42 - panzehir

83 7 0
                                    

🐂araftan🐂

Lanet olsun. Lanet olsun. Lanet olsun!

Meriçin burnu kanadıktan sonra onu ikna edip doktora gitmiştik ama doktor her şeyin normal olduğunu, hiçbir sorun olmadığını söyledi. Ama meriç iyi değildi. Sürekli başının döndüğünü, gözünün karardığını, kalbinin sıkıştığını söylüyordu. Olanları diğerlerine anlatalım dediğimde izin vermemiş, onları da endişelendirmeye gerek yok demişti.

Eskisine göre daha az konuşuyor, daha çabuk acıkıyordu. Artık geceleri tek başına kalıyordu. Şuan ise meriç televizyon izliyordu. Ben ise markete gitmek için ayakkabılarımı giymiştim.

-meriç ben çıkıyorum. Markete gidip birşeyler alıcam.

-tamam.

Kapıyı açtığımda almina ile karşılaştım.

-selam.

-selam. Meriç içerde mi?

-evet. Ben markete gidiyorum. Hızlı olmaya çalışırım. Size kolay gelsin. Dedim imayla.

Yanakları kızarmıştı. O içeri girince kapıyı kapatıp arabama yürüdüm.

🍟meriçten🍟

Televizyon izlemekten sıkıldığım için ayağı kalkıp arafın odasına ilerledim. Onunla uğraşmayı seviyorum. Odasına gireceğim sırada kalbime giren ufak acıyla durdum.

Şimdi olmak zorunda mıydı?

Arafın odasına girdim. Yatağına oturup acının geçmesini bekledim. Acı daha da artınca elimi kalbimin üzerine koyup bastırdım.

Kalbine tahta kurşun girmiş vampir gibi hissediyorum! Ve sorun şu ki o kurşunu çıkartamıyordum!

-meriç?!

Alminanın sesini duyunca ofladım. Onun öğrenmemesi gerekiyordu. Acı artıyordu.
Alminanın arafın odasına yaklaşan adım seslerini duyuyordum.

-A-almina! Ahh! Gelme!

-meriç?!

Odaya girmişti ve beni gördüğü gibi yanıma gelmişti. Gözyaşları akarken gülümsemeye çalıştım.

-iyi-iyiyim. Yo-yok bir şe-yim. Ahh!

Başını iki yana salladı. Elimi tuttu.

-iyi değilsin! Ne oluyor?

-ahh!! A-ağlama. A-arafı ara.

Kalbimin üzerinde sanki bin tonluk bir kaya vardı. Sanki kalbimin suyunu çıkartmaya çalışıyordu.

Almina telefonunu çıkartıp arafı aradı.

-M-meriç. Ona bi-birşey oluyo!

-...

Telefonu kapattı. Ağlamaya devam ederken bana iyi olacağımı mırıldanıyordu. Konuşamıyordum. Ama alminanın dudaklarımdan çıkacak olan 'iyiyim' kelimesine ihtiyacı vardı.

-Ahh!

-şşşhh. Korkma. İyi olacaksın.

-o-olucam.

Araf odaya hızla girdi ve yanıma geldi.

-yine mi? Lanet olsun. Doktor bir şeyin yok demişti.

-acıtıyo!ahh!

Dişlerimi sıkıyordum konuşurken. Acının artık geçmesi gerekiyordu!
Alminanın yanındayken ağlamamaya çalışıyordum. Ama acıdan sadece kendimi kasıyordum.

Daha Yeni Başlıyoruz.. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin