KALBİM SANA AİT

Siyah Araba

Eylül

İnanmayan gözlerle umut abiye bakıyordum.sadece bir not bırakıp gitmişti şimdi kapımızda.

-daha böyle ne kadar bakışıp durucaz yada beni eve almıyacaksanız ben gidiyorum. dedi umut abi.

-aa gel abi gel kusura bakma bir an seni karşımızda görünce şaşırdım. dedi devrim. 
Umut abi içeri girdi ve devrime sarıldı. Devrim de ona. Devrime sarıldıktan sonra bana dönüp...

- kız kardeşim sarılmıyacakmısın? Dedi ve kollarını kocaman açtı gelmem için gözlerimin içine baktı.

İçimdeki abi özlemini dindirmek için ona kocaman sarıldım. Çok güzel abi şefkati kokuyorsun koca adam dedim içimden. Umut abi, abimin kullandığı parfümden kullanıyor Ben daha fazla dayanamayıp gözümden yaşlar aktı.

-şştt kardeşim neden ağlıyorsun? Diye sordu ve kafamı kaldırıp yüzüne bakmamı sağladı.

-sen koca adam sen abim gibi kokuyorsun dedim. gözyaşlarım arasında.

-tamam bir daha kullanmam eğer seni üzüyorsa.

-hayır hayır sakın böyle bir şey yapma bana daha çok abimi hatırlatıyorusun. Dedim ve yine sarıldım.

Araya giren devrim oldu.

-tamam yeter bu kadar duygusallık hadi abim içeri geçelim. Umut abi ve devrim içeri geçerken

-siz içeri geçin ben elimi yüzümü yıkayayım geliyorum.

Ardından merdivenleri ağır ağır çıktım. Banyoya girip aynanın karşısına geçip kendime uzun uzun baktım. Ağlamak beni yıpratıyor ağlayınca gözlerim kızarıyor bu beni çirkin kılıyor. Musluğu açıp elime su koyup yüzüme çarptım. Bu çok iyi gelmişti. Elimi yüzümü kurulayıp mutfağa indim çaydanlığın altına su koyup ocağın üstüne koydum.

Salona geçtiğimde iki kardeş yan yana oturmuş bir şeyler konuşuyordu. Tıpkı benimle abim gibi.

Öğretmenim bana verdiği ödevleri yaparken bazen zorlanıyordum abime gidip yardım etmesini isterdim o da yardım ederdi.

-canım neden orda duruyorsun gelsene yanımıza.  Devrimin sesi ile kendime geldim. Gidip devrimin  yanına oturdum.

Ne konuştuklarını bilmedim için onları dinlemek yerine kağan'a mesaj attım.

ALICI :CANCAĞIZIM
kardeşim napıyosun.
Yarım dakika sonra görüldü yapıp cevap verdi.

CANCAĞIZIM
iyidir güzellik kızlarla takılıyoruz 😕😎. Sen napıyosun?

Kağan her zaman ki gibi kızlarla takılıyordu. Ee kızlarda bulmuş yakışıklı zengin çocuğu yapışıyorlar kene gibi. aklıma bir an kağan ve eyüp ün umut abiyi nasıl sevdikleri aklıma geldi

ALICI :CANCAĞIZIM
İyim işte umut abi geldi. Onla oturuyoruz.

CANCAĞIZIM
Ne umut abimi geldi.

ALICI :CANCAĞIZIM
evvet canım hemde yarım saat önce.

CANCAĞIZIM
Hemen hemen geliyorum. Eyüp ü de alıyorum gelirse

Yolladı mesaja bakıp güldüm.

-canım neye gülüyorsun. Dedi devrim

-bir yada iki tane misafirimiz var. Dedim kıs kıs gülerek.

-kim? Dedi Devrim.
Umut abiye bakarak...
-senin hayranların. Dedim ve mutfağa doğru gittim. Arkamdan devrim ve umut abinin kahkaha attığını duydum. Yüzümde kocaman gülümseme ile çayı demledim. Ay ben umut abiye yemek yedimi diye sormaya unutum.
Mutfakta çıkıp salona geçtim.
Salon Kapısının önünde durup
-umut abi aç mısın sana bir şeyler hazırlıyalım mı.
-yok canım sağol ben dışarda yedim.
Kafamı olumlu şekilde salladım ve mutfağa tekrar gittim. Çayın suyu kaynayana kadar çay bardaklarını hazırladım ve tepsiye koydum. Üç tane tabak çıkarıp tatlı ve börek koydum.

Kapının çaldığını duydum devrim "ben bakarım dedi".

Devrim kapıyı açtığında bende mutfak kapısının önünde durmuştum gelenler tahmin ettiğim gibi bizim coollar gelmişti. Umut abide bizimkileri görünce hole geldi.

-hoşgeldiniz gençler dedi umu abi. Tek tek tokalaştılar eyüp yanıma gelip sol yanağımı okşadı ve
-naber güzellik moralin bozuk gibi . Dedi
-iyiyim kardeşim. Herkez salona geçti. Bende mutfaktan tepsiyi alıp içeri girdim. Sonra tekrardan mutfağa gidip 2 tabak daha hazırladım. Ben onlarla uğraşırken belimden karnıma doğru bir çift el sardı. Kokusundan tanıtım devrimdi.
-aşkım kokulum senin neyin var.
-bilmiyorum içimde bir tuhaf his var sadece. İşim bitirip devrime döndüm ellerimi boynuna sarıldım.
-neden güzelim.?
-bilmem ki. Sonra Dudaklarına masum bir öpücük kondurup sarıldım kafamı omzuna yasladım. Huzur kokuyordu benim sevdiğim adam.
Bir yalancı öksürük bizi ayırdı.
-arkadaş olanı var olmayanı var dimi. Dedi kağan
-ulan kızların yanından gelen benmiydim.
Devrimin kahkaha attığını duydum.
-ya tamam... şey benim karnım aç yiyecek bir şey varmı. Dedi elime böğrek tepsisini alıp gösterdim.

-kıymalı dedim.
Gözlerindeki açlığı gördüm yanımda bitip tepsiyi aldı. Ve ağzına kocaman bir dilim attı.
-yavaş yavaş boğulacaksın lan. Dememe bile aldırış etmeden yemeğe devam etti. Ben diğer tabakları alıp salona geçtim.
Eyüp camdan dışarı bakıyordu. Sanki biri varmışçasına tabakları sehpanın üstüne koydum. Ellerimi belime koyup
-eyüp ne oldu.? Eyüp benim sesimi duyunca perdeyi hızlıca kapatıp
-yok yok bir şey Dedi.

Hepimiz salona geçip oturduk. Ben devrimin yanına oturdum.
Eyüp ve umut abi arada bir kafasını cama çevirip bir şey varmışçasına dışarı bakıyordu. Bir huzursuzluk vardı salonda.
-umut abi, eyüp neler oluyor.?
İkisi de dönüp bana baktı ve aynı anda konuştular.
-hiç hiç bir şey yok.
Onlara inanmayıp camdan dışarı baktım evimizin karşısında bir tane siyah araba vardı ve içindeki insanlar buraya bizim eve bakıyordu yada dikizliyordu. Beni görünce arabayı çalıştırıp gittiler.
Umut abi beni camdan çekip perdeyi kapatı.
-abi kim onlar neden burayı izliyorlar dı.
Devrim dahil herkez salonun ortasında durmuştuk. Devrim beni kendine çekti ve sağ kolunu belime sardı.
-biz gelirken onlar orda duruyorlar dı bizi görünce kendi arlarlında konuşuyormuş gibi yaptılar. Dedi eyüp.
Demek ki eyüp o yüzden dışarı bakıyordu. Peki kimdi onlar neden bizim evi dikizliyordular.