DİLAN

MEZARLIK

Herkes Ali'yi ararken Ali birden çıkageldi.Perişan haldeydi,babası;

-"Neredesin sen ya kızı almaya gideceğiz Ali Bey yok!"

-"Mezarlıktaydım baba.Zeynep'e veda ettim sadece" Oğlunun o sözlerine babasının verecek cevabı yoktu, annesinin zaten gözleri dolmuştu.

-"Oğlum gidelim hadi Dilan'ı alacağız" dedi babası.Çünkü kızacak bir durum yoktu oğlunun bu haline o da acımıştı.

Ali odasına çıkıp üstünü giyindi.Aşağı indiğinde bir sürü insan, babası, annesi ve bir de at vardı.Dilan'ı atla getireceklerdi.

Atı alıp gittiler.Dilan gelinliğini giymiş, kırmızı duvağını başına örtmüş bekliyordu.İçeri geldiklerinde Dilan ayağı kalkıp Kemal Bey ve Nazmiye Hanım'ın elini öperken Ali de onun anne ve babasının elini öptü.Sonra sıra Dilan'ın anne babasına ve kız kardeşlerine veda etmesine geldi.Babası hariç annesi ve kız kardeşleri ağlıyordu.Onlara sıkı sıkı sarıldıktan sonra babasının elini de öpüp dışarı çıktı.Dilan'ın bir an gözü Ali'ye takıldı.Gözleri kıpkırmızıydı, hali yoktu.Ata bindikten sonra gözü Ali'den hiç ayrılmadı.

Düğün yerine vardıklarında Dilan'la Ali yerlerine geçti ve düğün başladı.Davullu zurnalı, herkes çok eğleniyordu.Ali'nin arkaşadaları Ali'yi zorla kaldırsalarda Ali kalkmadı.Dilan sonra dayanamayıp sordu;

-"Ali iyi değilsin ne oldu kötü bir şey mi var?" dedi.Ali hüzünlü gözlerle Dilan'a baktı.

-"Sorma Dilan boş ver" dedi.

Dilan fazla üstüne gitmedi.Ama yukarı çıktıklarında yine soracaktı nasıl olsa.

Düğün devam ederken Nazmiye Hanım ve yardımcıları Dilan'ı odaya çıkarttılar.Yukarı odaya çıktıklarında Nazmiye Hanım Dilan'ı yatağa oturtup güler yüzle;

-"Korkma kızım tamam mı rahat ol annem" dedi Dilan zaten korkmuyordu çünkü o gece ayrı yatacaklardı.

Sıra geldi Ali'ye.Ali'nin arkadaşları yukarı çıkana kadar Ali'nin sırtına vurdular.Ali kendini odaya zor attı.İçeri girdiğinde Dilan duvağını kendi açtı ve sordu sorusunu tekrar;

-"Ali ne oldu neyin var bak biz arkadaş olalım hı anlatabilirsin bana sıkıntını"

-"Peki Dilan anlatmamı sen istedin otur bakalım"....