-21-

833 71 12
                                    

''Chan sen manyak mısın?''

''Neden ki?''

''Otelde kalabilirsin seni deli manyak!''

Bu çocuk ne içmişti buraya gelirken? Chan'a boş boş baktığımı anladığımda gözlerimi başka bi yere çevirdim. 

''Doğru. Ama yanımda para yok.''

''Demek yanında para yok''

Sinirden devrelerim atmıştı sanırım. Chan'a sinirli gözlerle bakıp koluna bir veya iki kez vurdum.

''Kyungsoo'dan kaçarken beni buldun Chan mutlu musun? Nasıl olur da birinden kaçarken yanına para almazsın ki deli manyak!?''

Ardından biraz daha vurmak için elimi kaldırdığımda Chan bileğimi tutup bana engel oldu. 

''Ne kadar da klişe bir sahne değil Yang''

''Aynen öyle manyak"

Sinirden gülmeye başladığımda kolumu bıraktı ve beraber yeniden içeri geçip boş boş oturmaya devam ettik.

Bir süre sonra tamamen birbirimizi unutmuştuk. İkimiz de telefonda bir şeylerle uğraşıyorduk.

"İnstagramda en son beğendiğin adam kim?"

Birden böyle bir soru duyunca tabii ki de afallamıştım. Beğendiğim fotoğraflara baktığımda tek bir erkek vardı. O da en yakın arkadaşımdı.

"Neden ki?"

"Sadece merak  ettim. Profilinde seninle bir sürü fotoğrafı var."

"Chanyeol...acaba kıskanmış olabilir misin?"

Ne demiştim ben?! Ne kadar da salağım! Hâlâ "biz" denen şey varmış gibi... "Chonyool...ocobo koskonmoş olobolor moson?" mi diyorum?!?!

"Kıskanma değil. Merak etme."

"Ben de zaten şaka yapmıştım."

Yalandan bir iki kez güldüğümde Chan bana "deli misin" bakışı atınca durmuştum. Bir günde daha ne kadar rezil olabilirim ki?

"Ee ne diyorsun? Kalabilir miyim?"

"Kal."

Hayır aslında bunu  içimden düşünmem gerekiyordu. Chan'a "Umrumda değilsin deli manyak. Git başka bir yer bul" demem lazımdı.

"Teşekkür ederim. Beni satansoo dan kurtardın prensesim"

Birden bana sarılan Chan'a karşı ne yapacağımı bilememiştim. Hâlâ aynıydık. Hâlâ bana sarıldığında çenesini kafama koyabiliyordu. Hâlâ "biz" olabilirdik.

Birden geri çekildiğinde telefonunun çaldığını gördüm ve arayan kişiye gizlice baktım.

"Satansoo"

○●○●○●○●○●

"Ben bugün bir arkadaşımda kalacağım."

Telefonu Kyungsoo'nun yüzüne kapatmıştı.

"Yurda gittiğinde seni dövecek."

"Umrumda değil. Neler olduğunu sormadan beni suçlayamaz"

"Neler oluyor Yoda? Anlatmak ister  misin?"

"Kyungsoo bize pasta yapmıştı. Odamda şarkı yazarken Kyungsoo bizi çağırdı ve pasta yaptığını söyledi. Hepimiz koşa koşa mutfağa gidiyorduk ki ayağım birden takıldı. Düşmemek için bir yere tutunmak istedim ama tutunduğum yer lanet olasıca masa örtüsüydü. Düşerken masa örütüsü kaydı ve pasta da yere düştü. Ve sonra Kyungsoo da bana kızdı. İşte bu!"

"Peki ona bunu anlattın mı? Yani bilerek olmadığını. Kaza olduğunu..."

"Anlatmadım. Umrumda da değil. Neden birinin özenerek yaptığı bir şeyi bozayım ki?!"

"Bence şimdi uyumalısın ve yarın ona olanları anlatmalısın."

"Peki anne."

İkimiz de gülmeye başlamıştık. Daha sonra ona yatması için yatak hazırladım.

●○●○

ChanKing: Uyudun mu?

PinkYang: Hayır.
Uyuyamıyorum.

ChanKing: Korku filmi yüzünden mi?

PinkYang: Tabii ki de hayır.

ChanKing: Mesajda bile yalan söylediğin belli oluyor bayan akıllı.

PinkYang: Sana ne demeli?
Yan odadan bana mesaj atan bay zeki.

ChanKing: Bekle.

Telefonumum ışığıyla aydınlanan odanın kapısı açıldığında telefonumun feneri açmıştım. Karşımda dünyanın en masum yüz ifadesiyle duran Chan vardı.

Yanıma oturduğunda soru soran gözlerle baktım.

"Benim yüzümden uyuyamadığın için uyuyana kadar yanında kalıcam."

Telefonu elimden alıp komidine koydu ve boşta kalan ellerimi özlediğim elleriyle doldurdu.

Umarım beğendiğiniz bir bölüm olmuştur. Yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyorum. 


Evet arkadaşlar şimdi size bir kitap duyurusu yapacağım *alkış efekti*

''Bütün Korecanlar Toplandık'' adındaki anket kitabına bütün koracanları bekliyoruz. @Koreanfannnn adlı arkadaşımızın kitabı. Beğeneceğinizi düşünüyorum ♥♥

 Beğeneceğinizi düşünüyorum ♥♥

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


  




memory//chanyeol  ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin