YK-3

542 33 0
                                    

Medya:Karakterler var.

Azra'dan

"NE DEMEK HEPSİ DOĞRU!"Spor salonundaki tiplerin söylediklerini araştırması için görevlendirdiğim adam benim uyarım(!) sayesinde ertesi günün erken saatlerinde sonuçlarla gelmişti. Açıkçası doğruyu söylemek gerekirse fazlasıyla hayal kırıklığına uğramıştım.Bunun öfkesiyle bağrınınca Melek ve Akif (görevlendirilen adam) yerlerinde sıçramış ve tedirginlikle bana bakıyorlardı.

"Bakın Azra hanım en ince ayrıntısına kadar araştırdım ve hatta bu sonuç çıktığında en 5 kere kontrol ettim.Yani Yıldırım ailesi sizin öz aileniz efendim."

"Tamam ikinizde çıkın dışarı ve Melek toplantı zamanına kadar rahatsız edilmek istemiyorum."İkisi de beni onaylayarak çıktıktan sonra oflayarak koltuğuma geri oturdum.Bu haberi aldıktan sonra Melek beni aramış ve bir şirketin toplantı talebi olduğunu söylemişti bende ona erken bir saat demiştim sonuç olarak 10'da toplantım vardı ve bu ruh haliyle nasıl idare ederdim orası bilinmez.

Tam tamına 20 yıl ailesini bulan üstelik hiç sevgi görmemiş biri nasıl davranır ki gerçi onları hayatımda istediğimden emin değilim ama neyse boş boş düşünürken aklıma gelen şeyle cep telefonumdan Esma sultanı aradım.

"Efendim kuzum.."

"Doğruymuş Esma sultan onlar benim ailem olucak insanlarmış."

"Peki niye ses tonun kötü senin bak yavrum belki kızıcak yada anlamayacaksın beni ama bence tanımaya çalış."

"Sonra konuşuruz."Kapının çalmasıyla saate baktığımda 10'a gelmek üzereydi bu yüzden Melek haber vermek için gelmiş olmalıydı bende hemen odamdan çıktığımda haklı olduğumu görerek toplantı odasına ilerledim.

İster istemez aklıma takılıp duruyordu ve bu oldukça sinir bozucu bir durum çalan telefonuma baktığımda yetimhane projesindeki mühendis arıyordu.

"Efendim."

"Azra Hanım Kurtuluş beyin babası burda ve bize zorluk çıkartıyor arazi satın aldığımıza inanmıyor."

"Hemen Kurtuluş'u ve babasını alıp buraya getirin."dedikten sonra cevap beklemeden telefonu kapatıp içeri giren kişilere baktığımda bozuk sinirlerim daha beter hale gelmişti.Ama kendime belirlediğim iş kuralları yüzünden çıkıp gidemezdim.
İkisi de dikkatli şekilde bana bakarken Tuğçe tabi ki ona abla demezdim boğazını temizleyip konuya giriş yaptı.

"Normalde böyle yapmak istemezdik ama sen çok seçenek bırakmadın."

"Pekala ne konuşmak istiyorsanız başlayın."Anında lafa Kerem denen şahıs dalınca ona döndüm.

"Bak hemen sıcak davranmanı beklemiyoruz ama bu kadar soğuk olmana gerek var mı?"

"Alın yada alınma hiç umrumda sayılmaz ama bilgin olsun ben hep böyleyim o yüzden idare etmelisin."Tuğçe hemen Kerem'in koluna vurup uyarıcı bakış attıktan sonra bana döndü.

"Bak seni tanımak istiyoruz ve saçma gelebilir haklısın ama en azından ikimizin senden haberi yoktu.Gerçi en başından karışık bir olay ama gerçekten hiç bir şey bildiğin gibi değil."Normalde etkilenmemem gerekirdi ama özellikle Tuğce'ye baktığım zaman sanki güven veriyomuş gibiydi ama tanışalı nerdeyse 1 gün oldu ki bu imkansız.

"En azından düşünmeyi kabul ediyorum.Bakın eğer sizi hayatımda istiyorsam 2 gün içinde sizinle irtibata geçerim ama baktınız 2 günün sonunda benden haber yok bi daha karşıma çıkmazsınız."İkisi de zoraki olsa da kafasını sallayarak kabul ettiği sırada kapı sert bi şekilde açılınca Kurtuluş,babasını gördüm onların arkasından içeri panikle Melek ve mühendis girdi.

Yalnız Kalp (GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin