Aras'ın gömleğinin yakalarından tuttum ve "Aşağılık pislik..." diye küfürlerimi savurdum. "Sen benimle nasıl böyle konuşabiliyorsun.'' dedi ve elleriyle vücudumu itti. Dengemi kaybettim ve yere kapaklandım yere düştüğüm için canım acımıştı.
Talha "Dokunma ona." diye sinirle bağırdı. Talha Aras'ın üzerine saldırdı. Aras'da Talha'ya saldırdı...
Yaklaşık on dakikadır kavga ediyorlardı ve ikisininde hali çok iyi görünmüyordu biri ona diğeride ona vurup vurup duruyordu ben ise yere oturmuş ağlıyordum. İkisininde durumu daha kötü olmaması için oturduğum yerden kalktım ve Talha'nın Aras'a atacağı yumruğu yani elini tuttum.Talha yüzünü bana doğru çevirdi ve nefes nefese "Ne oldu." dedi "Lütfen götür beni buradan." dedim ağlayarak. Bana şunun işini halledeyim öyle gidelim bakışı atsada ben yeniden "Lütfen" deyince
"Peki" dedi. Talha yerden çantalarımızı aldı ve Aras'a kötü bir bakış attı. Aras ise Talha'nın kinden daha kötü ve korkutucu bir bakış attı. Aras'ın iki gözü morarmıştı Talha'nın ki ise iki gözü morarmış dudağı patlamış kanıyordu. Okuldan çıktık ve boş kaldırımda yürümeye başladık."Ağlama artık Buğlem."
"Sen de acıyorsun bana değil mi?"
"Hayır! acınması gereken birileri varsa o piç insanlar. Asla! Bir daha bana böyle bir soru sorma"
"Dudağın kanıyor."
"Önemli değil, bir şey olmaz." Talha'nın elinden çantamı aldım ve "Bende peçete olacaktı." dedim ve çantamın fermuarlarını açıp çantamı karıştırmaya başladım, çantamın içi biraz dağınıktı birazcık...
"Sonunda buldum." dedim ve içinden bir mendil çıkardım "Sen buldunda ben kullanacak mıyım? Peki""Niye kullanmıyacakmışsın? Dudak kanamasından ölmek mi istiyorsun." dedim. Güldü bu gülüşünü gamzesini özlemiştim "Eğer bugün hiç ağlamazsan kullanırım."
"Tamam ağlamayacağım." mendili uzattım "Hadi al"
elimden mendili aldı ve dudağına koydu.
"Canın acıyor mu?""Ben gerçekten üzgünüm."
"Üzülecek bir şey yok sen hiçbir şey yapmadın."
"Ben salakça fotoraflar çekinmeseydim..."
"Her şey o piç Aras'ın suçu." Siyah BMW' nin yanına geldik. "Beyaz arabana ne oldu?"
"Sıkıldım ve değiştirdim." arabanın kapısını açtım ve içine girdim. Talha'da girdi "Beyaz arabanda güzeldi bence."
"Bu BMW ama"
"Biliyorum" arabanın motorunu çalıştırdı daha sonra gaza bastı "Nereye gitmek istersin." dedi boş yolda araba kullanırken "Bilmiyorum" dedim...
Arabadan indim ve karşımda güzel bir lunapark gördüm "Burada ne işimiz var." harbi burada ne yapacaktık? "Lunaparkta ne yapılırsa bizde onu yapacağız" dedi "Sen bu tarz şeyleri sevmezsin ki""Hadi ama çok konuşmada neye binmek istersin onu söyle"
"Sen ciddi misin?" dedim gülerek "Şöyle gül bakalım, hadi neye binmek istiyorsun." çarpışan arabalar gözüme çarptı ve "Çarpışan arabalara binelim." dedim. Talha elimi tuttu ve hemen elimi elektirik çarpmış gibi geri çektim hem bu doğru bir şey değildi. Elimi çektiğim için yüzü düşmüştü...
"Hadi ama sen de bir arabaya bin" dedi. Gözüme güzel gözüken mavi arabaya bindim... "Çok eğlenceliydi." dedi zafer kazanmış gibi "Hiçte bile ben o arabayı kullanamadım." gülmeye başladı elimi yumruk yapıp hafifçe omzuna vurdum "Gülme" hala gülüyordu ah şu gülmesi yerim ya "Ama çok komiktin."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Acı Ve Aşk
Teen Fictionİki çocuk vardı karşımda ama onları sadece yan profillerinden izleyebiliyordum. İlkinin elinde bir çiçek vardı ve onu toprağa ekmek için cebelleşiyordu, aynı ben ama o benim için değerli ve özeldi. Diğeri ikincisi ise elindeki çam ağacı fidanını top...