Tao Is In A Badland

10(M)

Okula artık gitmiyordum, evde birkaç saattir sıkılıyordum.Kimse yoktu, sadece dışarıda korumalar vardı.Ben de evden çıkamıyordum.Kris izin vermiyordu dışarı çıkmama.Kendisi de evde değildi, işi olduğunu söyleyip gitmişti.
İşinin Lin olduğunu anlamıştım ama bir şey söyleyemezdim.Ona ne yapacağını ya da yerini bana söylemiyordu.
Zaten öğrensem bile ne yapmak istediğimden emin değildim.Bana ne yapacağını hatırladıkça ondan tiksiniyordum.
Sadece ölmemeliydi.Kris'in birini öldüreceğini bile düşünüyordum.

***

Akşam olmuştu ve Kris daha yeni gelmişti.Bana yine tatlılar getirmişti.Hem Lin'i sormak istiyordum hem de tatlıları yemek.Lin'i sorsam sinirlenirdi bu yüzden sadece getirdiklerini yemeyi seçtim.

Ben tatlıları yerken o beni izliyordu ve bundan rahatsız olup zar zor yutkunuyordum.
"Bakma,"dedim.
"Bakacağım.Daha önce göremediğim bu anları öğreneceğim.Seni her şekilde görmek istiyorum.Yüzünün her şeklini ezberlemek istiyorum.Şimdi istediğin kadar utan, kız bana.Çünkü o anları da görmeyi çok istiyorum."
Dedikleri benim için çok romantik şeylerdi.İstemsizce yüzüm yanmaya başlamıştı.Utançtan ona bakamıyordum hatta tatlıları yemeyi bile bırakmıştım.Çatal elimde dururken sadece yere bakıyordum.
Kris çenemi kaldırıp gözlerine bakmamı sağlayınca kaşlarımı çattım.
"Kris..."dedim.Belki de ilk kez ondan etkilenmiştim.Onun gözleri neden parlıyordu bana bakarken?Ben neden böyle tuhaf hissediyordum?
Parmakları yavaşça dudaklarıma sürtünürken zevk alıyordum.Şu an ne yapıyorsa, tuhaf bir şekilde zevkliydi.
Onu öpmek istedim, ilk kez.
Ellerimi onun omuzlarına yerleştirince bana inanamaz gözlerle baktı.Dudaklarımı onun dudaklarına yönlendirdim.Bu benim icin yeniydi, yavaşça yaklaşıyordum.Ama bu bile Kris'i şaşırtmıştı.
Büyük elini başıma sabitlemişti ve başımı hızlıca kendi başına yaklaştırmıştı.Alınlarımız birbirine değiyordu ve nefes seslerimiz birbirine karışıyordu.Alt bölgemde karıncalanmalar olurken onun dudaklarını emdim yavaşça.Geri çekilince onun gözlerine çekingence baktım.
Eli ensemdeki saçımı oynarken beni daha derince emdi.
Diğer elini bacağıma atmıştı ve beni kucağına çekmişti.Karıncalanmalar artarken ne olduğunu anlamıştım.Sertleşiyordum.İlk kez onunla gerçekten birlikte olmak istedim.
Hala öpüşürken ellerimi onun tişörtünün altına soktum.Kaslarını okşarken kalçasını havalandırıp 1-2 saniyelik bana yaslamıştı ve tekrar geri indirmişti.
Dudaklarını dudaklarımdan ayırdı.
"Dikkatli olmalıyız."dedi.Bebek için dikkatli olmalıydık.
"Canımı yakma lütfen,"dedim.Önceki korkularım hala devam ediyordu.
Beni başıyla onayladıktan sonra ayaģa kalktı.Ben de kucağındaydım.Odamıza götürürken sadece ona sarılıyordum.
Odada kıyafetlerimizi yavaşça çıkardık ve çırılçıplak kaldık.
Kris üstümde yerini alırken ne yapacağımı şaşırmıştım.
"Hep bu günün geleceğini bekledim.Kendi isteğinle benim olmana gerçekten ihtiyacım vardı."
Geçmişte bu yatakta yaşadıklarımı düşündüm.Hep gözyaşı doluydum, hep nefret doluydum.Şimdi ise kendimi isteğimle Kris'e kendimi veriyordum.
"Seni seviyorum."dedim.
Bana gülümsedikten sonra iki parmağını içime yollamıştı.Canımı çok yakmamıştı.Onun gözlerine bakmak iyi hissettiriyordu.
İçimde parmaklarıyla git gel yaparken iki elimle de omuzlarını sıkıyordum.İyi hissediyordum.
Kris parmaklarını içimden çekti ve penisini deliğime sürtmeye başladı.Zevkten haykırmıştım ve utanmıştım.Bunlara ikimiz de alışkın değildik.Normalde Kris'e yapmaması için yalvarmam gerekiyordu.
"Lütfen!"dedim Kris'e.Çok aceleciydim.İçimde olmasını ilk kez istiyordum.
Kris içime yavaşça girdiğinde dudaklarıyla dudaklarımı örttü.
İçimde git gel yaparken ağzına inliyordum.Bir süre sonra dudaklarını çekti.İçime tamamen gönderince çığlık atarak "Kris" demiştim.Ve lanet olsun, bu his neden şimdi bu kadar mükemmeldi?!
Kris penisini çıkarıp tekrar tekrar aynısını yaparken ben çoktan gelmiştim.Titriyordum.
Kris ise gelmeden içimden çıkmıştı ve yana yatıp beni üzerine almıştı.
"B-bunu yapmak zorunda mıyım?"dedim.Bunu daha önce hiç yapmamıştık.Nasıl yapmam gerektiğini bilmiyordum.
"Sadece, gerçekten uçacaksın."dedi Kris.
Penisine yavaşça oturdum ve ileri geri yavaşça kendimi oynattım.
Kris bana ses çıkartacak derecede şaplak atmıştı.Ama bu acıtmamıştı, zevk almamı sağlamıştı.Penisi bu sayede içimde titreşmişti ve ben onu  bunu tekrardan yapmasını diliyordum içimden.
Ellerimi kalçalarımı bulup onları yukarı aşağı hareket ettirdi.Şimdi gerçekten uçuyor gibiydim.Aldığım zevk inanılmazdı ve penisi sürekli o noktaya vuruyordu.
"Kris!D-daha fazla!"
Kendimi bunları söylerken buluyordum.
Bir süre sonra onun ellerine gerek kalmadan ben kendim yukarı aşağı yapmaya başlamıştım.Kris başını geri atıyor ve kalçamı avuçlayıp bırakıyordu.
Tekrar şaplak atınca yine aynı şeyi yaşadım.Hızlandığım zaman elleriyle kalçamı tutup üstünden kalkmamı sağlamıştı.
Sızlanmıştım.Onu geri istiyordum.
Bu ben olamazdım cidden.Neler yapıyordum aklım almıyordu.
İkimizin penisi de şişkindi.
Kris beni altına aldı ve penislerimizi birbirine sürttü.
Sürekli sürtüyordu.Parmaklarını tekrar deliğime yönlendirdi ve sonuna kadar onları soktu.Hem bana sürtünüyordu hem de git gel yapıyordu içimde.İçimdeki hafif uzun tırnakları zevk almamı sağlıyordu.
En sonunda ikimiz de karınlarımıza boşalmıştık.Kris parmaklarını içimden çıkarmadan parmaklamaya devam ediyordu ve ben daha fazla titriyordum.Gözlerim geriye kayarken ellerimle çarşafı bile sıkamıyordum.
Birkaç saniye sonra parmaklarını içimden çıkardı.
"Kendini görmelisin, çok mükemmelsin."dedi.Sesi memnundu.
Ben de yorgundum.
"Duş almak ister misin?"diye sordu.Gözlerim kapalıydı ve açmaya üşeniyordum.Bu bile yorucuydu.Başımı iki yana salladım.Kris'in kendini yana attığını o taraftaki çöküntüden anladım.Beni kolları arasına çekti sıkıca sarıldı.
"Seni seviyorum."
"Seni seviyorum."
O dedikten sonra ben de dedim.Onu seviyordum.Artık onunlayken, ona her zaman sevdiğimi söylemek istiyordum.

***

Sabah uyanınca üstümde ağır bir yorgunluk vardı.
"Kris?"dedim sessizce.
"Efendim bebeğim?"
Bebeğim?Sanırım alışamayacaktım.
"Gitmedin mi?"dedim.Bedenimi ona çevirerek.Kim bilir şu an ne kadar çirkindim!Yeni uyanmış pasaklı halimi onun görmesini istememiştim hiçbir zaman.
"Bugün seninle olacağım.Beraber dışarı çıkabiliriz istersen?Ya da evde vakit geçiririz, sana kalmış."
"Peki."dedim ve doğruldum.
"Duş alacağım ben o zaman?"dedim ona dönerek.O onaylamadan yataktan kalktım ve koşarak odadaki banyoya girdim.Utanıyordum.
Dün neler olmuştu öyle!Cidden neler yapmıştık.
Kulağımda o haykırışlarım canlanıyordu.Şaplak atmasını içten içe sürekli isteyişim...Çok utanıyordum.Ya sürekli bir şeyler hatırlatırsa bununla ilgili?O zaman gerçekten onun yüzüne bakamazdım bir daha.

***

"Kris o kadın kimdi?"

-

Evet en saçma noktada bitirdim ajxkskwnfksl
Yorumlarda gece bu saatlerde gelir demiştim sjdkgkd neyse ki uyumadan önce sözümü tutabildim djdkksks
Gözlerim kör oldu şu an
Yarın bölum atar mıyım emin değilim ama %64 atarım sanırsam wjdkdkdk
Okuduğunuz için teşekkürler kskdksks