BÖLÜM 8

28 0 0
                                    

Medya: Dünya Sağlık Örgütü Merkez Binası

Alpstein Bölgesi, İsviçre; Mayıs 2031

Fotoğraf: Säntis Dağı'ndaki teleferik

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Fotoğraf: Säntis Dağı'ndaki teleferik

Teleferik yolculuğu boyunca birbirleriyle hiç konuşmamışlardı. Anika'nın yüzü, tatilinin berbat olması yüzünden asıktı ve Theo'nun parmak boğumları ile oynaması da onu ayrıca geriyordu; Theo yalnızca sinirlendiği zaman parmak boğumları ile oynardı.

Theo'nun, arkada geniş bir bagajı olan kurşun rengi bir arabası vardı (Fiat Doblo / Renault Transporter tarzı), tırmanış takımları ve kamp malzelerini sığdırmak için kullanışlı bir araçtı. Teleferik ile ineceklerini bildikleri için en başta arabayı, teleferiğin indiği yere bırakmışlardı. Tur rehberlerini bulmaya çalışan turist karmaşası arasından geçip arabanın yanına geldiler.

Theo sırt çantasından anahtarı çıkarıp Anika'ya verdi "Sen arabayla dön, ben turistlerin peşine takılır otele geçerim".

Theo'nun otelde kalması Anika'nın fikriydi; onun izinli olduğu 3 günü hala vardı ve izin günlerini sırf Anika'nın işi var diye ziyan etmesi anlamsızdı. Üstelik otelin parasını ödemişlerdi ve para iadesi yapmıyorlardı.

"Theo seninle bu şekilde ayrılmak istemiyorum, bana neden soğuk davranıyorsun? "

Theo Anika'ya çatık kaşlarla baktı ve burnundan sert bir nefes verdi.

"Theo, gitmeyi ben de istemiyorum ama başka seçeneğim-"

"İstemeseydin, gitmezdin Anika."

"Ne demek istiyorsun? "

"Çalışan hakları diye bir şey var,  değil mi? İzin hakkını kullanıyorsun ve bitmesine 3 gün kaldı. 3 gün sonra gelirim, diyebilirdin. Karışamazlardı."

"Beni kovarlardı."

"Kovamazlardı, 7 günlük iznini bizzat işverenin onayladı. Bunu biliyor olman gerek!" Theo artık ses tonunu kontrol edemiyordu.

"Gerçekten önemli bir şey olmasaydı, tatilin ortasında beni çağırmazlardı"  Anika'nın üzüntüden sesi titremeye başlamıştı. Gözleri doluyordu, hissediyordu.

Theo, Anika'nın söylediği karşısında acı bir tebessüm etti "Gördün mü, gitmeyi isteyen sensin."

Anika Theo karşısında bütün cesaretini kaybetmişti. Susmaktan ve nemli gözleriyle ona bakmaktan başka bir şey yapamıyordu. Neden aksini söyleyemiyordu? Neden ağzından kendisini savunan sözler çıkmıyordu? Yoksa Theo haklı mıydı?

Theo arkasını dönmeden önce "arabayı almaya gelirim" dedi ve otele gidecek olan turist grubunun arasına karıştı. Anika arkasından sadece izledi.

Yol boyunca da ağladı.

●●●

Dünya Sağlık Örgütü Merkez Binası, İsviçre, Bir Gün Sonra

İçimizdeki DüşmanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin