56.bölüm

15.7K 752 137
                                    

Medya da Kerem..

Bugün senin için bir şey yapmıyorsam, dün elim den geleni yaptığım içindir.

Kutay'ın ağzın dan...

Kahvemi içtikten sonra Doruğu aradım.  

"Ne var?"

Çok kibardır kendisi. 

"Alo Doruk?"

"Kimsin?"

Oha beni tanımadı.  Beni beni Kutay'ı. 

" Yuh beni nasıl tanımazsın? Ben Kutay! Hani Arel'in abisi?"

"Hmm tamam hatırladım.  Ne istiyorsun?"

"Hemen benim yanıma gelmen lazım! "

" Gelemem şu an işim var! "dedi ve telefonu suratıma kapattı. 

Kendi kaybeder. Simal'in yerini söyleyecektim ama o umursamadı.  Peki o zaman ben de Pars'ı ararım. 

"Ne var?" dediğin de gözlerimi devirdim.  Abisi kılıklı ne olacak işte? 

"Pars hemen yanıma gelmen lazım! "

"Gelemem işim var!" 

"SIÇTIRMA LAN İŞİNE! SİMAL'İN YERİNİ ÖĞRENDİM GÖTÜN YİYORSA GELME! "diye bağırıp telefonu suratına kapattım. 

Kardeş olduklarını bu kadar belli etmek zorundalar mı? 

Yeter be. Nedir benim bu ikisin den çektiğim? 

O değil de çişim geldi. 

Pars'ın ağzın dan... 

Kutay bana bağırıp telefonu suratıma kapattı. O az önce ne dedi? 

"Götün yiyorsa gelme. "dedi. 
Hayır mal ondan önce.
"Simal'i buldum dedi." Ne var ki bun da-Oha Simal'i bulmuş mu? 
Sonunda jeton düştü. 

Simal'i bulamadıkları için bağırdığım korumalara bakıp "ben den haber bekleyin. Sizinle daha sonra hesaplaşacağız!" dedim ve arabamın anahtarını alıp evden çıktım. 

Arabama binip Kutay'ın evine doğru sürerken aklımda hâlâ söyledikleri vardı. 

Gerçekten Simal'i buldu mu? 

Eğer yalan söylüyorsa onu gebertirim.

Kutay'ın evine geldiğimde arabadan indim ve kapının ziline bastım. 

Kapı açıldığında Kutay derin bir nefes aldı. 

"Sonunda biriniz geldiniz.  Az önce Doruğu da aradım ama beni dinlemeden telefonu kapattı. "

Ona sinirle bakıp" benden önce Doruğu mu aradın?"dedim. 

"Ee şey, ilk o aklıma geldi. "dedi ve tedirginlikle gülümsedi. 

Derin bir nefes alıp içeri girdim. 

Salona gidip L koltuğa oturdum ve sağ ayağımı sol bacağımın üstüne koydum. 

Kutay da yanıma oturunca hızlı bir şekilde konuşmaya başladım. 

"Eee? Simal'in yerini öğrendiğini söyledin.  Nerde? "

"İzmir de." 

"Nasıl? "dedim şaşkınca. 

" Oğuzhan Simal'i İzmir'e götürmüş. Muhtemelen bundan Simal'in bile haberi yoktur. "

Bela Geliyorum Demez (Hep Beraber Ve Ölümüne)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin