11

14 3 4
                                    

  İlk on yaşımda gönderildiğim yaz kampı hayatımda verilen ilk karardı.Defne Soyder'in kızı herzaman diğerlerinden daha iyi olmalıydı.

Ne giyileceğine,okulunuza,arkadaşlarınıza,zevklerinize ve hobilerinize yani size dair herşeye o karar vermeliydi.Karakterinde yüksek miktarda bulunan anaç tavırların zararı banaydı.Bütün hayatım onun ellerindeydi.

Herzaman Hayal'e göre daha çok söz dinliyen taraf olmuştum.Pek atılgan bir insan olmadığım içindi genelde sessizliğim.Tamamen onun kararları altında yaşamaksa benim cezam.

  Evimizde şimdide olduğu gibi annemin sözü geçer.Babam ona olan aşkından hep pasif kalmıştır.Annemde beni hedef olarak seçti.Diğer kızı asiyken bu kızı tamda onun şekillendirebileceği bir kil hamuru gibiydi.

Bartu ve benle ilgili saçma hayaller kurduğunu biliyordum.Fakat hem bu kadar erken olup hemde benim kararımı sormadan böyle bir şeye kalkışmak belkide benim asiliğimi ortaya çıkardı.

  Tabi bu asiliğinde yan etkileri var.

Masada olanlardan sonra kalkıp dışarı çıktım.Annemin bağırışlarına rağmen koşup deniz kıyısına geldim.Cebimde olan parayla kalıcak bir yer bulamıycak olmak benim aptallığımda kaynaklanıyor.Sadece çok az param ve telefonum yanımda onunda şarjı az.

  Dedeme gidebilceğim aklıma geldiğinde arıyıp şehirdışında olduğunu öğrendim.

  "Ankara'dayım Esil neden?"

  "Şey..sokakta kaldım."

  "Ateş'e git."diye rahat bir şekilde konuştuğunda bu adamdan şüphe ettim.Kim bu saatte torununu bir erkeğin evine yollardı ki?

  "Ben bir yol bulurum dede."diyip telefonu kapattım.Galiba bu gece sahilde yatmak zorunda kalıcaktım.

Telefonuma mesaj geldiğinde ekranda dedemin numarası ve Ateş'in ev adresi olduğu belli edilen bir mesaj belirdi.Telefonu cebime sokarken kollarımı biraz daha kendime sardım.

  Etrafta bira şişesi diye tahmin ettiğim cam şişe şıngırtıları duyuluyordu.Tabi bir kaç erkek kahkahası daha...

  Param veya gidebilceğim başka bir yer yoktu.Belki Hayal gibi birkaç arkadaş edinmiş olsam onlardan birine gidebilirdim fakat burda Bartu ve Ateş dışında tanıdığım başka kimsem yoktu.Birinci seçenek otomatikman elenirken elimde sadece Ateş kalmıştı.

  Sabah telefondaki görüşmemizden sonra beni evine alıcak kadar dengesiz değildir herhalde?

Ama eğer gidersem ve beni eve almassa oraya gitmek için bütün paramı harcamış olur ve galiba kapının önüne kıvrılırdım.Hem belki kalmama izin verirdi...

Etraftaki erkek sesleri çoğalmaya başlayınca hızlıca yerimden kalkıp hızlıca taksi durağına ilerlemeye başladım bir yandan hala başka kalıcak bir yer düşünüyordum.

Bir taksiye atlayıp mesajdaki adresi adama gösterdikten sonra kafamı cama yasladım.

Beni evlendirmek istiyorlardı..daha on sekiz yaşımdaydım.Nasıl bu kadar acımasız olurlardı?Benim fikirlerimin hiç mi önemi yoktu?Hayallerimden bahsediyordum hep onlara hepsini mi değersizdi onlar için?Veya kızlarının mutluluğunu hiç mi düşünmüyorlardı?

Taksici bir rezidansın önünde durduğunda cebimdeki tüm paramı verip geriye kalan 50 kuruşumu aldım.Artık Ateş beni içeri almazsa bu parayla sakız ticaretine girerdim.

Kalp UnutmazHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin