Çareye tutunmak. | 16.Bölüm

61 14 4
                                    

Derslerimin yoğunluğu yüzünden çok uzun süredir yeni bölüm yayınlayamıyorum.Geçiştirerek yazdığım bölümler yerine üstünde düşündüğüm şeyleri yayınlamak istedim.Umarım kesinti yaşanmadan okunmaya devam edilir.Sabrınıza tekrar tekraar çok teşekkürler~

Günler göz açıp kapayıncaya kadar geçiyordu.Bir haftayı daha devirdiğimiz zamanlarda, onlar adına bir şey yapmak istiyordum.Bu sebeple arabayı benim kullanabileceğim gibi çılgın bir teklifte bulundum.Evren bunu başta istemesede, onlar içinde bir kolaylık olacağını düşündüğü için kabul etti.Birkaç gün yaşadığımız kazanın etkisiyle başta ben olmak üzere hepimiz tedirgindik.Fakat zamanla üstesinden geldiğimizde şehir içindeki her yere, onları ben götürüyordum.Benim içinde bir şapka ve ceket almışlardı.Normal zamanda giydiğim kıyafetlerin çoğunu, şimdi dışarı çıkarken giymiyordum.

Tamerin, laf arasında ¨Artık çetemizin bir parçasısın.¨ lafına güldüm.Bunu söylediği akşamı, kafamda bazı soru işaretleri oluştu.Gece geç bir saatte yatağımda oturmuş, aldığım yeni kişisel gelişim kitaplarını okurken zil çaldı.Odanın kapısından koridora bakındığımda Evren ve diğerleri birbirlerine bakıyordu.

Deniz ¨Kapımızı çalacak kimsemiz yok.¨ dedikten hemen sonra mutfağa girip bir bıçak kaptı.Evren temkinli adımlarla kapıya yaklaşırken, ben kendimi odanın içine geri çekiyordum.Planlanmayan bir takım çalışmasıyla, Tamer kapının arkasına geçti ve kapıyı açtı.

Evren kapıda duran kişiyi süzüyordu.Merakla başımı tekrar çıkarttığımda hayretle kendimi dışarı attım.Karşımda canlı kanlı duran bu kişi Meteydi.

¨Afra! İyi misin? Senin için çok endişelendim.¨ dedi içeri girmek için hamle yaparken.

Evren, Meteyi göğsünden iterek eşiğin dışına çıkardı. ¨Bir yabancının evine bu kadar hızlı girmeye kalkışmamalısın.¨ dedi.

¨Dost.Tehlikeli değil.¨ dedim onlara doğru yürürken.

Mete, konuşmamı duyduğu için sevinmiş olmalı ki, bana baş parmağını kaldırıp onaylar bir işaret yaptı.

Onu içeri almamakta ısrarcı olan Evren tek kaşını kaldırıp Meteyi süzdü.Diğer yandan, Mete bıçağıyla gelen Denizi görünce irkilerek bir adım daha geri gitti. ¨Size kendimi kapının önünde tanıtamam öyle değil mi?¨

Deniz, ¨Bence sakıncası yok.¨ dedi elindeki bıçağı sallarken.

Ben olaya dahil olmadan saatlerce kapının önünde sorgu çekebileceklerini biliyordum.İkisini ittirip aralarından geçtim ve Meteyi kolundan tutup içeri aldım. ¨Dost.Dışarısı soğuk.¨

Ona dönüp, ¨Nasıl buldun?¨ diye sorduğumda Mete Evrenle bakışıyordu.

¨Kolay olmadı.Sanırım mafya oğlu olmanın ayrıcalığını kullandım.¨

Tamer başını kaldırıp ofladı ve hızla Meteyi kollarından tutup geriye doğru çekti.Mete can çekişerek, ¨Önce diyeceklerim dinleyin.¨ dedi.

Tamer, söylediği hiç bir şeyi dinlemiyor ve onu gittikçe daha sıkı tutuyordu. ¨Ben ise dinlenebileceğim bir akşam olur sanıyordum.¨

Deniz elindeki bıçakla Metenin cebini aşağı doğru çekti.İçinden düşen bozuk paralar ve ıvır zıvırlar, sessizlikte gürültü bırakıyordu.

¨Baban bir yerlerine ses kayıt cihazı felan yerleştirip seni buraya göndermiş olamaz mı?¨ dedi.

¨Hayır.Burada olduğumu kimse bilmiyor.¨

Ortamdaki gerginliği azaltmaya çalışsamda içten içe neden burada olduğunu bende merak ediyorum.

¨Neden?¨ diye sorup başımı eğdim.

MUAFHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin