Herkese merhaba!Öncellikle bu yeni çıktığım yolda bana eşlik etmeyi seçtiğiniz için hepinize teşekkürler.Bu yeni yolda en çok size ihtiyacım olucak.Çünkü başlamak kolay olmadı ve eminimki devam ettirmekte kolay olmıycaktır.Birde özaşkıma ve ceyda'ma teşekkürler cidden yardımları dokundu.
Ve sen şuanda burayı okumaya başlayan okuyucu hoşgeldin hem hayal dünyama hemde kalbime ben sizi yorumlarda izliyor ve cevap veriyor olucam.Onları benden eksik etmeyin.
Hatta şimdi başla bu satıra başladığın tarihi yaz yanınada içinden gelen emojiyi.
Umarım beğenirsiniz umarım bu yolda hep birlikte yürürüz.İyi okumalar..
Zeynep.
***Deniz dalgalarının yaptığı gelgitleri bacaklarımda hissederken deniz kokusunu biraz daha içime çektim.En sevdiğim zamanlardan biriydi ne gece,ne gündüz.Güneş ne tepede nede yerini Ay'a bırakmış.Gökyüzünün kızıllığı hergün bu saatte olduğu gibi yine göz kamaştırıcı.
Yaklaşık üç haftadır hergün yaptığım gibi denizi izlerken düşünüyordum.Bu tatil yerine geleli çok olmamıştı.Geçirdiğim kazadan sonra psikolojik tedavim biter bitmez babam zorla getirmişti buraya.
Burası daha kapısından ben zenginim diye bağıran bir siteydi.Ortalama beş yüz metre aralıklarla evler yan yana dizilmiş,birbirinden güzel ve renkli çiçekler veya masa ve sandalyelerle süslenmişlerdi ve huzur verici bir görüntü sergiliyorlardı.
Kazadan sonra üç gün boyunca uyanmamış alçılar içinde yatmıştım.Uyandığımda duyduğum gerçekler kırıklardan daha çok yakmıştı canımı,günlerce ağlamış tek bir kelime etmemiştim.
Bir buçuk yılımı kaybetmiştim..
Yaşadığım bir buçuk yıl önemsiz bir yazı gibi silinmiş,Beni koskoca bir kara boşluğa çekmişti.
Doktor başıma aldığım darbelerden dolayı hafızamın geri gelmesinin küçük bir ihtimal olduğunu söylemişti.Ailemse kendimi zorlayıp üzmemem için yalvarmalarıma karşı hiçbir şey anlatmamışlardı.Beni üzmemek için anlatmıyorlardı fakat bu boşlukta olmak beni mahfediyordu.
Ailemi herşeyi hatırlıyordum ama lise hayatım son senesi,girdiğim üniversite sınavı hiç bir şey yoktu.On sekizinci yaş günümü bile unutmuştum!!!Sevgilim olmuş muydu onu bile bilmiyordum.Hayatımda hiç sevgilim olmamış sevgiliyede ihtiyacım olmamıştı zaten.Bartu vardı.Aile dostumuzun oğlu.Anneme göreyse mutlu ailemin reisi,beni mutlu edecek adam.Bartu benim çocukluk arkadaşımdı ona asla o gözle bakmamıştım ama onun konuşma tarzından ailelerin düşüncelerine sıcak baktığı belli oluyordu
Belki biraz düşünsem bende sıcak bakardım sonuçta yakışıklı ve çok iyi bir çocuktu ama ben bu boşlukta iyice dibe batarken ne başkasıyla mutlu olabilir,ne başkasını mutlu edebilirdim.
Rüzgar yavaş yavaş tüylerimi ürpertmeye başladığında biraz ileriye bıraktığım ayakkabılarımı alıp eve doğru ilerledim.Bugün herzamankinden daha fazla kalmış olduğumu telefondaki satte bakarak anlarken annemin şimdiden kızacağına adımın Esil olduğu kadar emindim.
Ya yalan söyliycektim ya da eve gizlice giricektim.
Çıplak ayak yürüdüğüm için kum olan ayaklarımı kapının yanındaki küçük çeşmede sessizce yıkayıp evin arkasındaki mutfak kapısına ilerledim.Hem sağ solu kontrol edip hemde ilerlemeye çalışırken sert bir bedene çarpıp yere kalçamın üstüne düştüm.Bu acıtmıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalp Unutmaz
Teen FictionHafızam unutmuş olabilirdi ama kalbimin oralarda hep bir boşluk vardı.Çünkü kalp ne olursa olsun unutmazdı.