거짓말'쟁이

9.3K 584 441
                                    

"Hayır... ağlama" ne derse desin bıraktım kendimi artık. Gözyaşlarım göğüsünü ıslatırken düşüncesizce yalvardım. Ben bunu yapamazdım. Kimseye yalvarmazdım. Düşündüğüm tek şey burdan çıkmaktı. Ağzımdan çıkan kelimelerin farkında bile değilim.

"Gitmek istiyorum. Lütfen. Çıkar beni. Burdan. Lütfen." Diğer eliyle sırtımı sıvazladı. Bu garip derecede hoşuma gitti. Beni bırakıp kaçabilirdi o da.

"Önce sakinleş. Otur şuraya." Omuzlarımdan kavrayıp bedeninden ayırdı beni ve sandalyeye oturttu.

"Ve ağlamayı kes" ellerini yanaklarıma yerleştirip baş parmağıyla gözyaşlarımı sildi. Bi erkekle bu kadar yakınlaşmamıştım daha önce. Bu da ağlamayı kesip farklı düşüncelere sürükledi beni.

"Şimdi anlat. Neden yaptın bunu?"

"Kendime... hakim olamadım"

"İlk geldiğim zamanlar benimde arkadaşlarım gelmişti. Merak ettikleri için sandım ama dalga geçmek için gelmişler."

"Gerçekten mi?"

"Evet. Çok sinirlendim ama kavga etmek için kalabalıklardı." Son cümleyi söylerken kıkırdadı. Beni de güldürmeyi başardı. İyi hissettiriyor. Yani sözleri...

"Aptal"

"Artık İyi misin?"

"Evet. Teşekkür ederim" onunla konuşmayı sevmiyorum ama iyi hissettirdi. Min hee yle yiyişip onun kokusuyla yanımda durması hatta sarılmış olması ahhh bu iğrenç hissettiriyor ama biraz öncekinden daha iyiyim. Ona iyilik borçlanmadım değil mi?

"Bay Kim in yanına gidelim. duygularını paylaşırsan daha iyi hissedeceksindir."

"Hayır. O adamı görmek istemiyorum"

"Pekiii. Doktorun olmamı ister misin?"
Yanlış duymadıysam ne saçmalıyor bu? Her kıza böyle iyi mi davranıyor?

"Neden bana iyi davranıyorsun?" Ve sevgilisi var.

"Çünkü seni ağlarken gördüm. Ağlayan insanlara dayanamıyorum"

"Anladım. Tüm olanlar burda kalsın lütfen. Kapıdan çıktığımız an unut."

"Tamam. Gidelim mi? Randevu saatin geldi."  kabul ettiğimi sanmıyorum. Anlamsız ifadeyle baktım. Bileğimi kavradı ve odadan çıkıp bi yere sürüklemeye başladı. Gözüm Bileğimdeki eline çarptı birden. Tırnaklarımın izi kalmış ve kan toplamış. Umarım Min hee görür ve bi daha bana yaklaşmaması için onu uyarır.

Boş bi odaya girdi. Büyük ihtimalle doktor yerinde değil. Ve gelirse ciddi anlamda zararlı ben çıkarım. Burdan çıkmamı zorlaştırıyor. Neden yapıyor bunu ! Neden sevgilisiyle oynamıyor oyununu.?

"Uzan" sedyeyi gösterdi ve askılıkta duran önlüğü üzerine giydi.

"Ne yapacaksın?" Saçmalama diyen bakışları bana yeterli bi cevap oldu. gözlerimi devirdim ve sedyeye uzandım.

"Bugün nasıl hissediyorsun Iseul? "

"Kötü. Burada olduğum her gün kötü"

"Peki. Arkadaşların ne söyledi?"

"Burda olduğumu herkese söyleyecekler. Okul hayatım boyunca dışlanarak yaşayacağım"

"Daha önce de dışlandığın için mi intihar ettin?"

"Hayır. Sadece hayattan zevk almıyorum. Mutlu olamıyorum. Ama artık daha da mutsuzum."

"Burda olmanın iyi yönlerini bulursan daha iyi olacaksın Iseul. ayrıca arkadaşların seninle dalga geçiyorsa sende onlarla dalga geç. Sessiz kalmak seni üzüyor"

Anhedonia ✘ kthHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin