11.BÖLÜM

58 13 4
                                    

Medya: Asi ve Meyra.
İyi okumalar...❤

Bazen bilmemeyi bilmeye tercih ederiz,çırpınışlarımızın kalan gücümüzü de yitirdiğinden bi haber.
Saklaması zor oluyormuş sonunda, izlerini hayal kırıklıklarının...

Üşüyordum.
Bir odanın içine hapsedilmiş ,öylece bir köşeye sığınmıştım.
Ellerimle başımı ovduğumda ne kadar pis koktuğunu ancak farkedebilmiştim odanın.
Neredeydim,saat kaçtı,kimler tarafından buraya getirilmiştim hiçbir şey bilmiyordum.

Tek bildiğim iyi şeyler olmadığıydı.
Odada pencere bile yoktu.
Dört duvar arasında sıkışmıştım.
Ne çok karanlık ne de aydınlıktı.

Kapıdaki kilit sesini duymamla gözleri kapatmam bir olmuştu.
Belki bir şeyler konuşulur ümidiyle.

"Abi daha uyanmamış bu ,uyanması gerekmiyor muydu bu saate kadar?"

"Olmaz bir şey koçum zaten bir saate adamları odaya toplarsın."

Adamlar mı? Kalbime bıçak saplanılmış gibi hissediyordum.
Bir daha o geceyi yaşamak istemiyordum ve bunlar bir saate odaya adamları mı toplayacaktı?
Neyin içine düşmüştüm böyle?

"Ya abi onlardan önce ben de mi eğlensem biraz?"

"Olur aslında önce bir gel benimle."

Seslerinden anladığım kadarı ile odadaki iki kişi dışarı çıktıklarında kalbim duracak sanıyordum.
Gözlerim dolmaya başlamıştı bile.
Burdan bir şekilde kaçmalıydım.
Bir kaç dakika bekledikten sonra kilitlemeyi unuttukları kapıya ilerlemiştim.
Başıma bir şey gelmeden çıkabilsem iyi olacaktı.

Önümde uzun bir koridor vardı ve bulunduğum odadan daha aydınlıktı.
Ellerimi gözlerime siper ederek bir kaç saniye ışığa alışmasını bekledim gözlerimin.

Bir kaç adım attığımda rahatlamıştım.
Sandığımdan daha kolay olacak gibi görünüyordu.
Hiç kimse yoktu.
Sağa doğru ayrılan koridora yöneldiğimde saçımın çekilmesiyle neye uğradığımı şaşırmıştım.
Acıyı tam olarak hissedebiliyordum.
Çırpınışlarım sonucunda başarılı olamamış hatta tüm gücümü yitirmiştim.
Geldiğim uzun koridordan saçlarımdan sürüklenerek geri götürülüyordum.
Gözlerimden akan yaşlar zemine düşüyordu.
O kadar çaresiz hissediyordum ki kendimi.

"Annenden de safmışsın.
Gerizekalı.
Bizi oyuna getirebileceğini mi sanmıştın?
Uyanık olduğunu anlamak çok da zor değildi."

Duyduklarım karşısında şok olmuştum.
Adamlar diye bir şey yoktu ,resmen uyanık olduğumu göstermem için bana oyun oynamışlardı.
Ava giderken avlanmak dedikleri bu olsa gerek.

"Ki..kimsin sen? Ne istiyorsunuz benden?"

"Kes sesini Meyra."

Çıktığım odaya bir eşyaymış gibi fırlatılırken ellerimi saçlarıma götürdüm.
Çok fazla acıyordu.
İstanbul bana daha neler yaşatacaktı kim bilir?
Göz yaşlarımı ellerimle sildiğimde başımı ellerimin arasına alıp düşünmeye başlamıştım.

Annenden de safmışsın ne demek oluyordu?
Beni buraya getirenlerin annemle bir bağlantısı vardı.
Ama kim?
Ah evet ,tahmin ettiğim gibi annemin evlendiği adamın çocuğu olabilirdi.

Benim acilen çıkmam gerekiyordu burdan.
Ama nasıl?
Ardımdan kilitlenen kapıya bakıp düşünmeye başladığımda aklıma gelen şeyle gülümsemeye başladım.

"Hey tuvalete gitmem gerek açar mısınız kapıyı?"

"Biri benimle ilgilenebilir mi!!?"

"Kapıyı açmazsanız kötü şeyler olacak!!!?"

KASIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin