan izledim. Ayrıca pantolonumda da bir şeyler oluyordu. "Şimdi olmaz."

"Akşam annemler evdeyken mi yapalım?" Sırıtıp, yüzünü boynuma yakınlaştırmaya çalıştığında, onu hafifçe itekledim. Biraz daha devam ederse, onu reddedemeyecktim ve kendimi şu koltukta Harry ile yanlış pozisyonlarda bulacaktım.

Sinirlendiğini hissediyordum, hırçın bir şekilde geri çekildi ve suratını buruşturdu. "Sürekli beni reddedince hevesim kaçıyor sanma. Daha çok üzülüyorum, Louis." Benden uzaklaşıp, kollarını bağladı. Hah, trip atıyordu.

"Gerçekten annenlere yakalanmak istemiyorum, Harry. Anla birazcık halimden." Koluna sırnaştım.

Kolumu itekleyip, cebinden telefonunu çıkardı. Hızlıca rehberden 'gerizekâlı' kişisini aradı. Kimdi ve neden şimdi onu arıyordu diye düşünemeden telefon açıldı. Ses biraz olsun dışarıya geldiğinden, telefondaki kişinin Gemma olduğunu hemen anlamıştım.

"Ne var, gerizekâlı?"

"Ne zaman gelirsiniz?" Harry aynı kaba ses tonuyla sorduğunda gözlerimi devirdim.

"Uzun sürer. Gece geliriz. Niye sordun?"

" 'Netflix izleyip, rahatlayacağız'*, gerizekâlı." Omzuna en ağır yumruğumu geçirdim. Pis imalarında bulunmaktan acayip utanıyordum.

"İğrençsin. Baybay."

"Sağol. Baybay." Harry telefonu kapattığı gibi bana döndü. "Akşam gelirlermiş. Rahatlamak ister misin? Netflix izleme kısmını atlamamız gerek ama, çünkü daha fazla dayanamam." Kafasını boyun girintime soktuğu gibi boynumu emmeye başladığı için sırtımdan aşağıya bir titreşme inmişti. Neden hâlâ hazır hissetmiyordum? Üstelik 'her şeyim' tüm varlığıyla onu isterken, neden hazır hissedemiyordum. 'Birkaç ay öncesine kadar gay olduğunu bilmiyordun ve üstelik birazdan anal seks yapacaksın, gerizekâlı' dedi iç sesim. Gayet haklıydı. Aptalın tekiydim. Üstelik hiç de araştırmamıştım. Harry de asla üstte olmama izin vermezdi. Bunları geçtim, Harry'nin öpüşlerine ve dokunuşlarına karşılık vermediğim için ortamı daha da geriyordum.
Ellerimi titrekçe Harry'nin beline uzattım ve hafifçe ittirdim.

Kafasını kaldırdı ve sinirli bir şekilde sırıttı. "Lütfen. Beni. Sana. Zorla. Sahip. Oluyormuşum. Gibi. Hissetirme."

"Peki."

,,,

Okuyun lütfen ;(

İğrenç ötesiiiiii bir bölümle karşınızdayım. Az önce matematik 'sınavından' 1   aldığımı öğrendim. Ruh halimi düşünebiliyor musunuz?? Sinirlerim bozuk. Neyse. Hikayeme hâlâ devam ediyorum, edeceğim de. Bu kitap benim hayalimdi ve bir anda bitirmem. Okuma sayısı azalsa bile, ben TGB'yi hemen bırakmayacağım. 💖💖 sizi seviyorum ve desteğinize ihtiyacım var. Vote veya yorum değil. Mesaj atabilirsiniz :')