Tabiki onunda oturması fazla sürmedi.Beklemediği kişiydi karşısındaki.Şakir.Ah Şakirim ya.İnşAllah ikiniz mutlu olursunuz.
Şakir utangaç bir sesle:
- Derin ,dans etmek istermisin?
Derin şaşkın,şaşkın bakmayı sürdürdü.Birden bana baktı bende gülümseyip olumlu anlamda başımı salladım.Sonra Şakir'e döndü:
- Tamam.Olur dedi .Gülerek gitmişti.Onun verdiği cevap karşisında ne kadar mutlu olmuştu Şakir.Sadece tamam,insan bir kelimede bu kadar mutlu olur mu?demekki oluyormuş.
Masada sadece benle Teoman kalmıştık.Burdan hemen gitmek istiyordum.Çünkü biliyordum.Teoman beni dansa kaldıracaktı.Ne kadar ilginç değil mi?aklımdan bir şey geçiriyorum.Ve o dediğim şey birden oluyor.Ve beklenen soru.
Teoaman: - Dans edelim mi?
- Ben dans etmeyi bilmem ki.
Teoaman : - Benden öğrenirsin.
- Ya Etmesek.Gerçekten rezil olmak istemiyorum ben ya.
Teoman: - Korkma,rezil asla olmayacaksın.
-Ya Boşver.Dememe kalmadan beni kolumdan tutup dans alanına doğru götürdü.Alana girdiğimizde.Bana biraz yakınlaştı.
- Gerçekten bilmiyorum.
Teoman: - Şimdi derin bir nefes al ve kendini bana bırak.
- Ya düşersem.Ya ayağına basarsam.Rezil olucam işte.
Teoman: - Ben yanındayken asla rezil olamassın.Korkma.
- Tamam.Dediğini yapacağım dedim.Teomanda hafifçe güldü.Sonra elini belime koydu,diğer eliylede elimi tuttu.Beni kendine doğru çekti.Bende bir elimi omzuna koydum.Rezil olmamak için onun dediklerini uyguladım.
Teoman : - Nasıl? o kadarda kötü değilmiş değil mi?
- Değilmiş.Ama çok fazla heyecanlıyım.Yani ilk kez dans ediyorum.
Teoman: -Heyecanlanma.Sakin ol.Dedi bende gülümseyerek karşılık verdim.
Teoaman : - Nasıl olurda,gözlerin her gülüşünde, hep aynı sıcaklığı,içtenliği hissettirebiliyor Serenay?
Onun bu cümlesine tabiki birşey diyemedim.Sadece kızardım.Utandım.
Bu çocuk ne diyor ya?kalpten götürücek şimdi beni.Lütfen tek bir kelime daha etme.
- Bitirsek mi?artık.
Teoaman : - Neyi ?
- Dansı.
Teomanın cevap vermesini beklerken, o sesle durup kaldım:
- Teo,izninle.Birazda ben hanfediyle dans edebilirmiyim?
Bu ses.Tabiki Burak'ın.Lanet olası yine mi sen .Geldi dimi.Ya İnci yok mu şunu alıp götürsün.
Teoman: -Tabi,buyur.Diyip yanımızdan ayrıldı.
- Gidiyorum ben.Seninle dans ediceğimi falan düşünmüyorsun değil mi?Bir adım attım.Gidicektim.Ama gidemedim.Burak beni elimden tutup durdurdu ve arkamda durup,yavaşça kulağıma fısıldadı:
- Benden kaçış yok.Dememişmiydim.Dedi ve beni kendine doğru çekti.Elini belime koydu,boşta kalan eliylede elimi tuttu.
- Ya bıraksana Kardeşim.Zorla mı?dans ediceksin.
Burak : -Gördüğün gibi zorla.
- Allah hallah.Belamısın Burak!
Burak : - Belayım.Var mı?
- Sen gitsene İnci ile dans et.Abicim git sevgilinle dans et.
Burak : - Şu an yok farkındaysan.
- Farkındaysan şu an benden başka bir sürü kızda var.
Burak: - Biliyorum.Dedi alaycı bir tavırla.
- Ee? O zaman.Benimi buldun bula bula.Gece gece çattık.
Burak: - Ama ben seninle dans etmek istiyorum.
Ya bu çocuk nasıl birşey ya?az önce romantizm yaşıyordum şimdi öküzlük!Oküz işte.
- Zamanlaman çok iyi.Niye geldin ki şimdi.Tamda romantik anlar yaşıyorduk Teocuğumla.Ne toeğocuğum mu?ne dedim ben yine ya?
Burak: - Farkettim.Onun için geldim zaten.Bu Teomanda bi geldi,pir geldi.Dedi sinirli bir şekilde.
Öküz şarkımı söylüyor şu an?Hade canım.Ego yığını?Valla söylüyor.Burak gözlerime bakarak,şarkıyı mırıldandı.
Burak: : - Sen sevdamısın yoksa,yalan dolan.Püsküllü belam olup derde salan.
- Sen az önce şarkı mı söyledin?
Burak : - Kulaklarında algı sorunu mu var.Ne duyduysan o.
- Ya bi git.Bak akşam akşam beni sinir ettin yine.Bırak gidiyorum ben ya!
Dedim ve ilerledim.Burak kolumdan tutup durdurdu, yine o meşhur durduruşu.Bana biraz eğildi ve gözlerimin içine bakarak:
- İşte sırf bu yüzden Serenay.Dedi fısıldayarak.
- Ne diyorsun Burak yine ya?
Burak: - Seni sinirlendiriyorum çünkü,sinirlenince o kadar tatlı oluyorsunki.Ki inan bana senin o halini dünyadaki hiçbirşeye değişmem.
Ne?ne dedi bana bu?sinirlilik,değişmem,tatlılık.Rüya desenize hadi.Rüya bu.İltifat mı etti az önce?
Gitmem lazım.Hemen gitmem lazım benim.Hemen Burak'ın elini kolumdan çekip,düz yürüdüm.Eve doğru koşarak gittim.Kapıyı çaldım.Anne umarım dönmüssündür.Dönmüş ol.Kapıyı açan annemdi.
Annem: - Kına erken mi bitti?
- Hayır,benim uykum geldi.Ben erkenden geldim.
Annem : - İyi peki.Geç içeriye.Hızlıca içeriye girdim.Salona doğru ilerledim.
Annem: - Ne giynimişti Serap?
- Anne şu an çok uykum var .Yarın konuşsak?
Annem : - İyi peki.Git uyu bakalım.Dedi bende merdivenlerden hızlıca odama çıktım.Hemen kendimi yatağıma bıraktım.Az önce olanlar neydi?ne oluyor ya?önce Teoman .Bana dediği o cümleler.Sonrada ego yığını Burak.Zorla dans ettirişi.Sonra dediği son kelime.
" Sinirlenince o kadar tatlı oluyorsunki.Ki inan bana senin o halini dünyadaki hiçbirşeye değişmem."
Şimdi o dediği kelimede ciddi miydi?yoksa dalga geçmek için mi demişti.Tabiki dalga geçmek için.Ama hiç dalga geçer gibi durmuyordu ki?söylemesenin amacı ne?
Bu düşünceleri kafamdan atıp ,doğruca dolabıma yöneldim.Geceliklerimi alıp,giyindim.
Sonrada kendimi fevkalade bir uykuya bıraktım.
Sabahın ilk ışıkları ile uyanmak istedim.Ama uyanamadım.Hâlâ yarı uykulu bir şekildeydim.Yanımda 2 kişi oturuyor ama çözemedim.Sadece seslerini duyuyordum.Birden bir el beni ayaklarımdan,diğer bir elde beni kolllarımdan tutup,zemine fırltamasın.
- Aaaaa!başım,başım.Bu nasıl bir uyandırılma şekli.Hangi gerizekalı bu!ben bi kendime gelim senin kafanı kırıcam.Ve duyduğum seslerin Sibel ile Derin'e ait olduğunu anladım.
Sibel : -Safcım.Günaydın!
Derin : - Canımcım,çok günaydın.
gözlerimi açtım ve onlara dönerek:
- Kızım insan var karşınızda,bu nasıl bir uyandırlış şekli!ben size bunu sorarım.Gerizekalılar.
Sibel : - Kızım öyle horluyordun ki.Su bile döktük ama işe yaramadı.Bizde en son çareyi bunda bulduk.Nasıl ama çok iyi değil mi?
- Ya yalan atma ben horlamam.İyi mi?böyle bir insan uyandırılmazki.Ne güzel uyuyordum işte.Dedim gözlerimi karıştırdım sonra bende yatağa oturdum.
