YK-18

276 26 0
                                    

Azra

Olanların üzerinden 4 gün geçti ve ben hala onları bulmaya yaklaşamadım bile çünkü aklıma devamlı ya zarar gördükleri veya daha kötüsü gelip beynimi oyup odaklanmamı engelliyor.

Emin olduğum tek şey ise bu oyun bittiğinde Nusret ve Görkem denen şerefsizler hayatımızdan tamamen çıkmış olucaklar.

"Daha ipucunun ne olduğunu anlayamadın mı?"Nazlı'ya sadece kafamı sallamakla yetinirken önümdeki kağıda boş boş bakmaya devam ettim.

" Bu kadar öfkelenmenin tek sebebi Nusret'in rakibin olması yada seni bir grup adamla dövmesi değil di mi?"Cevap vermediğin de ona doğru döndüm ve düşünceli bir surat ifadesiyle Tuğçe'nin gülerken çekilmiş fotoğrafına bakıyordu.

"Tek sebep o dersem yalan söylemiş olurum. Eğer onun senin ablan olduğunu bilsem daha önce başına bela olurdum."Anlamamış bir ifadeyle ona baktığımda cüzdanından bir fotoğrafı çıkararak bana uzattı.

Fotoğrafta Tuğçe liseli hatta daha yeni başlamış gibi görünüyordu ve yanındaki biriyle sarılmış gülüyordu. Tekrar Nazlı'ya baktığımda hafif kırgın bir gülümsemeyle fotoğrafı elimden aldı.

"Ortaokul sonda annenlere komşu olmuştuk. İlk başta fazla utangaç ve içe kapanıktım. Çünkü daha o zamanlar eşcinsel olduğumu anlamıştım. Neyseki ailem bana her an destek oldu. Ama kendimi asıl ablanla arkadaş olduktan sonra buldum.

Arkadaşlığımız fazla özeldi. Ama Lisenin ortalarına doğru ona karşı arkadaşlıktan öte şeyler hissetmeye başladım. Tabiki söylemedim ama uzaklaşmaya başladık. O zamanlar en sinir olduğum şey bir çocukla konuştuğu zaman beni ikinci plana atardı. Bu sefer daha kötüydü çünkü çıkmaya başlamışlardı.

Çocukta hoşuma gitmeyen bir şeyler vardı ablana söyledim ve hoşuna gitmedi bu yüzden kavga ettik ve o gece eve gittiğimde ailemin işi için yurtdışına taşınacağımızı öğrendim. Kısacası Azra ablana en iyi arkadaşıma hala delicesine aşık ve kırgınım ama gördüğün gibi o beni hatırlamıyor."

Şaşkın bir şekilde orada dururken Nazlı omzuma vurup mutfağa doğru ilerledi. Kafamı sallayıp ipucunun yazılı kağıdı bir kere daha incelerken aklıma gelen şeyle mutfağa koştuğum da Nazlı telefonu bırakarak bana döndü.

"İpucunda herşeyin başladığı yer derken yetimhaneyi düşünmüştük ya?"

"Evet ama orası değildi niye?"

"Çünkü yanlış düşündük.O itler bunu uzun zamandır planlıyordu. Yetimhanede o planın bir parçasıydı."

"O zaman senin kaçırıldığın yer veya oranın yakınlarındaki bir yer."

**********

"Azra sizi bulup doğduğunuza pişman edecek biliyorsun değil mi?" Kerem bağlı olduğu izlerken kurtulmaya çalışırken karşında pis pis sırıtan adamı sinir etmek için konuşmaya başladı.

"Bende buna güveniyorum zaten.Azra zeki bir kız elbet nerde olduğumuzu anlayıp gelecek ve bende bunu istiyorum." Kerem ağzını açtığı sırada bilgisayardan gelen sesle Nusret daha büyük sırıtarak oraya ilerleyip projeksiyonu çalıştırdı.

Görüntü geldiğinde diğerleri Azra'yı görmeleri ile hem rahatlarken hemde endişelenmeye başladılar. Azra ve Haluk ellerinde silahla depoyu ararken bir şey bulamayınca sinirlenip çıkıcakları sırada Nusret'in adamları silahlarla karşılarında görünce sinirini rağmen gülümsemeye başladı.

Nusret kamerasını açarak konuşmaya başlayarak Azra ve Haluk'un dikkatini çekerek arkalarını dönmesini sağladı.

"Ne yalan söyliyim Azra çözmen biraz daha sürer diyordum."

Yalnız Kalp (GxG)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin