Karanlıkta bir Hikâye

283 51 1
                                    

Işıksız toprakların ışık yayan halkı Elfler karanlığa karşı dirençli bir şekilde yaşıyorlardı. Topraklarını saran kötülük Diablo'nun bedeninden çıkan alevler kadar karanlık değildi. Kral Cosmo büyük savaşta canından olmuştu, başı gövdesinden ayrılarak bedeni Goblinlerin binekleri tarafından çiğnenmişti. Cosmo Elf tarihinde, savaşta yenilen ve başı kesilen tek Elf kraldı.
O gün dehşet saçan Diablo katılmıştı savaşa. Keçininkilere benzer, alevler ve kara bir dumanla kaplı toynaklarıyla yeri sarsarak ilerliyordu. Boynuzlarından toynaklarına kadar yayılan cehennem alevleri göreni ürpertiyordu. Savaş güçlü Elflerin lehineydi. Üstün kılıçlarını kullanarak Goblinleri cehenneme gönderiyorlardı. Gorgonlar daha yoktu, oluşması için Elfler gerekliydi. Sel sağını aşıp gelen karanlık, savaşın gidişatını değiştirmişti sonsuza dek. Diablo kötülüğüyle Elflerin sihirli kılıçlarını işlevsiz bırakıyordu. Kolay değildi karşılarında ki karanlığın ikincisiydi. Kısa süre önce tahtından olup yerini Zorandere kaptırmıştı.
Elfler yenildi. Tarih bu yenilgiyi ilk kez kaydedecekti. Kral Cosmo öldürüldü, bu yetmezmiş gibi Elfler ikiye bölündü. Kara Elfler zorandere boyun eğerek yurtlarını terkettiler.
Batının karanlık topraklarına girip Trollerin inlerinde yaşadılar. Denilir ki Kara Elfler Lagad adlı koca Troll'ün ölen bedenini yiyerek evrimleştiler.
Kötülük ve büyü dolu iğrenç bedeni kemirerek farklılaşmış, karararak değişmişlerdi. Dilleri çatallaşmış, derileri renk değiştirmişti. Bunların hepsinin Zorander'in bir oyunu olduğunu söylerlerdi. Karanlık gök kubbenin altında Zorander Elf ve insanlardan yeni bir ırk elde etmişti. Goblinlerden daha vahşi ve korkutucu, ayrıca daha güçlü ve uzun boylu... savaş alanlarını kana bulayan, koyu renkli derileriyle ilk görenleri şaşırtan maharetli köleler olan Gorgonları alt etmek kolay değildi.
Göklerden gelen Evadne bile onları altetmeyi başaramamıştı. Uzun ve delen mızrağıyla savaş alanında döne döne savaşan Evadne kanlara bulanmış kanatlarıyla ümitsizlik içerisinde göklere çekildi. Gorgonlar oldukça güçlüydü. Eskiler derler ki onları öldürmek ak kılıcın işidir. Beyaz ejderin alevleriyle eritilen demir, göklerden gelen nur'un parlak ışığıyla birleşerek ışıl ışıl parlayan beyaz çeliğiyle Ak kılıcı oluşturmuştu. Yakan, kesen, parcalayan kılıçtı o. Ona ölüm getiren manasında Atfëam adını verdiler Elfler. Gorgonlar korku salan Sogroda dediler çataldil lehcesinde Ak kılıca. Namı bir çok ırkın efsanesinde yeraldı. Eski çağların büyük mücahidlerinden olan Efryn ki o ejderin hayat verdiği yüce savaşçı. Ejder ırkının yetiştirdiği büyük kahramanlardan. En son o kullanmıştı bu yüce kılıcı. Beyaz ejderin sırtına binerek karanlığa karşı kahramanca savaştı. Zoranderi ve kara ejderi mahvetti. Dalyn dağlarını kurtararak geniş sınırlara kadar ışığı yaydı. Hayat ne kadar da uzun sürse, ölümsüz olmadıktan sonra yine de kısaydı. Mücahid Elfryn hayata gözlerini yumduğunda, o zamanlar tarih E.s 1715'i buluyordu. Ak kılıç Elfryn'in ölümünden sonra göklere çekildi, bir daha da görülmedi. Bir kopyası daha var ki o korkunç bir canavarın, korkunç Munzar'ın eline geçti. Karanlık ve serin mağaraların birinde, karanlıkta parlayarak muhafaza ediliyor.
Hikâye bittiğinde gün yerini geceye bırakmış, yıldızlar gökyüzünde dans ediyordu. Rahat yataklar hazırlanmış, konuklar yerlerini almıştı bile.
"Korkunç Munzar kopya olan kılıcı nasıl ele geçirdi?" diye sordu Elfryn merakla Asgarda. "Munzar ışıltılı, göz kamaştıran şeyleri sever. Şekilden şekile girerek çok iyi saklanır. Anlatılanlar doğruysa bir yılana dönüşerek Ejder kralı Dronel'in hazine odasına süzülüp kılıca ulaşmış. Kılıcı aldığında koca bir ejdere dönüşerek karanlık inine kaçmış. Kimse kılıca ne yaptığını, ne için aldığını anlayamamış." dedi Asgard. "Munzar tam olarak neye benzer?" dedi Rowien söze karışarak.
"Kimse tam olarak neye benzediğini görmemiş şuana kadar. Bazıları korkunç, ateş püsküren bir Ejder olduğunu ileri sürer, bazıları kocaman simsiyah kanatları olan, sekiz gözlü bir migferi olan ve her bir gözün ayrı yönlere baktığı devasa bir şeytan olduğunu söyler. O korkunç ve tehlikeli bir ruhtur. Bedeninin şekli olmaz. Kişiye korktuklariyla gelir."
Kısa bir sessizlik yaşandı mum ışıklarının aydınlattığı odada.
"Peki nerede yaşar bu Munzar?" dedi Elfryn.
"Munzar'ın nerede yaşadığı pek önemli olmasa gerek evlat" dedi Asgard. "O istediğini ziyaret etme konusunda ustadır. Dikkatini çeken her şeye yönelir. Şimdilik bu konuları kapatsak iyi olur. Yarın erkenden yola koyulduğumuzda  sizleri uykulu görmek istemiyorum."

Seçilmiş [Düzenleniyor]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin