PAPATYAM

TWELVE

*Nisa tarafından*

Gözüme çarpan güneşle uyandım. Uyandığımda hala eylüllerde olduğumu fark ettim ama eylülü görememiştim. Dün olanlarla ilgili kısa bi özet geçersek yaptığım şeyden pişman olup kendimi geri çektim eylül bu yaptığım şeyi normal karşıladı ve bana kızmadı bile sonuçta selinle aramızda geçen herşeyi biliyordu. Bu hareketi için ona minnettardım. Yataktan doğruldum eylülün adini bir iki kere seslenmeme rağmen ona ulaşamadım.

Eylül neredesin.
Eylül eve gitmem gerek.
Eylül geç kalıyorum.
Hadi ama...

Beni kesinlikle duyduğunu sanmıyordum belki de aşağıda olabilirdi. Odanın kapısını açıp aşağıya indim eylülün annesi mutlaktaydı ve bize kahvaltı hazırlıyordu.

-Günaydın esma teyze
-Günaydın canım eylül nerede?
-Bilmiyorum ben de onu arıyorum.
Hımm belki dışarı çıkmıştır gelir şimdi hadi sende elini yüzünü yıka omletini çok soğutmadan kahvaltı na gel :)
-tamam esma teyze.

Merdivenlerden tekrar çıkıp odaya geri girdim elimi yüzümü yıkamak için banyoya girdim ama gördüğüm şeyden sonra azim açık baka kaldım.
Eylül duşa kabinin kapısı açık duş alıyordu ve arkası dönüktü beni gördüğünü sanmıyordum.
Aniden şampuanı almak için arkasını döndüğünde göz göze geldik.

-hey sen beni mi dikizliyorsun yoksa ;)
-oda nereden çıktı.
-birde bana sapık dersin hala bana bakıyorsun.
-ah üzgünüm hemen arka mi dönüyorum. Ve ben senin burada olduğunu bilmiyordum tanrım kaç saattir seni arıyorum. Neyse elimi yüzümü yıkamak için gelmiştim.
-peki dur senin yerine ben yıkarım.
-hi?

Arkamı dönmeden konuşuyordum ama eylül elindeki fıskiye yi bana tutunca ıslandım tanrım bu kız beni deli ediyor. Kolumdan tutup beni kendine çekti bense ona küfürler savunuyordum fıskiye yi yerine takti su tam kafamızdan aşağı akiyordu ve eylül çiplakken ona odaklanmam çok zor oluyordu. Ellerimden tuttu ve beliyle birleştirdi. Elleriyle yüzümde gezinmeye başladı önce saclarimi geriye atti sonra dudaklarıma geldi ben öylece gözlerine bakiyordum hic birşey demiyordu sadece elleri yüzümde geziyordu. Benim ellerim de onun belinde olduğu için çok rahat değildim ne yapmaya çalışıyordu ki bu kız anlamıyorum.
Biraz daha bana öylece baktıktan sonra kafamızdan aşağı akan suyu kapattı.

- bence ellerinde yüzünde yıkandı he ne dersin :)
-tabi. Öyle bir yıkandı ki hayatım boyunca buna birdaha gerek duymam heralde. Dalga mi geçiyorsun her yerim ıslandı.
-ne güzel işte.;)
-hi hi tabi.

Onu daha fazla öyle görmeye dayamadım ve ıslak ıslak odaya girdim. O duştan çıkmadan üzerimi değiştirmek için onun kıyafetlerinden bir iki parça şey seçtim ve hemen üzerimi çıkartıp onları giyindim hemen ardından eylül duştan bornozla çıktı.

E- shh güzellik iyi ıslandın mı?
N- yaptığın şey hoş değil di.
E- seninde dün beni öpüp sonrada geri çekilmen hoş değildi...
N- o ve bu bir değil farkındaysan.
E- umrumda değil!

Birden bornozu çıkarttı attı önüme sonra çıplak şekilde dolabın önüne gitti ben ona bakmamak için çırpınırken o daha çok gözümün önüne geçiyordu kıyafet çıkarttı sütyenini takmam için benden yardim istedi hala yarim bakarken ona yardim ettim ve hemen üzerini giydi.

************************************

Aranınım anahtarını gördün mü?
Hayır görmedim. Ceketinin cebine bak.
Harikasın burdaymış!
Diyip yanağımdan öptü. Bu hareketleri neden se çok hoşuma gitmeye başladı. Arabaya bindik ve çalıştırmak için anahtarı çevirdi ilk çevirisinde çalışmadı ama ikinci denemesinde çalıştı. Eğer biraz daha oylanirsak okula geç kalacaktık ve ben bunun olmasını hic mi hic istemiyordum. Radyodan müzik açtı. (Medyaki) şarkının hareketli olması eylülü gaza getirdi birden gaza yüklendi bende onu izleyip gülüyordum ahahha çok tatlıydı. Şarkının adı çok havalı aslında söylemesi güzel ama asil anlamının diş fırçası olması çok kötü :( derken okulun önüne gelmiştik hemen arabasını kenara park edip inemem için kapıyı açtı ( kızdaki havaya bak araba kapıları da açılıyo oh ne güzel, bunların yaşı kaç ne arabası gibi cümleler aklınızdan geçmiş olabilir ki ben yazarken benim geçti dnxjsbshx) havali havalı arabadan inip koluma çantamı taktim eylülle beraber okulun kapısından girip sınıfa doğru yürüdük yanımıza yaren geldi.
Y- sözde bu kızdan nefret ediyordun?
N- bide bunu eylülün olmadığı yerde söyleseydin daha güzel olurdu (şuan onu kesinlikle boğmak istiyordum)
E- demek benden nefret ediyorsun
Y- yok canım şaka yapıyorum yok öyle birşey ben uydurdum nisa seni çok seviyor canım :)
E- hii kıvır sen kıvır neyse ben sınıfa gidiyorum.
N- gördün mü yaptığını salaksın kızım sen harbi salaksın hatta süzme salaksın var olman hata senin errore veriyosun artik
Y- noluyo be sana daha dün neler diyodun kizin hakkında şimdi iki kalbi kırıldı diye mi bu atar.
N- hayır azında iki kelimeyi tutamayacağını bildiğim halde sana birşeyler anlattığım için kendime kızıyorum.
Y- aman be ne halin varsa gör.

Hızla sınıfa girdim eylülden yerime geçmek için yer istedim ama kalkmadı hatta bana öylece boş boş bakıyordu.

Hoca gelicek kalsan mi hani artik?
Benden nefret mi ediyosun?
Kesinlikle hayır yani evet başta ettim ama şimdi nefret etmiyorum.
Pekii geçebilirsin.

Ayağa kalktı ki benden biraz uzun olduğu barizdi. Yerime oturur oturmaz aylın hoca derse girdi ders tarihti ve ben tarihten nefret ederim. Bu ders uyumayı düşünüyordum. Sıraya kafami koydum ki soran in üstündeki elime bir kağıt sıkıştığını hissettim bu eylüldü hoca görmeden kağıdı elime alıp okudum.
Uyuma benimde canım sıkılıyor...
Bende hemen cevap yazmak için azın da oynayan kalemi aldım. Çantamı dahi açmamıştım iki saat kalem aramak istemedim.
Daha iyi bir fikrin varsa uyumam ama çok bir alternetifin yok sanırsam.
Kağıdı ona uzattım. Ben yazarken okuduğu için hemen cevap yazdı en nefret ettiğim şeydir ben yazarken birinin okuması neyse.
D-C oynayalım mı?
D-C?
Doğruluk - Cesaret
Tamam olur başla o zaman.
D-C ?
Doğruluk
Benden gerçekten de nefret ediyormusun?
Hayır aksine artık seni sevmeye başladım.
Sevindim. Sen sor.
D-C ?
Doğruluk.
Benim hakkındaki hislerin ne?
Bilmiyorum. Sanırım zamanla bunun ne olduğuna karar vereceğim.
Peki.
D-C?
Cesaret...
Nisa eminmisin?
Evet.
Şu kağıdı aylın hocanın kafasına at.
Hadi ama bunu yapamayacağımi biliyorsun.
Eminmisin diye sormustum ve sende evet dedin şimdi oyun bozanlık yapma dedigimi yap.
Off peki ama beni yakalarsa senin üstüne atarım.
Yaa yok öyle bisey neyse at hadi ejdhsbsbd.
Elime top şekilinde yaptığım kağıdı aldım hala tahtada yazı yazdığı için benim olduğumu anlaması biraz zordu ama ispiyonlanabilirdim.
İçimden 3 e kadar saydım ve kağıdı fırlatıp uyuyormuş numarası yaptım.

KIM ATTI BUNU! sınıftan ses çıkmıyordu aslında çıkan tek ses kahkahaydi.
BUNU KİM YAPTIYSA HEMEN ORTAYA ÇIKSIN YOKSA BÜTÜN SINIFI DISIPLINE VERIRIM DUYDUNUZMU BENİ!
DEMEK ÖYLE SUSACAKSINIZ HEPINIZ DİSİPLİNE GİDİYORSUNUZ.
-Hocam ben attım.
Eylüle anlamsız bakışlar attım suçu üstlenmişti.
-özür dilerim çöpe atacaktım ama size gelmiş üzgünüm isteyerek olmadı.
MÜDÜRÜN YANINA GİT VE BENİ BEKLE!
-Peki hocam.
-hocam durun o yapmadı ben yaptım.
Şimdi de eylül bana anlamsız bakışlar atıyordu. Bana eğildi ve - ne yapiyosun sen ben hallediyordum ne güzel.
-saçmalama eylül bu senin suçun değil.

IKINİZDE MÜDÜRÜN ODASINSA BENI BEKLEYIN!

UZUN ZAMAN GEÇTİĞİ İÇİN ÜZGÜNÜM ASLINDA YAZMAYA ÜŞENDİM BIRAZ. SİZİ SEVIYORUM.