BİZİM ÇETE Bİ GARİP ABİ!

~Can~

Cerenin kolumu cimciklemesi hoşuma gitse de canım acıdı yaa! Trübülans yüzünden Ceren bana sarıldı. Açelya bana dönünce Cerenin kokusunu içime çektiğimi anlamamıştır diye umdum. Evet. Cerenin kendine has bir kokusu var. Ona parfüm dokunuyor. Ayça herzaman tek bir parfüm kullanır. Selin her çeşit parfüm kullanır... bir dakika. Ben resmen çetele tutmuşum ya! Eeee hediye alırken dikkat etmem lazım. Cerene hiç parfüm almadım. Daha doğrusu 5 yaşındayken parfüm almıştım. Kırmızı kırmızı benekleri çıkmıştı. Sonra korkup ta ağlamıştım. Ben hayatımda ilk defa Ceren yüzünden ağlamıştım. Cerenin hızla bana dönmesiyle düşüncelerimden sıyrıldım ve ela ile kahverengi arası gözlerine baktım. Gözlerine daha önce hiç bu kadar dikkatli bakmamıştım. Gözlerinin bir kısmında yeşil olduğunu ancak dikkatli baktığımda anladım. Uçak indiğinde hızla benden ayrılıp bavullarını almak için sağdaki torpidoya yöneldi.
-Ceren!
-Efendim Can.
-Bavullarını bana ver taşıyayım.
-Gerek yok. Sen Açelyanınkileri taşırsın.

Hass... bu beni kıskandı ya! Trip mod sokacak biyerlerime. Yandım ben! İntikamı acı olucak biliyorum!

Olum bu seni harcar harcar. Ebene kadar iner lan!!! Kaç olum kaç!!!!

Sen bi sus! İçses şeysi! Korkmak bize yakışmaz oğlum! Hem nereye kaçıcam!

Lan sen Ceren senin üzerinde fantaziler yaparken korkmicanmı!? Olmazsa İstanbula geri dön.

Off korkak içses! Sen bula bula beni mi buldun.... Sus sus sus!!

Tamam sustum. Öyle olsun can!

Beni bula bula kız içsesi gibi içses buldu. Normalde içses akıl verir. Bu akıl alıyo,beyin sömürüyo!!

Burak "Can daldın lan! Gelsene oğlum!" Dedi.
Koşarak yanlarına gittim. Ardımdan Ceren ve onun ardından Ayça da yanımıza geldi.

Ayça ballandıra ballandıra bir çocuğu anlatıyordu. Tabii bizim aklı beyninden 900km uzakta olan Ayça, arkasına baktığında anlattığı çocukla karşılaştı. Adı Serkanmış. Bizim salak da adını söyleyip bize geri döndü ve villaya doğru ilerledik.
Oha lan! Bildiğin saray burası!
"Kankalarım! Yerleştikten sonra Bodrumdaki arkadaşımın partisine gidicez." Dedi Ayça. Tabi ki de tamam de-medik. Niye dicez lan! Kankamızı sokakta bulmadık. Kızlar bizi zorla ikna etmedeği sürece. Ki edicekler biliyorum. Sonunda gitmeye ikna edildik. Ve evet dedik. Ne? Belli etmesek de korkuyoz kızlardan. Don markana kadar öğrenirler. Tedbirli olmak lazım.

Tüm eşyalarımı yerleştirdim. Ardından smokin giymedim tabii ki de . Beyaz dar gömlek(kaslarımı gün yüzüne çıkaran) ve siyah pantalon giyindim.

Evin önünde kızları bekledik. Yuha çüşşşşşşş!!!!!!! Yanlız yuha!!! Öhöööm...
Hani elbise? Göremiyorum. Hah tamam varmış bi parmak. Bu Ayça,
Kırmızı mı? Yok oğlum kalmaz bu kızda namus falan korumak lazım. Bu Selin,
Pembe uzun elbise. Hmmmm düşünelim... sınav geçildi. Bu Buse,
Yuh! Siyah dantelli dizinin hafif üstünde bir elbise,balık sırtı salaş örgü,siyah topuklu,siyah çanta ve siyah takılar.
*Multimedia cerenin kombini*

Ağağağğağağağağağğağağağa Ceren buraya geliyo kaç kaçç!!!!

Sus olum sus sus!!!
"Ceren. Öhm şeey. Benim arabamla gelsene."
"Yok can. Ben Burakla giderim."
-Gelirmisin demedim. Diyip kolundan arabaya çekiştirdim.
-Bırak bırakkkkk bırak bıraaakk!!!!!
-Trip zamanı değil. Hadi benle geliyosun.
-Trip atarken sana mı sorucam Can!

Offffffff......

-Ceren özür dilerim. Valla ben hiçbişey yapmadım. Yalvarırım affet. Nolursun!!! Allah aşkına!! Kulun köpeğin olayım nolursun hadi hadi hadi !!!! Affet !!

Yuh Can! Valla yuh! Bu kadar düşemezsin... Kriterlerime uymuyor. Cık cık cık!

Sus içses. Yalvarır gözlerle ona bakıyorum şuan. Bozma beni.

-Peki Can. Bu seferlik affettim seni.

Eveeet halaya tabii ki de halay başı Mahmut Tuncer! Lö lö lö lö löööööö!!! Neyse krolaşmıyoruz. Kapı açılsın. Kapı kapansın. Ceren teşekkür etsin, can arabaya binsin, araba sürsün. Tamammmm.... Vardık artık. Slow müzik eşliğinde grupca eve girdik. Masalar içki dolu. Oha! Cerenin en sevdiği şarkı. AH BU BEN! *multiyle okumaya devam ederseniz mütüş olur*
Müziğin giriş yerinde Cerene doğru yürüdüm. Elini tuttum ve piste çıkarttım.

"Zor olsada galiba dönüyorum sana.... gel dersen hemen.... çağırmazsan geçerken... yerle gök arasında bir yerde.... sen beni tanımazsın severimde söylemem... sen beni uzak sanırsın bilirim söz dinlemem.... Ah bu ben kendimi nerelere koysam saklansan bir yerlerde gizlice ağlasammm...." diye şarkıyı mırıldadım Cerenin kulağına. Devamını da Ceren benim kulağıma söyledi.

Ayyyy inanamıyorum!!!! Çook duygusal anlar. Caaan ağlicam galiba....

Bi sussan şaşarım zaten. Sakın ağlama içses.

Şarkı bittiğinde Cerenin ıslak gözleriyle karşılaştım. Ağlamış!