Choose Him ! √

15-∞

Evet,hikayeye beklemeyeceğiniz kadar uzun olan bölümlerle veda ediyoruz.

Bu, finale 2 kala...

İyi okumalar :)

###

24 Haziran 2015 - Coex Eğlence Merkezi

"Girmeden önce fotoğraf çekinmek ister misin?"

Kyungsoo sinema salonunun girişindeki dev selca ekranını gösterdiğinde gergince omzumu tutup başımı salladım.Her zamanki gibi davranmaya çalışıyordum ama ilk kez bir sonuca ulaşabilecek olmanın ihtimali beni normalden uzaklaştırıyordu.

Az sonra içeride Shakespeare'den olmasa da büyük bir tiyatro sergilenecekti.

Başrollerde ben ve kendinden habersiz Kyungsoo.Yardıma yataklıkta Jonghyun.

Altı gün önce Jonghyun'la konuşup ona Kyungsoo'yu anlattığımdan beri kafamızda bir plan vardı.Ben son sınıftayken okulca gittiğimiz sinema ortamını canlandırmak için her şeyi ayarlamıştık.Bu her şey lafta değildi ve ne yazık ki 2-3 maaşıma patlamıştı.
Mezun olduğum lisenin kendi öğrencileri için tuttuğu sinema salonunda iki kişilik yer için bir maaşımı,o kadar insana yıllar önce salonda izlediğimiz filmin aynısını izletmek için bir maaşımı daha harcamıştım.Çabama değse iyi ederdi yoksa bu sefer acıyan tek yerim kalbim olmazdı.

Kyungsoo her şeyden habersiz selca makinesinin yanına giderken onu takip ettim.İkimiz yan yana durduğumuzda elini açıp kapattı ama ekranda bir değişiklik olmadı.

"Biraz yaklaşayım," diye mırıldandı beceriksizce gülümseyip,bu bile kalbime oturmuştu.

Yutkunup kollarımızın birbirine değmesini izledim.Sonra elini omzuma atıp beni yavaşça kendine çektiğinde dilim damağım yutkunamayacak kadar kuru hale gelmişti.

Kyungsoo'ya eskiyi hatırlatacağım derken defalarca randevuya çıkmıştık ve itiraf etmeliyim ki ona gitgide kapılıyordum.Eski Kyungsoo da böyle bir insan mıydı merak ediyordum.Eğer onu geçmişte tanımaya karar vermiş olsaydım aynı şimdiki gibi kibar ve düşünceli olacak mıydı merak ediyordum.

Elimden kaçırdığım bir sapık mıydı yoksa centilmen mi merak ediyordum.

Kyungsoo sensörü harekete geçirmek için elini bir kez daha açıp kapattı ama tık yoktu.Etrafa bakındıktan sonra eliyle biraz ilerideki beyaz tabelayı gösterip mahçupca gülümsedi."Bozukmuş,"

Bakışları değişene kadar benden cevap beklediğinin farkında bile değildim.Gözlerimi yere indirip "Hadi yiyecek alalım." dediğimde yanaklarıma hücum eden kan sıcaktan boğulmama neden olmuştu.

Yüzümü görmesini istemediğim için adımlarımı biraz hızlandırıp ondan önce içeri girdim.Bir yandan da utancımı unutmak için kendime Jonghyun'un birazdan burada olacağını hatırlatıyordum.

Mısır satan standa yöneldiğimde Kyungsoo'nun adım sesleri hemen arkamdaydı.Telefonumun ekranını açıp saati kontrol ettim. 19.20. Ekran kendi kendine kararırken gelen mesajla yeniden aydınlandı.

Kimden: SHINee'den olmayan Jonghyun

-Sahadayım.

Ve aynı anda "Oh !Areum !" diyen sesini duydum.

Eşek herif belki de ömrü hayatı boyunca ilk kez dakikti.Kyungsoo henüz yanıma varmıştı ki geri döndüm ve suratındaki geniş gülümsemeyle kollarını iki yana açan Jonghyun'la karşılaştım.

Kyungsoo'nun şaşkın olması gereken ama sadece merak dolu olan bakışları arasında Jonghyun'la aramdaki mesafeyi kapattım ve ona sarıldım.Dün görüşmemize rağmen heyecanlı bir ses tonuyla "Görüşmeyeli yıllar oldu be !" diye bağırıyordum bir yandan da.