Sabahın can alıcı ışıklarıyla güne başlamak ne kadar iyi hissettirebiliyorsa insana o derecede başladım güne. Belime dolanan elin sahibine ve olduğumuz pozisyona baktığımda neredeyse hiç kıpırdammıştık. Burnu hala omuz çıkıntıma sürtünürken onun da uyandığını anladım. Kollarını gevşetip ona dönmemi sağladığında şirin olduğunu umduğum bi gülümseme takınıp "Günaydın.'' dedim. Kaşlarını çatıp bana baktığında ne olduğunu anlayamamış ve tren gören öküz gibi yüzüne bakakalmıştım.
Konuşmaya karar verdiğinde kulaklarım sanki onun kelimelerine muhtaç gibi put kesildi. '' Günaydın mı?'' dedi. Kafamı kaldırıp saate baktığımda henüz 10'a yeni geldiğini fark ettim. Bu saatte de ne denirdi ki? '' Önce öpüceksin. Gün sonra aydın olucak!'' içimde adlandıramadığım bi rahatlama olurken ifadesiz kalmayı denedim. Romantik Mafya mı olmaya çalışıyordu yoksa o öküzdü de hala ben mi öyle algılamak istiyordum emin olun bilmiyorum. Hafif yatakta dikleşip yanağına bi buse kondurduğumda kasları gevşedi ve ' İşte şimdi oldu.'' der gibi baktı.
Tam kendimi eski yerime geri almak için aşağı kayacaktım ki elimin yumuşak bi şeye temas etmeyisle durdum. Kendi vücudum da bir yere dokunmadığıma emindim. Kafamı kaldırıp Umay'a baktığım da kasılan çenesi çarptı gözüme. Şuan utançtan kafamı deve kuşları gibi kuma sokmak gelse de sadece eğilip büzülmekle yetindim. Bu halime yamuk ağız sırıtarak baktığında iyice yerin dibine girmek istedim. ''Neyse.'' dedi kendini Ciddi Adam kalıbına sokarak. '' Kahvaltıyı hazırla sonra şu yarım kalan işimizi bitirelim.'' yarım kalan işimiz? Derken? Kaşlarım havadaki yerini alırken istifini bozmadan baktı bana. '' Erotik rüyalar mi görüyorsun Mavi.? Ne fesat oldun sen. Antrenmanlardan bahsediyorum.'' dedi , beni daha da yerin dibine gömerek. Susup yataktan kalktığımda daha da gerinerek ellerini yastığın altında birleştirdi ve ayağını örten ince pikeyi kenara fırlattı.
Ayaklarıyla yaptığı bu hareketten sonra yatak hafif sarsılmiş ve eski haline gelmişti. Tüm gün onu boyle izleyebileceğim düşüncesine tam kapılacakken ayakta dikildiğimi hatırlayıp kafamı salladım. Tokatta atsam kendime anca gelirdim herhalde. ..

''Bana garezin var..''
Güldü genç adam,
''Noolmuş?''
Kızdı kendine genç kız onun ne haddineydi değil mi karşı çıkmak!
&&&&#&&&&#&&&&#&&&&
''Ne anlıyorsunuz bu karanlığın haşmetinden?'' dedi kendine hakim olamıyarak.
Adam derin nefesler aldı ve cevapladı.
''Siyah bu Mavi. Ne grisi , ne azı ne de fazlası.! Mükemmelin de ötesinde.!''
Bu kararlı tutumdan sonra sustu kız.
Söylenicek söz bırakmamıştı ki yine kendisine...
&#&#&#&&#&#&#&&#&#&#&

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahınla Tanış Güzelim
UmorismoKorkusuyla beslenen bir kadıni yaratmak ne kadar imkansızsa... Aşka inanan bir Umay yaratmakta o kadar imkansızdı...
