Tartışmamızin üzerinden 1 hafta geçmişti.Hepimiz düğün hazırlığı telaşıni yapıyorduk şimdi.
O gün annemi sakinleştirmek zor olmuştu, Kris'le birbirimizden defalarca özür dilemiştik.
Şimdi ise son hazırlıkları yapıyorduk.Ben takım elbisemi giymiş, makyajımı yapmış bekliyordum.Heyecanlıydım.
Düğun yerimiz küçük bir kiliseydi fakat küçük olması bile hoştu.
Abim düğüne katılmıyordu.İyileşme süreci tamamlanmak üzereydi.Başlarda Kris'le evlenmeme izin vermemişti fakat Kris gerçekten de ikna edici birisiydi!Abim düğüne gelmiyordu fakat evlenmemize bir şey de demiyordu.
Bu iyi bir şeydi ama alışması gerekebilirdi.Herkesin alışması gerekecekti bu duruma.Artık Kris'in eşi olacaktım ve çocuğumuz olacaktı.***
Düğün vakti gelmiş, yeminler edilmişti.Artık resmi olarak evliydik.
Kutlama için Kris küçük bir bar kiralamıştı ve herkes içip eğleniyordu.
Annem düğünden sonra abimi görmeye gitmişti.Biz de bu gece Kris'le balayına gidecektik.Yerini ben bilmiyordum.
Sürpriz yapmak istemişti ve bunun bozulmasını istemiyordum.
Şu an yanımda bana mutlulukla bakıyordu.Ben de ona aşkla bakıyordum emindim ki.
"Bazen abin iyi ki uyuşturucu bağımlısıymış diyorum."
"Kris!"
Kris tekrar kahkaha atınca gülümsedim.
"Bu iyi bir şey değil."dedim ve meyve suyumdan bir yudum daha aldım.
Kris de içkisini yudumlamaya devam etti.
"Bana kötü örnek oluyorsun, sen de meyve suyu içmelisin."
"Hamile olan ben değilim."
"Denemek ister misin?Bir kere de sen hamile kalsan ölmezsin."
"Sen yetersin bebeğim."
Ona birisi alkolün vücut hücrelerini öldürdüğünü söylemeliydi.Kesinlikle biraz sonra tuvaleti de gelirdi.
"Geliyorum hemen."
Dediğim gibi, tuvalete doğru yürüyordu.Arkasından gülümsedim.
Seviyordum onu.***
Gece uçakla İtalya'ya gelmiştik.Kris'in planladığı yerin burası olacağını hiç düşünmemiştim.Asya taraflarında olurduk diye düşünüyordum ama Kris beni bir kez daha şaşırtmıştı.
"Odamızı beğendin mi?"
Gerçekten hoş bir odaydı.1 aylığına burada kalacaktık yani Kris ikimize yetecek büyüklükte sahil kenarından bir ev kiralamıştı.
"Evet, çok güzel."
Ferahtı.Burası gerçekten güzeldi.
"Beraber sanat müzelerini ya da tarihi yerleri gezelim mi?"diye sordum Kris'e.Beni gülümseyerek onayladı.***
Gezi turumuz bitince yorgunca eve gelmiştik.
Terlemiştim, bu yüzden üzerimdeki tişörtü çıkardım ve yere attım.Kris beni izliyordu.
"Bakma."dedim ona ve yatağa uzandım.
Kris de tişörtünü atmıştı ve şimdi de pantolonunu çıkarıyordu.Ben de kaprimi bacaklarımdan sıyırdım.İkimiz de iç çamaşırlarımızla duruyorduk.Kris yatakta yanıma yaklaştı.
"Tao, seni çok yormadan-"
"İstiyorum."dedim.Açıklama yapmasına gerek yoktu, yavaş olacağını biliyordum.
İkimiz de iç çamaşırlarımızdan kurtulup ellerimizi birbirimizin bedenlerine sarmıştık.
