5. Bölüm: Dostlar ve Düşman

4.7K 406 27
                                    

Selamlar,

Ay sankim böyle uzun bir bölüm yazmış gibi hissediyorum, siz ne dersiniz? :D

______


"Yurt binanızdaki yemekhanelerden sadece kahvaltı çıkar ve odalarınızda yemek pişirmeyi sakın düşünmeyin." dedi ŞafakHanım. "Yerleşkenin tam merkezinde ortak bir yemekhane var. Beni takip edin."

Akça ve 1. sınıf öğrencileri yurt sorumlusunun ardına takıldı. Kadın bir yandan yürüyor bir yandan da anlatıyor idi. Hangi binanın nerede olduğuna dair bilgi vermeye başladığında bir el Akça'nın omuzuna dokundu.

"Selam." dedi Melodi.

"Selam."

"Geciktim sandım." Genç kız kıvırcık saçlarını elleri ile havalandırdı. Yüzü hafif şişkindi. "Geç yatıp geç kalkmak gibi bir kötü huyum var, malum."

"Hiç şaşırmadım." dedi Akça. "Bari bu sene doğru düzgün uyusaydın."

Melodi esneyerek kıza döndü. "Ben de böyleyim işte... Neyse. Burası baya devasa. Okulun sağını solunu öğrenene kadar 1000 kere kaybolurum. Bu konuda bana yardım etmelisin."

"Anlaştık... İnşallah dersler başlayınca da geç kalkmazsın."

"Ay, evet hiç sorma! Sözde kendimi toparlarım, havaya girerim diye erken geldim. İlk geceden patladım."

Melodi Sınıf Öğretmenliği okuyacaktı ve sonrasında da pedagoji alanında uzmanlaşmak istiyordu. Akça, liseye başladığında; onu görür görmez enerjik ve narin olduğunu anlamıştı. Lakin moralini de bozmak çok kolaya benziyordu ki bu özellikleri kendisi ile benzeşiyordu.

"Söylesene..." dedi Akça, koluna girerek, "aileni nasıl ikna ettin de Ankara yerine tekrar buraya geldin?"

Melodi derin bir iç çekti. "Annem karşı çıkar gibi oldu ama babam sağ olsun benim tarafımı tuttu. Gene. Bir dört sene zaten evden uzaktaydım, bir dört sene daha uzak kalayım ne olurdu ki? İster Ankara ister Çankırı olsun her şekilde evden uzak ve yatılı olacağım. Tabi ben nah dönerim Çankırı'ya!" dedi, bir el hareketi yaparak.

Melodi, bir su perisiydi. Daha belirgin olmak gerekirse göl perisi sınıfına giriyordu. Tatlı suların çevresine yerleşen göl perileri, altıncı hisleri ile ünlüydüler ama sudan uzak kaldıkça bu yetenekleri de köreliyor ve kulaklarının arkasında gizlenen solungaçları koyu ve çürümüş bir renge bürünüyordu. Bu yüzden Akça, Melodi'nin ailesinin Çankırı gibi, Kızılırmak'ı saymazsa, göl veya denizin olmadığı bir yerde yaşamasına şaşırıyordu.

"Sizinkiler hala taşınmayı düşünmüyor mu?"

"Bizimkilerin derdi ne ise oraya taşınmışlar, gitmem de gitmem diyorlar! Sanırsın ki elf falanız."

"Bence sen Çankırı olmasın da her yere gidersin."

Melodi baş parmağını kaldırıp gülümsedi. "Tam üzerine bastın. İmkanım olsa Neron nasıl Roma'yı yaktı ise ben de Çankırı'yı yakarım."

Akça kahkaha attı. "Yalnız Neron'un Roma'yı yaktığı hikayesi tarihi bir hurafeden ibarettir. Gerçek değil yani."

Su perisi omuzunu silkti. "Aman, önemli değil. Gaza gelmek için tarihten ilhama gerek yok... Eee ben uyku düzenim yüzünden geldim ya sen? He sen babandan uzaklaşmak istedin sanırım?"

"Yok ya, ondan değil. Baybora için. Sözde bugün gelecekti ama salak herif uyuya kalmış."

Melodi küçük bir kahkaha attı. "Vay be! Ben demedim mi sana birbirinize benziyorsunuz; akrabasınız diye! Bir de hislerim güçlü deyince kızıyorsun."

Hayalet Üniversite [Hayalet Serisi #2]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin