TIPKISININ FARKLISI

AA.49

Kerem'e Gülçin'le konuştuklarımızı
anlatmamdan sonra Kerem'le plan yapıp Gülçin'i Ava'ya götürmesine karar verdik.

Hem doğa hem başbaşa çok güzel bir gün geçirsinler. Açılma kısmıda Kerem'e ait artık..

Gülçin'e sanki haftasonu hepberaber plan yapmışızda ikişerli arabalarla yola çıkılcağını ,orda buluşcağımızı söyledim.Oraya Kerem'in arabasıyla gideceksin sen dediğimde çekinse de kabul ettirdim..

Eh oldu bu iş :)

Bugün benim dersim erken bittiği için tek başıma büyük kafeye gitmeye karar verdim.Denk gelir de şu Barış manyağını görürsem belki doğaçlama paralarım .Asrın'ın daha 3 dersi vardı.Bizimkiler de ortalıkta olmayınca fırsat bu fırsat dedim..

Kafeden içeri girdiğimde birçok göz bana döndü.Üzerime kırmızı bluz siyah çanak etek giymiştim.Kırmızı sürdüğüm ruj ve dalgalı yaptığım saçlarımla oldukça dikkat çekiyordum.

Erkeklerle dolu bir masanın yanından geçerken hafif ıslıklar duydum arkamdan .Göz gezdirdiğimde kafeye ,İki masa ötede oturan Tankut ve grubunu fakettim.

Belli etmeden tek başıma bir masaya oturup yine gözucuyla onların masaya baktığımda , Tankut kitlenmiş öldürcek gibi azönceki ıslık çalan masaya bakıyordu.

Yerinden kalkıp bana doğru geldi.Sandalyeyi çekip oturdu.

"Sana oturabilirsin dediğimi hatırlamıyorum" dedim Tankut'a.

"Doğaldır,çünkü sormadım." diye yanıtladı.Üzerindeki siyah tişört vucut hatlarını ortaya sermek istercesine tam şekil almıştı.
Kendini beğenmiş kasıntı..

Gözleriyle beni süzüp sinirle devam etti.
"Bu halin ne fırtınam?,tüm kafedeki erkekleri gebertmemi mi istiyorsun? "

"Yok,bi tek kendini halletsen yeter bana " deyip gözlerimi devirdim "Ayrıca ne giyceğimi sana sorcak değilim "

"Soracaksın!!Bu kadar zora koşmanı anlamıyorum Asi,nasılsa benim sevgilim olacaksın.Ne diye zaman kaybediyoruz?"

"Senin asla sevgilin olmayacağıma göre kaybedilecek bir zaman olmucak" diye görüşümü bildirdim.

Birden masaya vurunca etraftakiler bize baktı .."Sabrımı artık taşırıyorsun..Sana bulaşanlara tahammül etmeye çalışıyorken senin beni kabullenmemen iyice delirtiyor"

"Sen bana kafayı takcağına kızkardeşini kolla. En yakın arkadaşım dediğin Barış manyağıda sana özenmiş kardeşine istemediği halde asılıp duruyor.Gülçin'in kimse kılına dokunamaz anlaşıldı mı?Buna sende dahilsin izin vermem !"

Sesim olabildiğince tehtitkar çıkmıştı bence..Tankut söylediklerimle şaşkınlıktan donakalmıştı.

Sonra birden sinirle öyle bir bağırdı ki kafedeki herkes yerinden sıçradı "BARIŞŞŞŞŞŞŞŞ"

Cılız bir ses yükseldi Tankut'ların masadan.."E-Efendim Tankut"

"Buraya gel çabuk" demesiyle ikiletmeden masadan kalkıp bize doğru geldi,ayakta durdu.

"Sen benim kardeşime mi sulanıyorsun lan!"diye böğürdü resmen, boynundaki şah damarı atıyordu sinirden.

"Şey,Tankut ben kardeşini" cümlesini bitiremeden Tankut yarıda kesti "Sus! Gülçin istemediği halde sen onu tacizmi ediyorsun..Bir daha kardeşime selam dahi vermiceksin,görmücem.."

"Anlaşıldı Tankut,tekrar olmaz"

"Şimdi geç yerine"..

Barış kös kös giderken ben kollarımı kavuşturup Tankut 'a baktım.