Sibel : -Hem biz sana çok sinirliyiz.
- Belli oluyor zaten,nasıl uyandırdığınızdan.
Derin : - Dün gece ,ne diye gittin birden.Kül kedisi gibi.Saat 12 olur olmaz,eve kaçtın?
Sibel : - İnsan bir haber verir değil mi?öylece bizi bırakıp gittin.
- Ya napim?çok sıkıldım.Hem uykumda gelmişti.Bende fırsat bu fırsat hemen kaçayım dedim.
Sibel : -İyi kaçtın.Olanları görmedin .Çok şey kaçırdın?
- Ne?ne oldu?ne kaçırdım.Kızım çatlatma insanı.
Sibel : - Banane söylemem.Sen git önce üzerini giy.Elini yüzünü yıka.Biz aşağıdayız.Feryal Teyze ile birlikte kahvaltı hazırlayacağız.
-Ya sen söyle,kahvaltı sonrada yaparız.
Sibel : - Hadi görüşürüz kuşum.Hadi Derin çıkalım.Derinide alıp odadan çıktı.Ya ne oldu acaba?nasıl kaçırırım.Doğruca banyoya gidip elimi yüzümü yıkadım.Dişlerimi fırçaladım.Sonra dolabın kapağını açıp,siyah ispanyol paça onun üzerinede bebe mavisi t-shirt giyindim.Saçlarımı çabucak tarayıp ,topuz yapıp odamdan çıktım.Merdivenleride koşarak indim.
Doğruca mutfağa doğru ilerledim.Sibel,Duru,annem ve egemen masada oturmuşlar kahvaltı ediyorlardı.
Sibel : - Geldin ha?
Derin : - Ne çabuk geldin.Normalde 20 dk sürmezmiydi?
Annem : -Hayret!bu ilk kızlar.Normalde zor uyanıyor.Biz uyandırmadığımız sürece.
Egemen : - Aynen.Ben uyandırmadığım sürece zor uyanır o.Dedi sinsice gülerek.
- Ya abartmayın geldim işte.Dedim.Ve sandalye çekip Duru'nun yanına oturdum.
Annem : - Dün gece nasıldı kızlar?
Sibel : - Valla Feryal teyze.Çok güzeldi.Serap ablada çok güzeldi.
Duru : - Evet ya.Harikaydı.
Annem : - İyi madem.Eğlendiniz mi?
Sibel : -Evet ,çok eğlendik.
Duru : -Evet,eğlenceliydi.
- Çok sıkıcıydı.Dedim dudak bükerek.
Annem : - Niye o?niye sıkıldın yine?
- Sevmediğim ortamlar olduğu için olabilir mi?sırf Serap abla için.
Sibel : - Tabi sen dün gece erken gittin.Serap ablanın düğünü antalyada olacaktı.Biz hepimiz öptük son kez onu.Seni sordu Serenay yok mu?diye.Bizde birşey diyemedik.Erkenden gitmeseydin.Ayıp oldu kıza.
- Ne?ya şaka de.İnanmıyorum ya?nasıl görmem.Ciddi ciddi gitti mi şimdi?
Duru : - Evet bu sabah 5'te uçağı vardı.Gitmiştir çoktan.
- Tüh ya,ayıp oldu kıza.
Bunlar hep o Burak yüzünden,gerizekalı!beni zorla dans ettirmeseydi?bende oradan kaçmak zorunda kalmazdım.Yine mahvetti ya.Of.
Annem : - Neyse kızım olan olmuş,kısmet değilmiş.
Sibel : - Aynen.Dedi annneme bakarak:
Duru : - Neyse kalksak mı?
Sibel : - Ya yeni yiyoruduk.
Egemen : - Sibel abla.Yedin bitirdin herşeyi!
Annem Egemen'e göz kaş işareti yaptı.Sus anlamında.
- Doymuştur Sibel.Değil mi?Sibel
Sibel : - Aynen doydum.
-Hadi kalkalım o zaman.
Sibel ağzındaki ekmeği çiğneyerek
-Kalkalım.
Mutfaktan çıkıp kapıya doğru ilerledik.Ayakkabılarımızı giyip evden çıktık.
![](https://img.wattpad.com/cover/81109662-288-k882522.jpg)