- Sen burada ne yapıyorsun !!
Yanaklarımdan iki damla yaş süzülürken, yutkundum . .
- Aa a abi ben . .
- Sen ne !
Gözlerinden ateş çıkarken, kolumu tuttuğu gibi sıktı. Polis neye uğradığı şaşırmış halde :
- Bi dakika . .
Polisin müdahalesine daha da öfkelenen abim polisin üzerine yürümeye başladı, yakasına yapıştı.
- Abi yalvarırım dur ! Yanlış anladın ..
- Ben yanlış anlamadım sen yanlış yaptın !
- Abi yemin ederim yanlış bişey yok. Burası eski bi tanıdığımın evi, amcamın başına gelenlerden sonra gidecek yerim yoktu, burada kalmak zorundaydım. Elif ablanın yanında kalıyorum. Elif ablanın bugün arkadaşlarıyla işi vardı. O, Elif ablanın kardeşi o yüzden gelmiş ben de bişey diyemedim. Daha yeni yanlız kaldık . .
Ben anlatmaya çalışırken, ellerini polisin yakasından çekti ve âniden bağırdı:
- Kapa çeneni Hiraaa !
Bağırması üzerine polis gözlerini kısıp abime baktı.
Abim devam etti:
- Demek ki bazı şeyleri hâlâ öğrenememişsin ! Ben sana bir kere şans vereceğimi söyledim Hira ! Şansını kaybettin.
Tekrar kolumu sıktı ve :
- Yürü, eşyalarını topla gel !
- Abi . .
- Hira ! 5 dakikan var !
Ağlayarak içeriye yöneldim .. Şansını kaybettin derken neden bahsediyordu ? . . Alel acele eşyalarımı topladım.
Kapıdan abim ile polisin sesleri geliyordu . .
- Ortada bi suç yada bi yalan yok !
- Zaten o bana yalan söyleyemez ! Ortada bi suç olsaydı şuan cezanızı vermiş olurdum ! Ortada düşüncesizlik var. Demek ki hâlâ öğrenilmesi gereken şeyler var .
Tam polis cevap verecekti ki Elif ablanın sesi duyuldu:
- Ali ? Ne yapıyorsun burada ? Hiraaa !
Sesini duyunca dışarıya çıktım .
- Hira canım neyin var? Ne oldu ?
- Elif abla, herşey için Allah razı olsun, ben gidiyorum . .
- Ne demek gidiyorum ? Nereye ?
Sorusu üzerine abime baktım, Elif abla da baktı . .
- Hadi yürü .
Abimin yönlendirmesi ile bir veda bakışı atıp ilerledim. . Elif abla müdahalesine devam etti. .
- Hira canım neler oluyor ? Nereye gidiyorsun ?
Abimin yönlendirilmesi üzerine cevap bile veremeden merdivenlerden indim . .
Aşağıda abimin arkadaşı Osman abinin arabasını gördüm . Arabaya doğru ilerledik.
Ne zaman Abimle arabaya binsek yan yana otururuz. Ama bu kez arka kapağı açtı, arka koltuğa oturmamı istiyordu demek ki ..
Ben bindikten kısa süre sonra çantamı alıp karıştırmaya başladı anlaşılan telefonumu arıyordu . Telefonu aldı, çantamı kucağıma fırlattı ve kapıyı olan gücüyle kapattı ..
Şoför koltuğuna geçti ve bastı gaza . En son ne zaman bu kadar hızlı sürmüştü hatırlamıyorum. O endişeyle gözümden iki damla yaş geliyordu ama ben güçlü durmaya çalışıyordum .
Birden baktım ki kendimi otogarda buldum .
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Meftun
Teen FictionSevgi ile nefret arasında ince bir çizgi vardır. İnsanın tüm sevgileri nefrete dönüşmüşken, tekrar sevgiye kucak açabilir mi? Öfke dolu iken gözleri, sevgi ile bakabilir mi?