Kris göğüslerime dilleriyle vururken ben de onu kaslarını okşuyordum.Hafif çıkmış göbeğimi öperek ilerlerken ellerimi Kris'in saçlarına götürdüm.Penisime yönelip onu ağzına aldığında dirseklerimi yatağa yasladım.
Baygın bakışlarla onu izlerken başımı geriye atıp inliyordum ara ara.Kris de beni izleyerek yapıyordu işini.
"Kris, bu çok iyi!Devam et lütfen, lütfen!"
Kris birkaç kez daha dil darbesi attıktan sonra ağzını çekip elleriyle pompalamaya başladı.Bu gecenin ilk orgazmını yaşamıştım.Kendimi yatağa tekrar bırakırken Kris bacaklarımı araladı.
İki parmağını girişime yönlendirip birkaç kez parmakladı.Elini çekip kendi penisini konumlandırdığında dudaklarıma yöneldi.
Birbirimizi sevgiyle öperken içimde yavaşça git gel yapıyordu.Gerçekten canımı yakmıyordu.
Hafif bir zevkle birbirimize bakıyorduk.
"Bebeğimiz doğduktan sonra, inan bana yataktan çıkmayacağız."
"Azgın!"dedim ve gülümseyerek dudaklarını öptüm.
İçimde birkaç git gelin ardından bacağıma boşalmıştı.Kenardan aldığı bir peçeteyle onu sildi ve yanıma uzandı.Kollarını belime doladı ve beni kendine çekti.
"Uyumak istiyorum."dedim.Kris de ben de bugün çok yorulmuştuk.Hımladı ve kollarını daha da sıkılaştırdı.***
Sabah uyandığımızda ikimiz de duş almaya girmiştik.Kris benim vücudumu masaj yaparak okşarken ben mayışıyordum.
Ona dönüp dudaklarına öpücük kondurdum.Kris bana gülümsedi ve vücudumu yıkamaya başladı.
"Bitti, bebeğim."
"Ben seni bekliyorum o zaman odada."dedim ve duştan çıkarak odamıza geçtim.Üstümü değiştirerek onu beklemeye başladım.Birkaç dakika sonra o da çıkınca beraber fotoğraf makinemizi alıp dışarı çıkmıştık.Gördüğümüz her güzel yerde fotoğraf çekiniyorduk.
Bugün gerçekten çok mutluydum.Kris'le geçirdiğim en güzel günlerden biriydi.
Hep böyle mutlu olmamızı istiyordum.
"Kris, ben acıktım."
"Çok yiyorsun ama, bütün param midene gidiyor."
Gıcıklık olsun diye yaptığını biliyordum.Numaradan üzülmüş gibi yapınca ellerini yanaklarıma koydu.
"Şaka yapıyordum, üzülmedim."dedim ve gülümsedim.
"Ben de zaten "ağlamaya devam et çünkü param bitti" diyecektim."
İkimiz de kahkaha atıp gülmeye başlamıştık.
"Yakında bebeğimizin cinsiyetini öğreneceğiz, sence isim düşünmeli miyiz?"
"Cinsiyetini öğrendikten sonra ikimizin de hoşuna giden bir isim belirleriz."
"Kız olmasını istiyorum."
"Tabii ki erkek olacak.Dünyanın en yakışıklı erkeği olacak."
"Kız olursa da çok güzel olabilir."
"Erkek olursa güçlü olur."
"Kız olursa da çok güçlü olabilir."
Kris'le böyle atışırken en sonunda gülümsemiştik.
"O zaman başka bir çocuk daha yapacağız?"
Kris gururla kolunu omzuma atıp yürümeye başlamıştı.
"O çocuğu taşıyacak olan benim ama!"
Kris sadece gülümsedi.-
Ay aklıma bir şey gelmiyor ühühü
Diğer bölümü bu akşam atarım xdxdxd
Okuduğunuz için teşekkür ederim 😘
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tao Is In A Badland
Fanfiction"Lütfen o parayı bana geri verin, annemin ona ihtiyacı var.Lütfen!" "Peki, bu parayı bana geriye nasıl ödeyeceksin?"