AA.51

512 40 7
                                    

İki haftayı geçen bir süre de hastaneden çıkışım ve evde iyileşme sürecim boyunca Tankut ,kısa süreli ateşkes ilan etmişti sanırım,hiçbir olay olmadı.

Buna ,doktorun ani baskı yaratabilecek durumlardan iyileşme evresinde kaçınılması gerekiyor,uyarısı da etken olmuştu.Her ne kadar kabul etmek istemesemde oda bana birşey olacağından dolayı korkmuştu sanırım.Seviyor olabilir ama bu yaptığı hainlikleri haklı çıkarıcak bir bahane asla olamaz.

Şuan denize bakan odamda penceremin kenarına geçmiş İstanbul'u izliyorum.İyileşme sürecimde Asrın'lar evleri tadilattayken bizde kalmaları nimet oldu.Doya doya yanımda olabildi ,buda benim mutlu olmam için fazlasıyla yeterli:)

Hâlâ, yangının kundaklama olduğu tespit edildiği halde faili hakkında ilerleme yoktu. Polisler araştırmaları sonucu birşey bulamadığı için dosyayı dün kapattıklarını bildirmişler Aslan Amca'ya.

Onların kapattığı dosyayı ben açmasını bilirim. Kimseye söylemedim ama tekrar hastahanelik olmaktan korktuğum için ,olayları ertelemeyi tercih ettim.Şuan iyiyim ,iki gün önceki kontrol de bir sorun çıkmadı,çok şükür. Ama 6 ay boyunca her ay bir defa kontrole gitmem gerektiğini söyledi doktor .

Düşüncelere dalmış denizi izlemeye devam ederken odamın kapısı tıklatıldı nezaketen,sonra kapı açılıp içeri -dalyan gibi maşallah- babam girdi.

Kocaman gülümsemesiyle odayı hızlı adımlarla katedip yanıma geldi.Annemin neden babamı bu kadar çok sevdiğini anlayabiliyorum.Güven adası gibi,bastığı yeri yakan sağlam duruşlu yakışıklı bir adamdı.Giydiği günlük gömlek ve koton pantolonuyla bile çarpıcıydı.

"Hoşgeldin babacım" diyerek ona sarıldım,oda kollarını bana dolayıp saçlarımdan öptü.

"Nasılsın bitanem daha iyi hissediyor musun?"dedi. Bir yandan gözleriyle dikkatle beni inceliyordu.

"İyiyim tabiki ,geçti gitti çok şükür"deyip gülümsedim.

Aldığı cevap içini rahatlatmış gibi nefesini dışarı verdi.

"Çok şükür kızım,bunların başına gelmesi bizi çok üzdü.Kendine çok dikkat et tamammı?!.Doktorun ne dediğini biliyorsun.."

"Ben de bu konuda konuşacaktım babacım sizle ve Aslan Amca'larla.Şeyy,o gün hasta olmamı tetikleyen birşey oldu.Yalnız nasıl ifade edeceğimi bilmiyorum.Tepkinizden çekiniyorum biraz."

Babam endişeyle kaşlarını çattı.Aşağı tuttuğum başımı,çenemden tutarak yukarı kaldırdı.

"Şunu iyi bilmeni isterim ki,senden daha kıymetli kimse yok güzel kızım,senin hasta olmanı tetikleyebilecek bi durum demekki tek başına kaldıramayacağın kadar sana ağır gelmiş.Yalnız Aslan'ların konuyla ilgisini çözemedim. "

"Anlatacağım babacığım,şuan neredeler ?" odadan çıkmadığım için bilmiyordum.Annem kahvaltımı odama getirmişti.

"Derya teyze'nle Aslan Amca'n evin tadilatı bitmek üzere son duruma bakmak için oraya gittiler.Gelirler birazdan,Asrın'da onlarla gitmişti."

Tabi ya bugün cumartesi,okul yok.

Aşağıdan köşkün kapı zilinin çaldığını duyduk,babamla birbirimize bakıp aynı anda "geldiler" dedik.

Aşağı inerken başım döner diye düşünerek babam koluma girdi.Yavaş yavaş merdivenleri indik hole ulaştığımızda salondan gelen sesleri duydum.

İçeri girdiğimizde Asrın beni görür görmez ayaklandı yerinden,yanıma geldi.Odadan çıkmamıştım eve getirildiğimden bu yana.

Annem hemen yastıkları ben otururken desteklemek için arkama yerleştirdi,kıyamam ..

TIPKISININ FARKLISIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin