Tüm gece beni eve bırakmasını söylememe rağmen daha fazla zorlamamam gerektiğini aksi taktirde zor yolla beni yanında tutacağını söylemişti.Dürüst olmak gerekirse ondan çok korkuyordum ama çaresizdim.Kimseye güvenemezdim.Ama tek başıma nasıl halledebilirdim?Tüm bu şeylerin altında bir başıma kalkamazdım.Ama o bir katildi.İki yarım bir tam edebilir miydi?
Sabah gözlerimi açar açmaz onu karşımda gördüm.Tüm gece uyanık kalmış olmalıydı.Elindeki laptopla uğraşıyordu.Koltukta yatmaktan uyuşmuş belimi tutarak kalktım.Ağzımdan küçük bir inleme çıkınca kafasını kaldırıp baktı.
¨Seni karakola bırakacağım.¨ dedi.
Gözlerim kocaman açılmıştı.Cevap vermeme izin vermedi ve konuşmaya devam etti.
¨...Eğer oraya nasıl gidebileceğimizi merak ediyorsan etme.İçeri girecek ve sana söylenine her şeyi yapacaksın.Benimle görüştüğünü belli etmemelisin.Eğer edersen...¨
Tehdit saçan bakışları üzerimde gezindi.Laptobunu sertçe kapatıp ayağa kalktı.
¨İkimizde biteriz.¨
Kafamı onaylar anlamında salladım.Öyle derin yutkunmuş olmalıyım ki dudaklarında bir tebessüm belirdi.
¨Ben bir katilim.Bana güvenme!¨
Pençe işareti yapar gibi elini kaldırdı ve hırladı.Gülümsemedim.Saf duruşuma dahada çok gülerek yanımdan ayrıldı.Portmantonun üstünden montunu aldı ve cebindeki araba anahtarını çıkartıp bana attı.Panikle elimde hoplayan anahtarı sonunda avucumun içine alabilmiştim.
¨Çok uykusuzum.Yol boyunca biraz uyuyacağım.Arabayı senin kullanman gerek.¨ dedi.
İtiraz etmedim ve peşinden gittim.Arabaya biner binmez horlama sesini duyunca panik olmaya başladım.O aranan bir katildi.Nasıl bu kadar rahat olabilirdi?
Onun zeki ve planlı biri olduğunu kendime tekrar ettim ve sürmeye başladım.Halen uyumaya devam ettiğim için tenha bir sokak arasına park ettim ve Evren'i arabada bırakıp karakola gittim.
Uzun bir süre o gün konuştuğum görevli polisi beklerken etrafta insanları izledim.Daha sonra polis yanıma geldi.
¨Hoşgeldin Afra.Kendini daha iyi hissediyor musun?¨
Evet anlamında kafamı salladım.
¨Güzel.Bildiğin gibi bu davayı araştırmaya devam ediyoruz.Şimdilik senin yapabileceğin çok şey yok.Evine gidip bizden haber bekle.¨
Kaşlarımı çattım.O gün,bana çok kez karakola uğrayıp hatırladığım her ayrıntıyı söylememi istemişlerdi.Şimdi neden böyle yapıyorlardı?
Cebimdeki yazboz kağıdı çıkarıp ¨Emin misiniz?bana yeterince uğraşmıyorsunuz gibi görünüyor.¨ yazdım.
Korkusuz karşılığıma karşılık sert çıkıştı.
¨Hanımefendi.Bu bizim işimiz ve işimizi siz mi bize öğretiyorsunuz?¨
Soruya soruyla cevap vermek.Tüm hareketleri ve sözleri bir şeyleri saklayan insanların yaptığı şeylerdi.Ortada Evren'in söylediği gibi daha başka şeyler dönüyordu.Dahada fazla konuşmak,hatta isyan etmek ve arkadaşımın katilini bulmaları için yalvarmak istiyordum.Duygularım karmakarışıktı.Yardımına en çok muhtaç olduğum insanlar bile bana sırtını dönüyordu.Kime inanacağımı şaşırmıştım.
Kağıda ¨Pekala.¨ yazdım ve polisin eline kağıdı sıkıştırarak karakoldan ayrıldım.Karşılık vermesine müsade etmemiştim. Beni ikna edemeyecekti.Bundan sonra tek başımaydım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MUAF
RomanceDokuz yaşından beri konuşamayan Afra'nın,en yakın arkadaşı bir cinayete kurban gider.Cinayet zanlısı gibi gösterilen,Evren isimli kaçak bir mahkumla karşılaşan Afra,onunda yardımıyla gerçek suçluyu yakalayarak,Evren'in adını temize çıkarmaya çalışır...