게임

5.5K 414 63
                                    

Çıplak ayaklarımla koridorda koşmaya başladım. Ne olduğunu bilmediğim bi şeye çarptım ve anında yere düştüm. Omzumu çarpmamın verdiği acıyla inlerken karanlık olması yüzünden nereye çarptığımı bile göremiyorum.

Tekrar ayağa kalkıp merdivenlerden aşağı indim hızla. Görünürlerde hemşire ya da doktor her ne boksa yoktu. Nerde bulacağımı da bilmiyorum. Lanet olsun ki ben bulana kadar Jimin orda ölecek!

Birinci Kata indim. Orda olduklarına eminim.

Işıklar açıktı. Büyük ihtimalle nöbeti burda tutuyorlar. Koşmaya devam ettim. Etrafıma bakınırken hemşire bi odadan çıktı.

"Yah! Hemen yukarı çık 5. Katta!! o banyoda!! "

"Noldu? Kim banyoda? "

"Soru sorma o ölüyor!!! " kolundan çekiştirerek merdivenlere yöneldim. O kadar gerizekalı bi hemşire ki böyle bi durumda bile koşmak yerine benim zorumla gidiyor sanki.

"Ölüyor diyorum!! Kan akıyordu!! " gözyaşlarımı tekrar bıraktım ve hıçkırarak ağlamaya başladım. Hemşire kolunu benden kurtarıp koşarak merdivenleri çıktı.

Sanırım onu görmeye gücüm yok. Merdivene oturup dizlerimi kendime çektim ve kafamı kollarıma gömdüm. Hala korkuyorum hala titriyorum.

Ondan nefret etsemde ölürse n'apacağım. Ya suç bana kalırsa. Bana yaptığını söyleyemem. Taehyung benden nefret eder. Anlatmazsam da benim yaptığımı düşünecekler. Burdan gitmeliyim. Her şeyi anlatıp kaçmalıyım. Belki de anlatmadan kaçmalıyım.

Mide bulandırıcı kan kokusu tekrar burnuma doldu. Elime bulaşan kanı umursamamıştım. Şimdiyse midemi bulandırıyor. Kafamı kaldırıp ellerime baktım. Onu kaldırmaya çalışırken olmuştu. Biri görmeden yıkamalıyım.

Lavabolardan birine girip suyu açtım. Ellerimi suyun altına tutup yıkarken akan kanı görmemek için başımı kaldırdığımda aynada gördüğüm yansımam daha önce hiç olmadığım kadar kötü görünüyorum.

Ağlamaktan şişmiş gözlerim kan toplamış gibi kızarmış, saçlarım terden alnıma yapışmış ve yüzüme bulaşmış kan dakikalar önce gördüğüm Jimin den farksızdı.

Suyu yüzüme çarpıp kanın geçmesi için defalarca elimi yüzüme sürttüm. hemen geçsede onun dokunduğu yerler kabus gibi zihnimde canlanıyor. Artık ağlamaya yoruldum. Aklımı dağıtmaya çalışıyorum, zihnimdeki her şeyi silmeye. Hiçbir şeyi hatırlamak istemiyorum. Yine Taehyung un kollarına girip uyumak istiyorum. Artık bunu yapabilecek miyiz bilmiyorum. Şu s*kik hayatta mutlu olamayacak mıyım ben!?

***

"Onunla n'apıyordun?" hayal kırıklığıyla bakan gözlerini gözlerime kenetleyip kaşlarını çattı. Evet sabah her şey duyuldu ve Jimin hala uyanmadı. Taehyung beni odaya kapatıp sorguya çekti. Bunu anlatmaya utanıyorum ve yalan söylersem de bana inanmayacak. Zaten şuan bakışı bile olumsuz şeylere inanıp anlattığım ordan geçiyordum gördüm gibi cümlelere kesinlikle inanmayacak. Zaten her insan aynı değil mi? Kötü olan her şeye inanırlar. İyi olan sonuçlara inanmazlar. Taehyung diğer insanlardan fazla saf olsa da o da kötü bi şey anlatmamı bekliyor.

"Beni yalnız bırak."

"Anlatana kadar sen de ben de bu odadan çıkmayacağız."

"İnanacağına söz verir misin?"

"Iseul sana sonuna kadar inanıyorum. Korkma ve her şeyi anlat" yatağımın ucuna oturdu. Konuşması bile sanki her şeyi biliyormuş gibi.

Anhedonia ✘ kthHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin