Bembeyaz bir yerdeydim.Etrafım da hiçbir şey yoktu.Uzaktan birisinin geldiğini farkettim.Yakınlaşınca annem olduğunu gördüm.Bana elini uzatmıştı.Elini tuttuğum da konuşmaya başladı.
"Sehuna,benim yakışıklı oğlum.Sen özelsin.Her zaman senin seçilen olduğunu biliyordum.Senin başına gelecekleri de.Kararlarını çok iyi vermelisin oğlum.Daima mantığına ters düşen şeyleri
yap.Çünkü kalbin her zaman mantığına ters düşünür Sehun.Senin görevin sadece intikam almak değil bunu unutma.Kalbini dinlediğin de bana ihanet edeceğini sakın düşünme.Senin mutluluğun benim mutluluğum Sehun."
Annem elimi bırakarak ortadan kaybolmuştu.Yine yalnız kalmıştım.Konuşamıyordum.Sadece ağlıyordum.
Etrafımdan sesler gelmeye başlayınca gözlerimi açmıştım.Gözlerimi açmamla birlikte babamı görmüştüm.
"Sehun sonun da uyandın.Kendini nasıl hissediyorsun?"
"Yorgun,bitkin,kafası karışık,her yerimde ağrıyo."
Kendimi gerçekten de kötü hissediyordum.Sanki ruhum vücudumu terketmişti.
Niye bu haldeydim.Dün neler olmuştu ki? Baekhyun.Baekhyun nerede? Hızla yerimden doğrulmuştum.
"Baba,hyungum nerede?"
"Baekhyun kendine geldi.Gayet iyi."
Derin bir nefes almıştım.
"Peki nasıl iyileşti?Çok kötüydü."
"Senin kanın sayesinde."
Tabi ya dün Baekhyuna kanımı içirdikten sonra bayılmıştım.
"Aynaya bakmak ister misin Sehun?"
Ayağa kalkarak odada ki boy aynasının karşısına geçtim.Şaşırmama engel olamamıştım.Ben...ben değişmiştim.Saçlarım eskiden kahverengiydi şimdi ise simsiyah olmuş.Gözlerim kırmızı,kahve tonlarındayken mavi olmuş.Ve vücudum gelişmiş.Yani normalde kas yokken birazcık kaslarım çıkmış.Biraz boyum uzamış.Yakışıklı olmuşum demeden geçemedim.
"Dönüşümün gerçekleşti Sehun."
Ben delta mı olmuştum? Peki şimdi ne yapacaktım? Luhan? Dün Luhan beni sevdiğini söylemişti.Söylediği şey acaba gerçek miydi? Gerçekten beni seviyor muydu?
"Sehun ne düşünüyorsun?"
"H-hiçbir şey.Ben hyungu görmeye gideyim."
"Peki oğlum.Daha sonra Minwooyu da alıp yanıma gel."
Odadan çıkarak Baekhyunun odasına gitmeye başlamıştım.Tam kapıyı açacakken Baekhyun açmıştı.Hyungumu karşım da görmemle boynuna atlamıştım.Sıkıca sarıldım.
"Hyung,şükürler olsun ki iyisin."
"Biraz daha sıkarsan pek iyi olamayacağım."
Hyungun söylediği şeyle kıkırdayarak geri çekildim.
"Peki,sen iyi misin?"
Bende bir bilsem hyung.
"Bilmiyorum hyung.Aklım çok karışık."
Konuyu dağıtmak için dünden bir şeyler açmaya karar verdim.
"O değilde dün sen yaralanınca Chanyeol çok kötü oldu.Başında ağladı.Sizin aranız da ne var?"
Baekhyunun yanakları pembeleşmişti.Utanmıştı.
"Hi-hiçbir şey.Ne olabilir ki?"
"Hyung benden bir şeyler saklamanı hiç sevmiyorum.Ben senin kardeşin değil miyim? Seni eleştireceğimi mi düşünüyorsun?"
"Bilmiyorum Sehuna.Ben Chanyeoldan hoşlanıyorum galiba.Biliyorum bu çok yanlış bir şey.Ama ne yapabilirim ki kalbime söz geçiremiyorum.Onu gördüğüm de kalbim yerinden çıkacakmış gibi atıyor.Benimle uğraşmasını,onunla uğraşmayı çok seviyorum.Kalbimin sesini duymaması için yanındayken gözgöze gelmekten kaçınıyorum.O güldüğün de dünya benim için duruyor.Sadece o varmış gibi."
"Hyung..hoşlanmayı bırak sen aşık olmuşsun."
"Keşke kalbime söz geçirebilseydim.Bizim aşkımız acıdan başka bir şey getirmez."
Chanyeolun,hyungumdan hoşlandığını anladığım zaman bende bu cümleyi içimden kurmuştum.Aşk..hep beraberinde acı getirmez miydi?
"Hyung ben ne olursa olsun daima arkandayım."
Baekhyunun gözleri dolmuştu.Sıkıca bana sarıldı.
"Teşekkür ederim Sehuna."
Baekhyunun ağlamasına dayanamıyordum.
"Dur bi dakika.Sehun sen biraz kas yapmışsın.Dur bi bakayım.Gözlerin,saçların değişmiş.Yoksa güçlerin uyandı mı"?
"Yeni mi farkettin hyung? Dönüşümüm tamamiyle gerçekleşti.Artık deltayım."
Burukça gülümsemiştim.
"Benim gitmem gerekiyor hyung.Babamla konuşmam gerek."
Baekhyunun yanından ayrılarak salona gitmeye karar verdim.Tam salona yaklaşmışken Minwoo hyungu çağırmadığım aklıma geldi.Tam arkamı dönmüşken karşı karşıya geldik.
"Ah hyung bende tam seni çağırmaya geliyordum."
"Sejon amca senden önce davrandı.Peki sen nasılsın Sehun?"
"Dönüşüm geçiren birisi nasıl olursa öyleyim."
İkimizde gülmüştük.Beraberce salona geçtik.
"Şöyle oturun çocuklar.Bir an önce konuşmaya başlayalım.Kaybedecek vaktimiz yok."
Minwoo hyungla beraber babamın karşısına oturmuştuk.
"Konuyu biliyorsunuz zaten.Sizden istediğim bir an önce eğitime başlamanız.Zaman kaybetmemeliyiz.Minwoo,Sehunu en iyi şekilde eğitmeni istiyorum.Bu süreçte en zor görev sana düşüyor.Sehunu herkesten korumalısın."
"Baba bana biraz zaman verebilir misin?"
"Niye ki?"
"İntikamımı kendi bildiğim yoldan almak istiyorum."
"Sehun,bu tehlikeli olabilir."
"Bana güveniyor musun baba?"
"Güveniyorum tabi ki ama bu sadece senin meselen değil Sehuna.Bunu unutma."
"Luhanın yanına geri döneceğim."
"Ne?!"
Söylediğim şeyle babam kadar Minwoo hyungta sinirlenmişti.
"İntikam almak için.Geri döneceğim ve hiçbir şey olmamış gibi davranacağım."
"Sonra ne yapacaksın Sehun? Ne yapmayı planlıyorsun ki! Bu yaptığınla kendini tehlikeye attığının farkında değil misin? Senin delta olduğu öğrendiler.Seni yaşatırlar mı?"
"Bana hiçbir şey yapamazlar hyung.Beni kendi taraflarına çekmek için uğraşacaklardır."
"Bu plan aklıma yatmadı Sehun."
"Bu planın tamamı değil baba.Planım daha başka."
"Peki kurtlar Sehunu almak için niye bu kadar çok uğraştılar."
Benim de anlamadığım yer buydu.
"Bilmiyorum Minwoo.En önemlisi de Sehunun delta olduğunu nasıl öğrendiler.Biz bile yeni öğrenmişken."
Bu konuşmalar daha da fazla aklımı karıştırıyordu.
"Baba,benimle konuşman bittiyse ben kalkabilir miyim?"
"Gidebilirsin oğlum.Ne zaman gideceksin?"
"Yarın giderim heralde."
"Oğlum,emin misin?"
Babama burukça gülümseyerek odadan çıkmıştım.Yarın gidecektim.Dün hiç yaşanmamış gibi devam edecektim.Planım Luhanı kendime aşık etmekti.Luhan dün beni sevdiğini söylemişti.Gerçek miydi? Yoksa beni durdurmak için mi söylemişti? Bugün kafam oldukça karışıktı.Babama planım olduğunu söylemiştim.Planım sadece Luhanı kendime aşık etmekti sonrası hakkında hiçbir fikrim yoktu.Luhanı öldürmek istemiyordum.Ama intikam da almak istiyordum.Luhanı öldüremesem de kendime aşık edip aşkını kabul etmeyerek en büyük intikamı alacaktım.Biraz zor olacaktı.Bu süreçte Luhana çok yakın olmalıydım.
Aşk bu dünyada ki en büyük intikamdır.###################################
Sehun gittiğin de Sejon amcayla konuşmaya karar vermiştim.
"Amca,sana bir şey söylemek istiyorum."
Sejon amca kafasına kaldırarak beni dinlemeye başlamıştı.
"Sehunla konuşurken Luhanın neden Sehunu istediğini ve delta olduğunu nasıl anladığını tartışmıştık ya ben galiba bir şeyler biliyorum."
"Ne düşünüyorsun Minwoo?"
"Luhanın,sadece Sehunla evlenmek istediğini söylemiştiniz.Ve Luhan da Sehunun delta olduğunu biliyor.Sehunda,Luhanı öldürmeye gönüllü değil gibi geldi.Bu yüzden de biraz zaman kazanmak için kendisi intikam almak istediğini söyledi."
"Neden peki?"
"Sehun ve Luhan bağlanmışlar.Her bin yılda bir delta doğduğun da sadece onunla birlikte bir koruyucu da seçilmez.Bağ da seçilir.Delta doğduğu anda birisiyle bağlanır.Ve birlikte oldukların da bu bağ daha da güçlenir.Şu ana kadar bütün deltaların bağları kendi cinslerindendi.Vampirdi.Ama Sehunun bağı galiba farklı."
Sejon amca şaşırmıştı.
"Yani bağı Luhan mı?"
"Maalesef."
"O zaman Sehun nasıl intikam alacak?"
"Bunu bende bilmiyorum.Ama Sehun,Luhanı öldüremeyecektir."
"Sehuna sadece bir ayı olduğunu söyle Minwoo.Eğer intikamı o almazsa biz alırız.Son olarak bunu da yayınlıyım dedim^^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Love Or Revenge
أدب الهواةLove or Revenge? Belkide aşk kazanacaktı... Ya da intikam aşkın önüne geçecekti.. Kim bilebilirdi ki? Luhanın baskın olduğu bir hikaye.