Derince bir nefes al... Ve ver.Tekrardan nefes al... Ver.
Düşüncelerim beni boğuyordu. Ne yaparsam yapayım bir şekilde kendimi okyanusun en dibinde buluyordum.
Son zamanlarda yaşadığım olaylar bana ağır geldiği yetmiyormuş gibi hem Barlas dan ilanı aşk gelmişti. Hem de haberim olmadan kötü adamlar benim peşimdeydiler.
Hayatım boyunca mutlu oldum, annemden sonra babam beni hiç üzmedi. Üzülmeme de engel oldu. Ama hep içimdeki macera-aksiyon sevdalısı Büşü hep aynı yerdeydi.
Belki de beklediğim macera kapıma kadar gelmişti. Ama bu maceradan çok gerilime benziyordu.
Hayatımda aksiyon isterken, ölümden bahsetmemiştim ama.
Dün gece olanlardan sonra Barlas bir anda eski haline geri bürünerek beni arabaya bindirip hotel gibi bir yere getirmişti. Daha sonra beni duş almam için banyoya iteklediğinde kendisi uzunca bir süre kısık sesle telefon görüşmesi yapmıştı. Daha sonra da benim bedenime uygun kıyafetleri nereden bulduğunu bilediğim kıyafetleri bana vermişti. Sonra da uyumuştuk. Evet uyuduk.
Barlas, benimle yine uyumuştu ama onda kokan güven her şeye bedeldi doğrusu. Uyurken, yüzümü Barlas'ın çıplak göğsüne koymuştum. Ama sabah kalktığımda ortalarda yoktu.
Şimdi ise bana dışardan getirdiği belli olan poğaçamı yiyordum. Barlas, karşımda üstü çıplak halde koltuğa uzanmış beni izliyordu. O beni izlerken benim boş mideme bir şeyler indirmem neredeyse imkânsızdı.
Daha fazla dayanamayıp yarım kalan poğaçamı masanın üzerine bıraktım. Ellerime yapışan küncü tanelerini masanın üzerine doğru silkeleyerek arama yaslandım. Ağzımda ki lokması ağır ağır çiğnerken göz ucuylada Barlas bakıyordum. Ama her seferinde de onunla göz göze gelmekten kaçınamıyordum.
Anlamakta güçlük çekmem doğal mı acaba? Bana aşık olduğunu söylediğinde beri sanki o sözler kendinden çıkmamış gibi davranıyordu. Yine eski Barlas olmuştu. Zaten dün gece ki Barlas dan hiç öyle bir şey beklemiyordum. Doğrusunu söylemek gerekirse beni baya şaşırtmıştı.
Ona aşık mıydım? Bu soru benim bile cevabını bilmediğim şeydi. İçimdeki her şeye burnunu sokan Büşü bir anda hayal dünyama dalıp Kara Murat edasıyla etrafa çekici bakışlarını yollamaya başladı. Sonra da bana doğru adımlayarak bana söylenmeye başladı.
"Daha ne istiyorsun sen söylesene sen bir? Adam yakışıklı, kaslı, baklavasıda var, düşmanı da var. Al sana aksiyon. Daha ne istiyorsun. Sana bütün ormantikliğine karşın ilanı aşk etti diye koca kıçın kalkmasın." Dedi.
![](https://img.wattpad.com/cover/72531583-288-k879846.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAHIN KUSURU(tamamlandı)
Romance"Ben karanlığım, benim sevmeye hakkım yok Büşra anlasana" dedi Barlas acı içinde "Sen karanlık değilsin sadece ışığı sevmeyen koca adamsın. Sen benim aydınlığımsın anladın mı?." dedim kendime inanamayarak. Büşra, on dört yaşı...