Bölüm 9:Toz pembe bir dünya

574 19 0
                                    




Şaşkındım.Şaşkınlığım beni sersem etmişti. Zaten bana artık ağır gelen hayatım ,daha da ağırlaşmıştı. Kesik kesik nefesler alıp Alp'in yüzüne baktım. O da cümlesini yarıda kesip, bana bakıyordu.

Küçük bir kız...

Minik Hayat belirdi birden gözümün önüne. Savunmasız bir kız çocuğu.Tek bir şeye ihtiyacı var. O da sevgi. Başka bir şey değil!

İnsanlar üzerine geldikçe, ne yapacağını bilemeyen kız çocuğu. Kalabalık içinde yapayanlız.

Ben...Hayat Aksoy !

Hep güçlü olmaya çalıştım aslında ama minik bir yürek ne kadar dayanabilirdi ki ?! Sevgisizliğe. Anlayışsızlığa. Acılara.İçimde yarım kalan bir şeyler vardı. Çocuk olamamıştım. Arkadaşlarım babalarının omuzundayken ben hep yarımdım.

En kötüsü de babam vardı ama yoktu. Ne kötü değil mi ? Var ama yok. En azından bir mezarı olsa, gider ağlardım. Acı çekerdim ancak kabullenirdim en sonunda. Ama şimdi bilmiyorum.

Neden gitti ?! Niçin bıraktı beni? Yaşıyor mu? Öldü mü? Hiç bir şey bilmiyordum ve bilmedikçe daha çok karışıyorum. Küçükken kendime sorular sorardım avuturdum kendimi. ''Babam yarın gelecek !'' derdim. Yarın olurdu.Yarın olunca, üzülürdüm ama yine yarın gelecek derdim. Bir şekilde kandırırdım kendimi. Ama büyüdükçe anladım gelmeyeceğini...

O küçük kız çocuğu büyüdükçe umudunu da kaybetti!

Belki de Savaş'ı bu yüzden sevmişimdir. Sevgisizlikten ! Babam gitti annem de bitti çünkü .Hiç sevemedi beni. Sevgisini göstermedi bile doğru düzgün. Maddiyatın her şeyi çözeceğini zannetti. Ama benim ihtiyaç duyduğum, ona sarılmaktı.Ona sığınıp sevgiyi onunla yaşamaktı. O da yapmadı.

Belki de bu yüzden Savaş'a sığındım. Onda aşkı, sevgiyi aradım.Babasızdım çünkü. Hiç bir erkek sevmemişti ki beni Alp'ten başka. Alp'te kardeşimdi zaten.

Savaş bana farklıydı.Bana ilgi gösterdi ve ben bana aşık sandım. Sevgisizlikten... Kimsesizlikten! Allah'ım ne acı ! Artık gözyaşlarım kontrolsüzdü. Benden izinsiz akıp gidiyorlardı alev alev yanan yüreğime.

Yorgundum.Yorulmuştum artık! Kelimelerim bile ağzımdan çıkamayacak kadar yorgundu!

''Hayat tabi ki baban hakkında bir şey bilmiyorum sadece konuşulan şeyleri biliyorum. Biliyorum böyle söylememem gerekiyordu. Ancak biliyorsun. Teyzem hep sana kızdığında babana benzediğini söyler. Babanın kızısın derdi ya. O yüzden öyle söyledim.Ağlama lütfen. '' diyor gözyaşlarımı silerken.

''Ama onun hakkında bir şey söyleyecek gibiydin Alp?! Onun hakkında bir şey mi söyleyeceksin? !!'' diyorum öfkeyle.

''Ne söyleyeyim Hayat ? Sen ne biliyorsan onu biliyorum.Fevri davranma!''

'' Eğer bildiğin bir şey varsa da söy- '' sözümü bitirmeden konuşuyor.

''Yok !!! Senden hiçbir şey saklamıyorum!Babandan bahsetmem hataydı. Üzgünüm.''

''Babam değil! Babam olsa gitmezdi!!'' diyorum gözlerim dolu dolu.

Derin bir sessizliğe büründüğümüzde. Yürüyorken konuyu değiştiriyor hemen.

''Yemek yiyelim mi? İstersen pizza söyleyelim sen seversin! ''

''İstemiyorum. ''

''Hayat lütfen. Bir şeyler yemen laz-''

''Alp. İstemiyorum !!'' diyorum dişlerimin arasından. Sanki benden bir şeyler saklıyor.

''Peki kuzi peki !''

Hayat ve Umut Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin