+10 Yorum
#Darbeyehayır
❄
"ADALAR MESELESİ"
Bomboş olan sokakta yankılanan ses,her saniye dahada gerilmeme sebep oluyordu.Karşımda ki adam, daha önce filmlerde görebildiğim, gerçek hayatta olma ihtimali düşük olan yakışıklı katil cinsindendi.Alaylı bir tebessüm,gözünü kırpmadan vuracağını belirten acımasız ve haylaz gözler buna delaletti.
Ellerimi tedirgince yukarı kaldırdım."Beni vuracak mısın?" diye sorduğumda,tetik sesi hafif bir uğultu eşliğinde kulağıma ilişti. "Zeynep,neden işimi zorlaştırıyorsun ? Eninde sonunda öğreneceğim,bunu ikimizde biliyoruz..Neden uzatıyorsun ki? " Yutkunarak birkaç adım geriledim.
"İsmini bilmiyorum," diye söze başladığımda,'hıh' türünden gülümsemesiyle,cıkladı."Biliyorsun ama onu satmak mı istemiyorsun? Hemde öleceğini bile bile.."Pes etmiştim.Hayatım son iki günde iyice batmıştı.ADALAR hayatıma girdiğinden beri,yorgundum.Fazla, çok çok fazla aksiyon içersine düşmüştüm.Tehlike şu an bana silah doğrultmuştu ve ben onunla dans etmeye mi çalışıyordum?
"Ulaç." diyerek ellerimi indirdim.
Yüzündeki alaylı tebessüm silindi.
Silahi kavrayan elleri sıkılaştı, çenesi gerildi.Tek kaşını kaldırıp, "Yalan söyleyen insanlardan nefret ederim.Özelliklede beyinsiz,ahmak küçük insanlardan.." Dudağını usulca yaladı."Doğruyu söyle.""Doğru zaten!" diye çıkıştığımda, ayakkabımın hemen önüne denk gelen,ve arkasında acaip bir gürültü bırakan mermi,yerimde sıçramama neden olmuştu."Yemin ederim.." diyerek ağlamaya başladığımda,delici ve haylaz bakışları bir süre daha üzerimde kaldı.Ardından silahı indirip, beline soktu."Ağlamayı kes!" diyerek bana doğru yaklaştı."Uyku zamanı!"
Ne mi olmuştu? Aslına bakarsanız en son hatırladığım şey,Kıraç'ın havaya kalkan yumruğu olmuştu.
Birde yanağımda hissettiğim sızı..Uyandığımda kendimi hastahane odasında,bir kolumda serum diğerinde sargı görmüştüm.Ani kalkışımla sızlayan yerlerim artmıştı."Zeynep!" Annem endişeyle yanıma geldiğinde hafif tebessüm etti."Ne oldu?" diye sordu,yaşlı gözlerini silerek."Sana bunu yapan kim,Zeynep?"
"Hatırlamıyorum." diye geçiştirdiğimde,"Nasıl hatırlamazsın?" diyerek irkildi.
"Bayağı.." diyerek gözlerimi tavana diktim."Peki hat-" Sözünü kestim.
"Yok anne!" Başını yavaşça salladı.
"Su getireyim mi?" Başımı olumlu anlamda salladım."Ağabeylerim ve babam nerede?""Karakolda."
Annem çıktıktan sonra bir süre boş kaldığımdan,sıkılıp tavanı inceledim.Kapı hışımla açıldığında, gözlerimi gelen kişiye çevirdim.
"Siz kimsiniz?" Aslında yeşile çalan gözler birini hatırlatıyordu,ama..Yüzündeki maskeyi aşağı çekip elindeki iğneyi seruma geçirdi.
"N'apıyorsun!?" diye cırladığımda, iğneyi cebine koyup geriledi. "Ağabeyine selam söyle."❄❄❄
"Hey,o şeyde ne?" Bora'nın gözleri korkuyla açıldı.Aklından ne geçiyordu,azçok tahmin edebiliyordum.Gökçe;namı değer kuzenimin ev arkadaşı,Bora'nın gösterdiği yere bakıp,göz devirdi.
"Doğum lekesi..O bana annemden bir hatıra." O sırada Ayaz araya girerek,"Annen öldü mü?" diye sordu.Gökçe,derin bir nefes aldığında,Bora konuyu değiştirerek,"Doğum lekesi nedir?" diye sordu."Yoksa doğum yaptın ve izimi kaldı!?" Gökçe ile birbirimize bakıp,kahkaha atmaya başladık.
"Hayır,aptal! Bu minik bir hediye.""Herneyse,sizin gibi cahil topluluğu ile muhattap olmak istemiyorum. Lakin,odamda yapacağım daha önemlu işlerim var." diyerek ayaklanan Bora'ya ters bir bakış fırlattım."Hey,hey! Durun !" Aden'in sesini duymamla,arkama doğru döndüm.Elindeki şişeyi heyecanla sallıyordu."Oyun oynayalım mı? Hem,hazır aile bireyleride yokken.." Hepimiz onaylarcasına ses çıkarttığımızda, yanıma oturup,şişeyi ortaya koydu.
"İlk ben çeviriyorum!" diyerek ucunun Ayaz'a,arkasının Gökçe'ye geleceği şekilde çevirdi."Doğruluk mu,cesaretlik mi?" Gökçe,heyecanla yerinde kımıldadı."Doğruluk." dedi Ayaz.
"Hoşlandığın biri var mı?" Ayaz, Gökçe'den kaptığı imayla ensesini ovaladı."Var."Diğer turda Bora,Aden'e soruyordu."Peşinde hissettiğin seri bir katil var mı?" diye sordu, merakla.Nefeslerimizi tutmuş, Aden'in söyleceği bekliyorduk. "Yok." dedi net bir şekilde.Omuz silktim.Bir şeyler elbette vardı..
"Doğruluk." diyerek lafını kestim.
"Daha önce ayağını kokladın mı? Yada koltuk altını?" Bora'nın sorusuna yüzümü buruşturdum.
"Özel alanıma girme,hayvan!" Herkes kahkaha atarken Bora, "Ne giricem be,senin özel alanına! Gayet sade bir soru sordum." diyerek savunmaya geçti. "Ben sana kıçını kokluyor musun? Diye soruyor muyum?" diye çıkıştım.Nihayet hava kararmıştı.Film izlemek için birkaç tabak abur cubur ve içecek almıştık.Hav oldukça yağmurluydu ve şimşek çakıyordu."Heidi'nin bizde ne işi var?" diyerek sızlandı,Ayaz.O sırada Gökçe araya girerek,"Sonu nasıl bitiyor biliyor musun?" diye sordu,sırıtarak."O yaşlı moruktan bir bok çıkacak diye düşünüyorum.
Haklı mıyım?" Başını salladı. "Evet. Dedesi sonunda Heidi'ye tecavüz ediyor." Şaşkınlıkla gözlerim büyüdü."Tahmin etmiştim," diyerek filmi koltuğa doğru fırlattı."Tom ve Jerry'nin sonunda ne oluyor?" diye sordu,Bora merakla.
"Tom;sevdiği kıza kavuşamadığından kendini içmeye veriyor.Jerry ise ona yardım etmek istiyor,ama nafile.Sonunda tren raylarında intihar için bekleyen Tom'u,Jerry ne yapsa ikna edemiyor.Bunun üzerine Tom'a eşlik ediyor ve oda tren rayına geçip ölmeyi bekliyor.Ölüyorlar yani.""Girdap'ı izleyelim mi?" diye sordu Ayaz,filmi bize doğru çevirip. "Korku filmi istemiyorum !" diyerek çıkıştım.Bir şey demeden bu filmide koltuğa fırlattı."Son Durak?" Birbirimizle bakıştık. Aden araya girerek,"Sapık şeyler var.Hayatta olmaz!"
"Şu sarı kafalı civcive ne oluyor?" diye sorduğumda,"Sylvester'i doğruyor.Film bitiyor." Nefesimi tuttum."Çocukluğum bu filmlerle geçti ya!" diye sızlandım."Buldum!" Ayaz elindeki CD'yi bize doğru sallıyordu."Kız ve Kurt'u izleyelim.
Korkulacak pek bir şey yok." diye açıklama yaptı.Film başladığında en köşede ben, yanımda Aden,Gökçe,Ayaz ve diğer köşede Bora oturuyordu.Üzerimize örtü sermiş,filme odaklanmıştık.
Kurt'un biri köylüleri sürekli rahatsız ediyordu ve kırmızı başlıklı sarışın bir kızın ablası ölüyordu.Filmde böyle başlıyordu.
Bir süre daha izlediğimizde elektriklerin gitmesiyle,ayaklarımı yerden çekip koltuğa koydum. "Noldu?" diye sordu,Aden."Yerden yaratık çıkarda ayaklarımı yer diye korkuyorum.." diye itiraf ettim. Tebessümle ayaklandı."Mumlar nerede?" Ayaz'da ayaklandı. "Takip et beni." Salonda üç kişi kaldığımızda içimden bildiğim bütün duaları sıralıyordum."Off! Gökçe,Bora!" diye seslendim. Tam o sırada kapı çaldı."Ya kurtsa!" diyerek yerimde sıçradım.Gökçe, "Şansımızı deneyelim.." diyerek ayakucunda kapıya ilerledi. Kapı tekrar çalındığında usulca açtım.
Gelen kişi..Of!
&
Ülkemiz,zorlayıcı bir sınavdan geçiyor.Bu zamanda yapabileceğimiz en önemli şey birlik olmaktır.Yalan yanlış haberlere göre hareket etmeyiniz.Bizim tek dost ülkemiz Azarbeycan'dır.Rusya imiş,Amerika imiş,hepsi palavra.Dost görünüp arkamızdan vuracak ilk ülke onlardır.
Darbeye kesinlikle karşıyım.Masum, bir şeyden haberi olmayan,komut almış ve itaat etmek zorunda olan aslerlerimize yapılan şeylere dahada karşıyım.Böyle yaparak askerimizin onurunu kırmaktan başka bir şey yapmıyorsunuz! Unutmayın ASKERDE,POLİSTE BİZİM! Onlara kalkan eller kırılsın.#darbeyehayır
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GERİZEKALI ABİLERİM (DÜZENLENİYOR)
Novela JuvenilHer şey normal gidiyordu.Ağabeylerimin yaptığı anormal şeylerle uğraşıyorduk. Bora tembeldi,Ayaz yakışıklı,Akın ağabeyim ise en akıllı ve olgun olanlarıydı.Yada ben öyle biliyordum. Kuyuya düşmüştüm.Yanımda beni kurtaracak olan bir ip vardı.İşin gar...